Başbakanlık konutunda acilen toplanan Hıristiyan Birlik Partileri (CDU/CSU) ve Sosyal Demokrat Parti'den (SPD) oluşan Büyük koalisyon hükümeti, muhalefetteki Yeşiller Partisi ve Sol Parti genel başkanları ile Federal Meclis Grup Başkanlarını da görüşmeye çağırdı.

Uzun süren müzakereler sonrasında ortak basın toplantısı düzenleyen Başbakan Angela Merkel ve Başbakan Yardımcısı Sigmar Gabriel, Yunanistan'a ‘referandum meşru bir hak, ancak çıkan sonuca katlanırsın' uyarısında bulundu. Merkel, “Yunanistan'la müzakere eden 18 Euro bölgesi üyesi ülkelerin haklarının korunmasının da meşru hak olduğunun” altını çizerken; Gabriel, “Karşılıksız ne Avrupa ne de Almanya yardımda bulunamaz. Yunanistan başka bir siyasi-ideolojik bölge istiyor.” eleştirisinde bulundu.

Başbakan Angela Merkel konuşmasında Yunanistan'ın 20 Şubat tarihinde ikinci reform paketinde karşılıklı olarak kabul edilen maddelere riayet sözü verdiğini hatırlatarak “Yunanistan'a ilgili programla alakalı müzakere eden ülkeler tarafından cömert teklifler sunuldu. Hatta ikinci paketin dışına çıkılarak teklifler genişletildi. Fakat maalesef anlaşma Yunanistan tarafından sonlandırılmadı.” ifadesini kullandı. “Avrupa bundan 5 yıl öncesine göre Euro'nun korunması konusunda daha dayanıklı.” diyerek Yunanistan'a ‘Euro bölgesinden olası çıkış bizi olumsuz etkilemez' mesajı da veren Merkel, “Nasıl ki referandum Yunanistan için meşru bir haksa, kendisiyle müzakereler yürüten 18 Euro bölgesi ülkesinin bu konuda tek bir tutum sergilemesi de meşru bir haktır.” şeklinde konuştu. 

“EĞER İSTERSE REFERANDUM SONRASI MÜZAKEREYE DE AÇIĞIZ”

Euro para birimi ile ilgili “Euro başarısızlığa uğrarsa, Avrupa başarısızlığa uğrar.” ifadesini kullanan Başbakan Merkel, imalı bir dille Yunanistan'ın olası çıkışı sonrasında dahi ‘yollarına devam edeceklerini' söyledi. Ortak para birimi olmasının birlikteliği güçlendirdiğini anlatan Merkel, “Şahsi sorumluluk ve dayanışma bir madalyanın iki yüzüdür. Avrupa'da uzlaşma esastır. Hiç kimse yüzde 100 alamaz. Yunanistan'a cömertçe tekliflerde bulunuldu. Bu bizim irademizi göstermektedir. Fakat Yunanistan bunu kabul etmedi.” siteminde bulunarak ekledi: “Şahsi sorumluluk ve dayanışma konusundaki tutumumuzda bir uzlaşma olmaz. Biz yardıma açığız, ancak Yunanistan'ın da adım atması gerekiyor.” dedi.

Merkel, zirve öncesinde ABD Başkanı Barack Obama ile de görüştü.

“BU KRİZ AB'NİN EN BÜYÜK KRİZLERİNDEN”

Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi/Enerji Bakanı Sigmar Gabriel ise “Yunanistan meselesi, Avrupa'ya mülteci akımları ve Avrupa ülkelerinde artan aşırı sağcılık 1957 tarihli Roma Antlaşması ile başlayan Avrupa'nın birleşme sürecindeki en büyük sorunlarıdır.” tespitini dile getirdi. Gabriel, “Yunanistan'a yapılan teklifler karşısında kendisinden beklentilerimiz oldu. Hedef borçlanmanın azaltılıp ekonomik canlanmanın sağlanması oldu. Yunan hükümeti ise bir reform paketi istemedi. Karşılıksız ne Avrupa ne de Almanya yardımda bulunamaz. Yunanistan başka bir siyasi-ideolojik bölge istiyor.” dedi. 

Yunan hükümetinin şartlara bağlı kalmak istemediğini anlatan Gabriel, “Euro bölgesinin zarar görmesine izin vermeyeceklerini” söyledi. Gabriel, “Diğer üye ülkelerin çıkarlarının zarar görmesine müsaade etmeyeceğiz. Referandumdan Euro'ya karşı bir karar çıkarsa Yunanistan kendi kararını vermiş olacak. Biz ise Euro'nun istikrarlı kalmasını sağlayacağız, bundan da eminiz.” dedi.