"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dünya savaşırken Said Nursî Kur’ân’ı anlattı

04 Mayıs 2015, Pazartesi
Suriyeli âlim Cevdet Said: Said Nursî, dünya savaşının gerçekleştiği dönemlerde Kur’ân’ın hakikatlerini öğretmeye çalıştı.

Suriyeli âlim Cevdet Said, Kafkas Vakfı’ndaki bir sohbetinde “Müslümanlıkta ifade özgürlüğü AB düzeyinde midir? İslâm devletinde başka inanç mensupları insanları özgürce kendi görüşlerine davet edebilirler mi?” şeklindeki bir soruyu cevaplandırırken şöyle dedi:

Kur’ân’a göre bu mümkün. Herhangi bir görüş, yeni bir din ortaya koyabilir, buna da davet edebilirler, onlara engel olunmaz. Bunlar Allah’ın açık ayetleri, ama geleneksel müktesebat bu hakikatleri karartmıştır. Müslümanlarla birlikte farklı Yahudi mezhepleriyle, müşriklerle, başka inanç mensupları bir arada yaşayabiliyordu. Japonya’ya atılan atom bombası cehennemini kimse bilmiyordu, onun için ne yapacaklarını şaşırmışlardı. Ama bugün kullandığımız bir çok aleti onlar geliştirdi. Oysa, SSCB’nin atom bombaları dünyayı 30 kez yok edecek kadar çok olduğu halde çöküp gitti. Aklı olan, aklını kullanan insanlar bunun ne anlama geldiğini kavrayabilir. 40 yıldır bu hakikatleri anlatıyorum. Said Nursî Ermeni meselesinin yaşandığı, dünya savaşının gerçekleştiği dönemlerde Kur’ân’ın hakikatlerini öğretmeye çalıştı. Yönetimde adalet, muamelede ihsan, Kur’ân’ın temel ilkeleridir. Ama bu ideal noktaya ulaşmak kolay değil. Pakistan da atom bombası yaptı. Şimdi İran bunu yapmaya çalışıyor. Bunun ne anlamı ve yararı var? Almanya, Rusya vb. ülkeler nükleer sızmalardan korunmak için atom bombalarından kurtulmaya çalışıyor artık. Yaratılışın nasıl başladığı hakkında bile sağlıklı bilgilere sahip değiliz hâlâ. Müslümanlar ilimden korkmaz. Adalet ve ihsan ilkesini terk etmiş durumdayız maalesef.

BİZLERE HAKİKAT LÂZIM, HURAFE DEĞİL

“Müslüman toplumlarda Yahudi, Hıristiyan ve diğer inanç mensuplarının kendi davalarını yayma hürriyetleri var dediniz. Ama bunlar İslâma galebe çalacak duruma gelse buna izin verecek miyiz?” şeklindeki bir soru üzerine de Cevdet Said şu cevabı verdi: “Onlar İslâma galebe çalamaz, sadece hurafelere galebe çalabilirler. Allah dininin yok olmasından korkmaz. Baskı insanın fıtratına aykırıdır. İslâmın lehine olsa bile baskıyı asla bir yöntem olarak benimseyemeyiz. ‘Allah sizi, inancınız yüzünden sizi öldürmeyen ve yurtlarınızdan sürmeyen insanlarla iyi geçinmenizden menetmez.’ ‘Ama bu suçları işleyenleri dost edinmeyin.’ (Mümtehane 7-9). Birbirimize hakkı, doğru olanı söylemeyi ve bu uğurda bedel ödeme konusunda sabrı, direnmeyi tavsiye etmeliyiz. Kılıcın gölgesi altında doğup böyle yaşayanlar demokrasinin ne demek olduğunu, bunun ne kadar kıymetli olduğunu anlayamaz. Sünnet Allah’ın kâinata ve insana koyduğu kanunlardır, yani sünnetullah. Bir de Rasulullah’ın (asm) sünneti var. Nasıl yaşadığı, nasıl hicret ettiği, vahyi nasıl tebliğ ettiği... konularında. Allah Rasulü, ‘İki Müslüman kılıçlarını kınından sıyırmış şekilde karşılaşır da çarpışırsa, katil de ateştedir, maktul de’ buyurmuştur. ‘Ya Rasulallah, katili anladık, maktul niye ateşte?’ diye sorduklarında ‘Zira o da öldürülmeseydi diğerini öldürecekti’ buyurmuştur. Bunlar bedihi hakikatlerdir. Bize bunlar lazım, hurafeler değil. Allah’a ve kitabına dönmeliyiz”

Haber Merkezi

Okunma Sayısı: 2236
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı