Her akşam bir bayramdır iftar. Koca sinilerle döşenmiş sofralarda tıkabasa yemek yerine, gıdım gıdım tabakların süslediği iftar sofralarıdır asıl doyurucu ve bereketli olan.
İftar sonrası sohbetler ve hemen ardından kılınan namazlar; yorgun bedenlere gelen bir meltem esintisi gibi.
Hele aile fertlerinden oluşan bir cemaatiniz varsa, o evin manevî bereketi size yeter de artar bile. Çünkü, yapmacıksızdır bu cemaat. Koşulsuzdur... İçten gelir ve tüzüğü yoktur.
Mırıl mırıl duaya duran dudaklar ve semaya açılan ellerin tek adresi var; Rahmet-i Rahman! Çünkü, kelimeler dudaktan değil, kalpten çıkar. Dudaklardan kanatlanan dualar, semaya ulaşır ve mesajı doğrudan iletir.
*
Bir hüzün mü bastı ne?
Apansız gelip kapımızı tıklatan Ramazan, sessiz sedasız elimizden kayıyor şimdi... Kum saatinin kumları gibi eriyip gidiyor vakit.
Evimize bereket, üzerimize rahmet, günahlarla kirlenmiş gönüllerimize mağfiret getiren Ramazan’a veda etmeye hazır mıyız?
Halbuki, bize feyiz, bereket ve huzur getirdi. Saygı getirdi. Kendimize olan güveni tekrar hatırlattı. Yani, “eşref-i mahlukat” olduğumuzu...
*
Evet, bu ayda haram olan şeylere el uzatmaktan çekindik. Yalan ve bazı fiillerden kaçındık. En önemlisi Rabbimin emirlerini yerine getirmenin huzuru içerisinde, dolu dolu bir zaman dilimi geçirdik.
Allah’a karşı kulluk görevlerimizi yerine getirip, nefsani arzularımıza gem vurduk... O vakit, manevî bir zafer kazanmanın sevincini yaşamak hakkımızdır.
Ramazan-ı Şerif; bu fani dünyada, fani ömür içinde ve kısa bir hayatta baki bir ömür ve uzun bir hayat-ı bakiyeyi tazammun ediyor, kazandırıyorsa şayet, o halde iki kat şükretmek gerekiyor.
*
İbadetlerimizle, Rabbimize karşı tam bir teslimiyet içinde “abdullah” olabildik mi bilemiyorum. İbadet yoğunluğuyla, yaşanan bu güzel atmosfer Ramazan’ın gidişiyle bozulmamalı.
Çünkü, Ramazan giderken bize bir mesaj bırakıyor; bu güzellikler devam etsin. İbadetlerde esas olan devamlılıktır. Az da olsa, ubudiyetin icaplarını yerine getirmeli. Alışkanlık halini almalı. Bütün zerrelerimize sirayet etmeli.
*
Yazımızı Bediüzzaman Hazretleri’nin duasıyla bitirelim:
“Sizin mübarek Ramazan-ı Şerifinizi tebrik ediyoruz. Cenab-ı Erhamürrahimin bu Ramazan-ı Mübareke’nin hürmetine Rahmeten-lil-alemin olan Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselam’ın ümmetine rahmetiyle imdad eylesin!
Amin.
Asar-ı gazab-ı İlahi olan afat ve dalaletlerden muhafaza eylesin!
Amin.
Ve Risale-i Nur şakirdlerini neşr-i envar-ı Kur’aniyede muvaffak eylesin!
Amin.” (Ramazan Risalesi)