Mısır'ın askeri darbe ile görevinden uzaklaştırılan Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin ailesinin tüm fertlerinin "teröristler listesine" alındığı bildirildi.
Mursi'nin oğlu Ahmed Mursi, sosyal paylaşım sitesindeki hesabından yaptığı açıklamada, "Cumhurbaşkanı Mursi, eşi, evlatları Şeyma, Usame, Ömer, Abdullah ve ben, en şerefli ve nezih adamlar, en saf kadınlar ve en vefalı evlatlarla beraber teröristler listesinde yer alıyoruz." ifadesini kullandı.
"Bu listeyle ilgili söylenmiş hükmün dava aşamalarında bizim hakkımız, hukukumuz nerede?" sorusunu paylaşan Ahmed, söz konusu kararın perşembe günü verildiğini ancak düne kadar açıklanmadığını belirtti.
Kararın, emniyet araştırmalarına dayandığına işaret eden Ahmed, kendilerine bu kararın daha önce bildirilmediğini dile getirdi.
Mısır mahkemesinin, geçen perşembe Muhammed Mursi ile Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) liderleri ve siyasetçilerin de aralarında bulunduğu bazı isimleri yeniden "teröristler listesi"ne aldığı belirtilmişti. Eski futbolcu Muhammed Ebu Terike'nin de dün söz konusu listeye alındığı ifade edilmişti.
Mısır Adalet Bakanlı ile Yüksek Yargı Konseyi konuya ilişkin açıklama yapmazken, söz konusu kararın resmi gazetede yayımlanmadığı kaydedildi.
Konuyla ilgili makaleler:
İhvânü’l-Müslimîn ve Nurcular arasındaki farklar?
İhvânü’l-Müslimîn (Müslüman Kardeşler), Arap dünyâsının en eski, en etkili ve en büyük İslâmî hareketi olmakla birlikte birçok Arap ülkesindeki en geniş siyâsî muhâlif hareketi olarak bilinir.
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/abdullah-nursoz/ihvanu-l-muslimin-ve-nurcular_414918
..Ve Nurcular ise
İhvan-ı Müslimîn ile Nurculuk kıyaslamasına devam ile, Cemaat ve cem’iyet ikileminde kalmış hamiyetperverlere, ittihad-ı İslâm yolunda maddî-manevî cihad tercih sadedinde..
Nurcular
“1. Nurcular siyasetle iştigal etmez, siyasetten kaçıyorlar. Eğer siyasete mecbur olsalar, siyaseti dine âlet yapıyorlar; tâ ki siyaseti dinsizliğe âlet edenlere karşı dinin kudsiyetini göstersinler. Siyasî bir cem’iyetleri aslâ mevcud değil.
2. Nurcular, Üstadlarıyla içtima etmiyorlar ve etmeye de mecbur değiller. Ders almak için beraber bulunmaya lüzum görmüyorlar. Belki koca bir memleket, bir dershane hükmünde. Herbir Risale, bir Said hükmüne geçer.
3. Nur Talebeleri, aynen âlî bir medresenin ve bir üniversite dârülfünununun talebeleri gibi, ilmî muhabere vasıtasıyla ders alıyorlar. Büyük bir vilayet bir medrese hükmüne geçer. Birbirini görmedikleri, tanımadıkları ve uzak oldukları halde birbirine ders veriyorlar ve beraber ders okuyorlar.
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/omer-faruk-ozaydin/ve-nurcular-ise_395404
AA