ZEYNEP TOPRAK ZIYLAN - ANKARA

Ankara Yeni Asya Hanım Okuyucuları geçtiğimizde günlerde “Risale-i Nur’u Okuma, Anlama ve Değerlendirme” sınavını gerçekleştirdi.

Sınav için okunması gereken eserin, Risale-i Nur’dan derlenen “Medrese-i Yusufiye Risalesi” olduğu ve sınavla ilgili gereken bilgilendirme mayıs ayında yapılmıştı.

Yaz döneminde bireysel çalışmalarına başlayan hanım okuyucularımız daha sonra okuyucularımızla çalışma dersleri gerçekleştirdi. Ciddî bir çalışma yürüten okuyucularımız Medrese-i Yusufiye eserini dikkatle, tefekkürle ve merakla okudular. Sınav yapmadaki amaçlarının dereceye girmek değil, Risale-i Nur’daki hakikatleri anlayıp hayatımıza geçirebilmek olduğuna dikkat çeken hanım okuyucular, sınav sorularının büyük bir özveriyle hazırlandığını dile getirdi. Sınav zamanı yaklaştıkça da heyecanın arttığı da gözlendi.

KATILANLAR NELER SÖYLEDİ?

Hülya Şimşek: Bu yarışma vesilesiyle Üstad Hazretlerinin Medreseyi Yusufiye eserini müdakkik okuyarak onun hapishanelerde yaşadığı maddi manevi her türlü sıkıntı ve eziyete karşı nasıl bu kadar dik durabildiğini, iman kal’asına sığınarak hangi ayetlerden medet umduğunu okuyup idrak ederek bizlerde başımıza gelen sıkıntılar da nasıl bir duruş sergileyebiliriz düşüncesinde bizlere çokça istifadeli oldu. İman hakikatlerinin zindanı dünyada dahi Cennet bahçelerine nasıl vesile olduğunu Üstad sayesinde görmüş olduk. Hapishanelerin iman mektebi ve bir ıslahhane olmasına vesile olan Üstad Hazretlerinin ve talebelerinin ruhuna binler fatiha olsun. Bu yarışmaya vesile olanlara çok teşekkür ederim.

Emine Yıldız: Yarışmayı düzenleyen kardeşlerden Allah razı olsun. Her yarışmaya girdiğimizde daha güzel bilgiler öğreniyorum. Daha dikkatli okumamıza vesile oluyor. Bilemediklerimizden sonra öğrenmemize vesile oluyor. Allah’ım bilmediklerimi öğrenmeye öğrendiklerimi yaşamayı nasip etsin, istikametten ayırmasın.

Havva: Çok istifadeli ve heyecanlı bir sınav oldu. Sınava hazırlık süresinde bizlerde evlerimizi Medrese-i Nuriyelere çevirdik. Şahsi okumalarımızı daha düzenli ve dikkatli yaptık. Abla ve kardeşlerle müzakereler ve kamp yaptık. Bediüzzaman Hazretlerinin ve talebelerinin davalarına zor zamanlarda sabır ve şükürle ve tesanüdle sahip çıktıklarını yeniden okumak anlamak şimdiki zamanda hizmet eden dava kardeşlerimizin de aynı duyarlılıkla hizmet ettiklerini tekrar görmemize ve anlamamıza vesile oldu. Son olarak Bize bu güzel sınav organizasyonunu hazırlayan bütün abla ve kardeşlerimize teşekkür ediyorum.

Zehra Yalçın: Başta üstadım Bediüzzaman’dan ve emek verip soruları hazırlayan tüm kardeşlerimden Allah razı olsun. Çok verimli ve güzel bir çalışma oldu. Dünya hengamesinden biraz olsun uzaklaşmak, Risale-i Nur ile soluklanmak ve yeniden nefes almak güzeldi. Davası uğruna ömrü zindanlarda, sürgünlerde geçen Üstadımın; “Ne yapayım acele ettim, kışta geldim. Siz inşâallah cennet-âsâ bir baharda gelirsiniz. Şimdi ekilen nur tohumları, zemininizde çiçek açacaklar.” (Emirdağ-2) Bu ifadelerinden yola çıkarak hali hazırda içinde bulunduğumuz bu cennet-âsâ baharda Nur tohumlarını yeşertmek adına hizmet etmek duasıyla... Rabbim bizlere Risale-i Nurların kıymetini bilmeyi ve bu eşsiz eserlere layık olmayı nasip etsin.

Serpil Yozgat: Ben de böyle bir sınava ilk kez giriyorum ve çok hoşuma gitti, nur dairesi içindeki kardeşlerin ne kadar samimi ciddi gayretli ve ihlaslı olduklarını gördüm ve benimde böyle olmak için çok gayret etmem ve yol kat etmem gerektiğini düşündüm ve böyle sınavların şevke ve gayrete medar olduğu için daha sıklıkla en az yılda 2 kez okul gibi birinci ve ikinci dönem olarak yapılmasını isterdi.

Şükran Kızar: Böyle bir Risale-i Nur bilgilerimizi değerlendirme sınavına ilk kez katılıyorum, kitaba çalışırken tekrar tekrar okuduğum halde her bir kelimeye ayrı bir odaklanmak gerektiğini idrak ettim, herbir noktası dahi manalı kıymetli muazzam bir şaheser. 

Gülşen Sevik: Meleklerin dahi gıpta ettikleri Allah için bir araya geldiğimiz ilim meclislerinde bilhassa hakikatlerin mütalaa edilmesi ve müzakeresi neticesinde inşallah talebe-i ulum şerefini kazandırmasını niyaz ediyorum ve en büyük bahtiyarlık olarak görüyorum. Zira İmam-ı Şafi hazretleri talebe-i ulumun uykusu dahi ibadet sayılır demiştir. Aramızdaki çok tatlı muhabbet, uhuvvet, tesanud aynı zamanda kardeşlerimin müthiş heyecanlarına, şevk, iştiyak ve gayretlerine şahit olmak çok güzeldi. Özellikle aramıza yeni katılan kardeşlerimizin cesaretlerini ve cehtlerini tebrik ediyorum. Emeği gecen çok kardeşlerimiz oldu. Allah ebeden razı olsun. Lisan-ı halimizle ihlasla ilmin izzetini muhafaza edebilmemiz duasıyla...