"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Uluslararası 'Din Özgürlüğü Raporu': Türkiye’de din devlet güdümünde

05 Mayıs 2016, Perşembe
ABD Dışişleri Bakanlığı’nın yayınladığı ‘Uluslararası Din Özgürlüğü Raporu’nda, Türkiye’deki SünnÎ Müslümanlar dahil olmak üzere cemaatlerin din adamı yetiştirme ve dini eğitim sunma haklarının da devletin denetimine tabi olduğu belirtildi.

ABD Dışişleri Bakanlığı’nın yayınladığı ‘Uluslararası Din Özgürlüğü Raporu’nda, Türkiye’ye kırık not verildi. 

Türkiye, basın özgürlüğünden sonra ‘Dini Özgürlük’lerden de zayıf not aldı. Raporda, Türkiye’deki Sünni Müslümanlar dahil olmak üzere cemaatlerin din adamı yetiştirme ve dini eğitim sunma haklarında devletin denetimine tabii olduğu ifade edildi. 

Türkiye’de, laiklik tartışıldığı günlerde yayınlanan raporun 7 sayfalık Türkiye bölümünde, “Türk anayasası, din işlerinin kamu yaşamına ve devlet işlerine karıştırılmamasını zorunlu kılan Fransız mutlak sekülerizm modeli laikliğe dayanmaktadır. Sünni Müslüman çoğunluk da dahil olmak üzere hiçbir dini cemaat, tam yasal statüye sahip değildir ve tüm cemaatler, kendi ibadethanelerine sahip olma ve koruma, din adamı yetiştirme ve dini eğitim sunma haklarını kısıtlayan devlet denetimlerine tabidir. Diğer kaygılar arasında, devlet ilk ve ortaokullarındaki zorunlu din eğitimi dersleri, Antisemitizm, Türkiye’deki azınlık Protestan cemaatlere yönelik tehditler kaygı uyandıran konular arasındadır” görüşüne yer verildi.

Raporun hazırlanması sürecinde, azınlık mülklerinin iadesi ve kamusal azınlık dini törenleri ile ilgili olumlu bazı gelişmeler de olduğu belirtilirken, ABD Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu’nun, (USCİRF), Türkiye’de devam eden din özgürlüğü kısıtlamalarını baz alarak Türkiye’yi 2016’da yeniden 2. seviyeye koyduğu vurgulandı.

DEVLET DİN ÜZERİNDE NÜFUZ EDİCİ BİR KONTROLE SAHİP

Devletin din üzerinde nüfuz edici bir kontrole sahip olduğunu belirten ABD Dışişleri Bakanlığı, “Türkiye’nin 1982 Anayasası inanç, ibadet ve dini fikirleri yayma özgürlüğü sağlamakta ve dini gerekçelerle ayrımcılık yapılmasını yasaklamaktadır. Ancak, laikliğe Türkiye penceresinden baktığımızda, devletin din üzerinde nüfuz edici bir kontrole sahip olduğunu ve bütün dini cemaatlerin tam yasal statülerini reddettiğini görmekteyiz. Bu durum, tüm dini grupların din özgürlüğünü kısıtlamakta ve özellikle en küçük azınlık inançlarına zarar vermektedir. İslam dininin resmi kontrolü Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı iken, diğer tüm inançların resmi kontrolü Vakıflar Genel Müdürlüğü aracılığıyla yürütülmektedir. Ayrıca, Türk askeri kuvvetleri ile Avrupa’nın bazı güçleri arasında imzalanan bir barış antlaşması olan 1923 Lozan Antlaşması, Rum ve Ermeni Ortodoks ve Yahudi cemaatler için diğer azınlık gruplarına tanınmayan özel güvenceler ve korumalar sağlamaktadır” denildi.

DÜNYADA DA GERİLEME VAR

Dünya genelinde, bireylerin ve toplumların dinsel inançlarını yaşama özgürlüğü konusunda bir gerileme olduğu belirtilen raporda, gerek ABD’de, gerekse Avrupa’da Musevilere ve Müslümanlara karşı saldırıların arttığına dikkat çekildi.

DHA

Okunma Sayısı: 2172
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı