AKP’nin ilk Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış “ABD’nin nihai amacı bu girişimi, Suriye Başkanı Beşşar Esad’ın görevden el çekmesi için pazarlık kozu olarak kullanmak ve müstakbel Kürt Devleti için uygun bir ortam yaratmaksa, Rusya ile bir orta yol bulabilir” dedi.
AKP’nin kurucu isimlerinden ve ilk Dışişleri Bakanı emekli diplomat Yaşar Yakış, “ABD ve Rusya, Suriyeli Kürtler meselesinde anlaşmaya varabilir mi?” başlıklı bir makale kaleme alarak ABD ve Rusya’nin Kürt devletinde anlaşabileceğini dile getirdi.
Yakış’ın Ahval’de yayınlanan yazısında şu ifadeler yer aldı: “ABD Dışişleri Bakanlığı 13 Ocak’ta, Suriye’de ABD tarafından 30 bin personellik bir Sınır Muhafız Gücü’nün oluşturulacağını açıkladı. Bu savaşçıların yarısı Suriye Demokratik Güçleri’ndeki (SDG) deneyimli savaşçılardan oluşacak, muharip grup ABD tarafından donatılıp eğitilecek. Muhafız Gücü kuzeydeki Türkiye-Suriye sınırı, doğudaki Suriye-Irak sınırı ve Fırat Nehri boyunca yayılacak. Bu alan zaten, Kürt savaşçılar tarafından kontrol altında tutulan SDG’nin kontrolünde. Bu alanın başka bir önemli özelliği ise Suriye’nin neredeyse tüm petrol, gaz ve su kaynaklarını bulunduruyor olması. Bu hareket, Suriye sınırlarında Kürtlerin yönettiği bir bölge oluşturmanın ilk adımı olabilir.
ABD başka bir ülkede izin almadan ordu kuruyor
Ama bu harekette birden fazla anomali var: İlki, ABD’nin başka bir ülkenin sınırları içinde o ülkenin onayını almadan bir ordu kuruyor. Bu uluslar arası hukuk açısından meşrû görülemez. Başka vak’alar için emsal oluşturabilir bu da ileride ABD’nin çıkarlarına ters düşebilir. İkincisi, bu hareket IŞİD karşıtı koalisyonun bir inisiyatifi olarak sunuldu. Karar tabiî olarak oybirliği ya da en azından uzlaşı gerektiriyor. Böylesi bir uzlaşıya varıldığında dair hiçbir emare yok. İlk olarak IŞİD’e karşı savaşta önemli rol oynayan Türkiye buna kesinlikle karşı. Suriye krizinde başka bir önemli aktör olan IŞİD karşıtı koalisyonun üyesi olmayan İran da bu hareketin yangına körükle gitmek olacağını deklare etti.
Türkiye için büyük bir hayal kırıklığı
Cenevre görüşmelerinde Suriyeli muhaliflerin müzakerecisi olan Nasr Hariri şunu söyledi: “Büyük, ayrı bir Kürt gücü bölgede yeni bir siyasi mücadelenin kapısını aralayabilir.” Üçüncüsü, kararda tanımlanan bölgede Kürtler bir azınlık grubu oluşturuyor. Bu nedenle bu girişim gelecekteki şiddet olaylarının sebebi olabilir. Rusya, kesin surette, ilk günden beri bu oluşuma karşı. Yine de, eğer ABD’nin nihai amacı bu girişimi, Suriye Başkanı Beşar Esad’ın görevden el çekmesi için pazarlık kozu olarak kullanmak ve müstakbel Kürt Devleti için uygun bir ortam yaratmaksa, Rusya ile bir orta yol bulabilir.
ABD belki bir taşla iki kuş vurarak bölgede İsrail için dost bir ülke yaratabilir ve büyük Kürt azınlıklara sahip ülkeleri ufaltarak ABD için daha kullanışlı hale getirebilir. ABD’nin Türkiye içinde bir Kürdistan kurma planı olup olmadığı ise bilinmiyor. Eğer varsa, bu durum kesinlikle ittifak ruhuyla uyuşmuyor. (…) Bu parametreler, politik ve askeri gelişmelerin kontroldan çıkmaması durumunda ABD ve Rusya’ya yakınlaşma olasılığı sunuyor. Böylesi bir sonuç iki taraf açısından da Türkiye için büyük bir hayal kırıklığı yaratacaktır.”