"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dört mevsim aşk (2)

15 Şubat 2015, Pazar
Her kış yüreğinde bahara kucak açar ya hani! Mekke’den Medine’ye hicretinle bahara döndü sana mübtelâ olmuşların kışı.

Her daim özlenecekti kış mevsimi, ama baharın güzelliği de başkaydı. Kardeşlik bağıyla kuvvetlenmiş Resul (asm) aşkı baharın bütün güzel renklerini taşıyıp yaymaya başlamıştı bile kâinata. Her yerde senin mührünle dolaşan mektuplar ve onlara seni görmeden itaat etmiş ruhlar, rengârenk çiçekler misali kaplamıştı yeryüzünü.

Bahara koşanların adıydı MUHACİR. Ve onları selâmlayan papatyalardı ENSAR. Hani ilkbaharın en güzel nişânesidir ya papatyalar, öylesine sıcacık sarmalamıştı peygamber güllerini. Muhacirler rengârenk güller gibiydi, onlar kadar hassas ve nârin. Mekke’nin kokusu, vatan hasreti taşıyordu sinelerinden etrafa buram buram. Yaşadıkları acı ve işkenceler vardı hâlâ köklerinde. Tıpkı güllerden eksik olmayan dikenler gibi. Ensar ise yeşili beyaza boyayan papatyalardı. Papatyalar sevginin timsalidir. Her yaprağında sevdanın gizemli varlığını taşır. Ağırbaşlılıktan eğilmiştir boynu lâkin çiçeklerin ve baharın şahı gibi asildir aynı zamanda. Medine saadet doluydu ilkbaharı yaşatan bu çiçeklerle. Senin kokunu içine çeken kusva, gizli emirle bırakmıştı seni Ebu Eyyüb el- Ensar’a. Kardeşliği kana kana yudumlayan yürekler imanın gücünü göstermişti insanlığa. Baharda düşen kırkikindi yağmurları gibi dağılmıştı emirlerin dünyaya. Her bir damla, kurumuş topraklara can oluyordu. İmanla şereflenen yürekler aşkı yaşamanın tadını çıkarıyordu. Onlar eşref-i mahlûkattan olmanın şerefini yaşarken, baharda açan çiçeklerin güzel kokusu binler kitap ehlini  de meraklandırıyordu.

Medine’den dünyaya buram buram yayılan İslâmın kokusu mest etmekteydi bahar özlemi çekenleri. Muhteşem bir saltanattı, Medine’nin yaşadığı. En Sevgili’yi kucaklamanın ve baş tacı etmenin gücüyle adını duyurmuştu kâinata. Ilık ılık esen meltem gibi sinelere dokunmaktaydı yeni dinin mu’cizevî şehadeti. Kışta üşümenin acısını taşısa da ashab, ilkbaharın yürek ısıtan ılımanlığına bırakmışlardı huzuru, mutluluğu, ibadet özgürlüğünü ve fetihleri. Medine’den gülümsüyordu artık güneş… Zira onun bile kıskandığı Rasulün (asm) güzelliği; kokusuyla şereflendirdiği sokakların tozunu taşıyordu üstünde. Zulmü kendine meslek edinmişler, baharı kışa çevirmek için hep tetikteydi lâkin, Bedir’de canları yanarken, Uhut’ta kışın poyrazını taşımışlardı gül çehreli Medine halkına. Belki de kışta aşk yaşayamayanlara lütfuydu yaratanın bu savaşlar. Şüheda arasındaki en güzel makamı elde etme yarışına koşuyordu ashab. Kışın çetin aşk imtihanını baharda tatmanın ayrıcalığıydı yaşananlar. Baharda gelen kışı, ardından gelecek yazı kucaklayacaktı aşkın ara mevsimi. 

Baharda aşk başkadır. Meltemiyle ılıtırken kışın ayazına yakalanmış ruhları, nadir yağan yağmurları gibi akıtır gözlerden kimi zaman yaşları. Ardından huzur ve mutlulukla kana kana doyurur kevsere hasret dimağları. Baharda âşıklar toplanır en Sevgili’nin sancağı altında ve ne mutlu o baharı yaşayanlara…

NOT: İnsan kardeşiyle işini evini, aşını, derdini paylaşır. Kimisi de canını paylaşmaktan çekinmez. Bu yazımı hastalıklarından hicreti arzulayan babama, ensar kardeşliğinin ahir ömrümüzde hâlâ yaşadığını gösteren sevgili halam Sevda Gök’e hediye etmek istiyorum. Teşekkür kelimesi, canını kardeşiyle paylaşanlar için az kalırdı.

Hülya ÇİÇEK / [email protected]

Okunma Sayısı: 1316
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı