"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dünyadan tepki yağıyor: Dünya Sağlık Örgütü alarma geçti!

05 Nisan 2017, Çarşamba 14:32
Dünya Sağlık Örgütünden (DSÖ) yapılan yazılı açıklamada, Suriye'nin İdlib kentinde aralarında çocukların da bulunduğu 70'i aşkın kişinin ölmesine yol açan ve yüzlerce kişiyi etkileyen saldırıda yüksek düzeyde zehirli kimyasal kullanıldığına yönelik raporlar nedeniyle örgütün alarm durumunda oluğu bildirildi.

DSÖ, bu son saldırının, 2013 yılında Suriye'nin Guta şehrindeki saldırıdan sonra en dehşet verici kimyasal saldırı olduğunu belirtti.

Açıklamada, İdlib'de bu sabah da yüksek düzeyde kimyasal silah kullanıldığının rapor edildiği ve bölgedeki hastanelerin kapasitesinin sınırlı olduğu kaydedildi. Örgüt, hastanelerin saldırılar nedeniyle faaliyetlerine devam edemediğini ve hastaların Türkiye'ye gönderildiğini de açıkladı. 

İdlib'deki kimyasal silah saldırısı sonrasında yaşanan ölümleri akut solunum yetersizliğine bağlayan açıklamada, "Bazı vakaların, sinir gazı içeren organik fosfora maruz kaldığını gösteren bulgular var." ifadesi kullanıldı.

Türkiye'den İdlib'deki kimyasal saldırıya ilişkin diplomatik girişim

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Müftüoğlu, Suriye'de rejimin İdlib'e düzenlediği kimyasal saldırıya ilişkin Rusya ve İran'ın Ankara büyükelçilikleri nezdinde derhal girişimlerde bulunulduğunu belirtti.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Hüseyin Müftüoğlu, Suriye'de Beşşar Esed rejiminin İdlib'in Han Şeyhun beldesine düzenlediği kimyasal saldırıya ilişkin bir soruya verdiği yanıtta, Türkiye'nin Suriye’de 30 Aralık 2016'da ateşkesin yürürlüğe girmesi, böylece ülkenin genelinde çatışmaların durdurulması ve ateşkes ihlallerinin tespit edilerek tekrarlanmasının önlenmesi hedefiyle yoğun çaba harcadığını bildirdi.

Ateşkes ihlallerini tespit etmek ve sorumluların ihlalleri tekrar etmelerini önlemek amacıyla Rusya ile ikili düzeyde bir ateşkes izleme mekanizması kurulduğunu hatırlatan Müftüoğlu, bu mekanizmanın derlediği bilgilerin Birleşmiş Milletler (BM) ve Uluslararası Suriye Destek Grubu ülkeleriyle de paylaşıldığını belirtti.

Yeni Zelanda ve Ukrayna'dan Suriye'deki kimyasal silah saldırısına tepki

Yeni Zelanda ve Ukrayna, Beşşar Esed rejiminin Suriye'nin İdlib kentinde sivillerin ölümüne yol açan kimyasal silah saldırısına tepki gösterdi.

Yeni Zelanda Dışişleri Bakanı Murray McCully, hükümetin resmi sitesinden yaptığı yazılı açıklamada, kimyasal silah saldırısını kınadığını belirterek, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyini (BMGK) harekete geçmeye çağırdı.

McCully, saldırıda ölenlerin yakınlarına başsağlığı dileyerek şu ifadeleri kullandı:

"Barbar saldırıda mağdurlar arasında özellikle çocukların öldürülmesi ve yaralanması çok korkunç. Vahşetin tüm yönleriyle araştırılması ve faillerinin hesap vermesi için yapılan çağrılara katılıyoruz. Bu, Suriye'de sürmekte olan insani felakete eklenen bir başka acı bölüm. BMGK harekete geçmeli, yoksa böyle korkunç fiilleri görmeye devam edeceğiz."

NATO Genel Sekreteri Stoltenberg: İdlib'deki korkunç saldırıyı kınıyorum

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Suriye'nin İdlib kentinde çoğu çocuk 100'ü aşkın kişinin ölmesine yol açan kimyasal silah saldırısını kınayarak, sorumlulardan hesaba sorulmasını istedi.

Stoltenberg, yazılı açıklamasında Suriye'nin 2013 yılında imzaladığı Kimyasal Silahlar Sözleşmesi uyarınca ölümle sonuçlanabilecek veya insanlara kalıcı zarar verebilecek kimyasalları içeren silahların kullanımının yasak olduğunu hatırlattı.

Bu uluslararası norma tamamen saygı gösterilmesi gerektiğini kaydeden Stoltenberg, sözleşmeye taraf ülke olarak Suriye'nin de, bu yükümlülüklere tam uymakla yükümlü olduğunu vurguladı.

NATO Genel Sekreteri açıklamasında, "Suriye'nin İdlib kentinde, aralarında çocukların da olduğu düzinelerce kişinin ölümüne yol açan ve kimyasal silah kullanılarak yapıldığı belirtilen korkunç saldırıları kınıyorum. Bu tür barbarca silahların son bir ayda üçüncü kez kullanıldığı belirtiliyor. Bütün sorumlulardan hesaba sorulmalı." dedi.

Suriye’de kimyasal saldırının ardından göç başladı

Suriye'nin İdlib ilinin Han Şeyhun beldesinde, Beşşar Esed rejiminin kimyasal silah saldırısının ardından belde merkezindeki halk bölgeden uzaklaşmaya çalışıyor.

Esed rejiminin dün belde merkezine düzenlediği kimyasal silah saldırılarında 100’den fazla sivilin ölmesi ve 500 civarında kişinin de gazlardan etkilenmesinin ardından, halk güvenli barınma alanları arıyor.

Onbinlerce kişinin yaşadığı beldede, merkezde bulunan siviller, bölgenin kimyasal silah gazlarıyla kirlenmesi ve yeni zehirlenme tehlikesine karşı evlerini terk ediyor.

Aileler, ilk etapta Han Şeyhun’un çevresinde akrabalarının yaşadığı köylere yöneldi.

Diğer yandan çok sayıda aile muhaliflerin kontrolündeki İdlib'in daha güvenli ilçe ve beldelerine göç ediyor. Onlarca aile de Han Şeyhun’a yaklaşık 70 kilometre uzaklıkta, Suriye-Türkiye sınırındaki Atme kampına geldi.

Suriyeli muhalif grup Ahraru’ş Şam sözcüsü Muhammed Ebu Zeyd, yaptığı açıklamada, "Şu an Han Şeyhun ve çevre beldelerdeki insanları büyük bir korku sarmış durumda. Aileler saldırının yeniden tekrarlanması korkusuyla evlerini terk etti. Daha güvenli olduğunu düşündükleri diğer bölgelere ve Türkiye sınırına yöneldiler. Bu olay yeni bir tehcirin farklı versiyonudur." ifadelerini kullandı.

Han Şeyhun Yerel Meclisi Başkan Yardımcısı Hişam Nicem de 2014’te yaptıkları nüfus sayımına göre, beldede 37 bini merkezde olmak üzere toplam 51 bin kişi yaşadığını belirtti.

İlgili haberleri okumak için tıklayınız:

Zalimler için yaşasın cehennem: Kimyasal saldırıda 22 akrabası öldü...

İnsanlığın öldüğü yer: Suriye Gözlem Örgütü acı bilançoyu açıkladı!

Rusya'dan 'küstah' İdlib açıklaması!

Çok işler var ki, 'Yaşasın Cehennem' dedirtir: 43 sivil klor gazıyla öldürüldü

Salkin'deki Ravda Camisi ve çarşı bombalandı: Çok sayıda ölü ve yaralı var!

Risale-i Nur'dan önemli satırlar...

''...Risale-i Nur'un dört esasından birisi olan "şefkat etmek, zulüm ve zarar etmemektir." Çünkü وَلاَ تَزِرُ وَازِرَةٌ وِزْرَ اُخْرٰى 1 yani, "Birisinin hatâsıyla, başkası veya akrabası hatakâr olmaz, cezaya müstehak olmaz" olan düstur-u irade-i İlâhiyeye karşı, bu zamanda اِنَّ اْلاِنْسَانَ لَظَلُومٌ كَفَّارٌ 2  (("İnsan ise, şüphesiz ki, çok zâlim ve çok nankördür." İbrahim Sûresi, 14:34.)) sırrıyla şedit bir zulümle mukabele eder.

Tarafgirlik hissiyle, bir câninin hatâsıyla, değil yalnız akrabasına, belki taraftarlarına dahi adâvet eder. Elinden gelse zulmeder. Elinde hüküm varsa, bir adamın hatasıyla bir köye bomba atar. Halbuki bir mâsumun hakkı, yüz câni için feda edilmez; onların yüzünden ona zulmedilmez. Şimdiki vaziyet, yüz mâsumu birkaç câni için zararlara sokar.''

((Emirdağ Lahikası))

RİSALE-İ NUR: ADALETSİZ CİHAD YOKTUR

''...Halbuki, bugünün savaşlarına baktığımızda, karşımıza neredeyse daima “topyekün savaşlar” çıkar. Bugün bir hükümet başka bir hükümet ile harp ilan etmişse, bu harp iki hükümet ve onların orduları ile sınırlı kalmaz. Bütün bir halk “düşman” sayılır. O yüzden evler, okullar, hastaneler, mabedler bile bombalanır. Kışla, cephe ve cephanelere değil, şehirlere bomba yağdırılır. “Düşman askerlerini barındırıyor olabilir” ihtimali dahi, bir köyü veya mahalleyi içinde yaşayanlar ile birlikte yok etmek için yeterli bir gerekçedir. Nitekim, bir gecede Leipzig, başka bir gün Nagazaki yerle bir edilir. Başka bir gece yarısı, bu kez başka bir şehre milyonlarca kilo bomba yağdırılır. O beldede bulunan yüz binlerce insanın “ordu”yu ve “devlet”i temsil etmediği gerçeği gözardı edilir. Bebeklerin, hastaların, kolunu kaldırmaktan âciz yaşlıların, ayrıca hayvanların ve ağaçların ne günahının olduğu sorulmaz bile. A devleti B devleti ile savaş ilan etmiştir. O halde B devleti sınırları içindeki her şey ve herkes “potansiyel düşman”dır. Öyleyse, yok edilmelidir!''

Devamını okumak için tıklayınız: 

http://www.risaleinurenstitusu.org/risale-i-nur-adaletsiz-cihad-yoktur/

 

 

AA

Okunma Sayısı: 2573
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı