Demokrasi ve Eğitim Stratejik Araştırmalar Merkezi (DESAM) Başkanı Gürkan Avcı, “Türk eğitim sistemi hiçbir farklı görüşe yer vermediği gibi tahammül de göstermez” dedi.
Demokrasi ve Eğitim Stratejik Araştırmalar Merkezi (DESAM) Başkanı Gürkan Avcı, atanmayı bekleyen öğretmen adaylarının konuğu oldu. Atanamayan öğretmenler platformu temsilcilerinden Ayfer Yıldız’ın dâvetiyle Ankara Elit Otel’de öğretmen adaylarına seslenen Gürkan Avcı, atanamayan öğretmenlerin ve ailelerinin sorularını da cevapladığı konuşmasında, “Bir millî eğitim bakanımız söylemişti, ‘Şu okullar olmasa, millî eğitimi ne güzel idare ederdim!’ diye. Görülüyor ki hiç ders alan olmamış. Yine ders alan çıkmayacak gibi” dedi.
MEB ve YÖK rejime sadık insan yetiştirdi
“MillÎ Eğitim Bakanlığı (MEB) ve YÖK pedagojik değil ideolojik davrandığı için birçok şeyi yanlış yaptı” diye konuşan Avcı, “Hızla değişen Dünya’ya uyum sağlayamadı. Bir türlü millî ve kültürel özelliklerimizle evrensel çağdaş değerleri harmanlayarak özgün ve başarılı bir sistem inşa edemedi. MEB ve YÖK hükümetlerin ve onun imajının çıkarları doğrultusunda reforme edilip, modellenip durdu sürekli olarak. MEB ve YÖK’ün amacı insanlara adaletçi ve eşitlikçi olmayan sistem anarşisi içerisinde uslu bir şekilde yaşayıp, rejime sadık olmalarını sağlamak oldu” diye konuştu.
İktidar değiştikçe müfredat değişiyor
Avcı, “Türkiye’de iktidar değiştikçe müfredatta değişir, kitaplar da. Tüm bürokrasi ve yöneticiler de değişir, ta ki okul müdürlerine kadar hemen her şey. Bir şey değişmez! Sorgulamadan ve itiraz etmeden vergisini ödeyen, zorunlu ideolojik eğitime öğrencisini gönderen ve emredildiğinde gözünü kırpmadan savaşa giden, ülkenin sıkıntılarını, borcunu, cefasını ve fedakârlığı sırtlanan fakir halk çocukları değişmez. Türk eğitim sistemi hiçbir farklı görüşe yer vermediği gibi tahammül de göstermez” dedi.
Bu, eğitim adı altında yapılan işkencedir
MillÎ eğitimin en büyük handikaplarından birisinin de bütün yumurtaları bir sepete koyan tek tipleştirici anlayış olduğunu vurgulayan Avcı, “Vasat bir tek tipleşme oluşturan eğitim sistemimiz her öğrenciye aynı bilgiyi öğretmeye çalışır. Bu durum eğitim adı altında çocuklara yapılan bir işkencedir. Oysa her çocuk birbirinden farklı ilgilere, yetenek, beceri ve hedeflere sahiptir” şeklinde konuştu.
HABER: FATİH KARAGÖZ
Haber Merkezi