Yeni Asya Gazetesi'nde her hafta yayınlanan Elif ekinin şiir sayfası.
Cennet bağı
bülbülleri
Medine şehri gülleri,
Cennet bağı bülbülleri,
İlim mührü’nün harfleri,
Hasan ile Hüseyin’dir.
Kerbelâ’nın maznunları,
Sıcaktır yakar yaları,
Peygamber’in nazlıları,
Hasan ile Hüseyin’dir.
Ali’dir ilmin kapısı,
Celcelutiye duâsı,
Hasan, Hüseynin babası
Üstadımın Üstadıdır.
Ana ağlar, ağlar bacı,
Gamlı gönlümün ilâcı,
Tüm mü’minlerin baş tacı
Hasan ile Hüseyin’dir.
İHSAN YILDIRIM
***
Yâ Resulûllah
Yâ Resûlallah (asm) aşkınla,
Tutuşmuş kalbim yanıyor.
Senin sevdana tutulmuş,
Her yerde Seni (asm) arıyor.
Uğraşma tabib derdimle,
Deva versen azdırırsın.
Ben Resûlun (asm) aşıkıyım,
Şifa vermez yandırırsın.
Aşk derdimin devasıdır,
Yanmak ise şifasıdır.
Benim derdimin ilâcı,
Muhammed Mustafası’dır (asm).
Uğrarsan ey bâd-ı sabâ,
Yolun semt-i Harameyn’e,
Selâmımı takdim eyle,
Ol Resûlus-sakaleyne (asm).
Senin (asm) şeydâ aşıkınım,
Yanar gönlüm Senin (asm) için,
Resûlum’dan (asm) haber getir,
Rahatlasın benim kalbim.
Bir gariban Ömer vardır,
Âciz, fakîr, düşkün biraz.
Senden başka kimsesi yok,
Eder Sana naz-u niyaz.
ÖMER ÖRTLEK
***
Adım Yeni Asya
Sayısı az da olsa bu hareketin,
Sadakat, sebat ve ihlâstır bereketin,
Hakaret, zulüm, tahakküm edildin,
Meşverete tutunup güvende hissettin.
Ha sustu, ha susacak denildikçe yılmadın,
Zübeyri çizgide sebat ettin, yükseldi adın,
Sana muhalifler şaşkın, bakar dururlar,
Zannedile ki her kalabalıkta hayır bulurlar.
Düsturundur, sadakat, sebat, sıdk, fisebillah,
Menfaat, korku aynı kalpte olursa, eyvah,
Bu yol Nurlu bir yoldur, Hz Ali’den müjdeli,
Aramıza nifak sokanın akibeti belli.
Rabbin merhametiyle korusun Nur erlerini,
Rahmetiyle söndürsün fitne ateşlerini
Kaldırsın sis perdesini, imtihan zorlaşmasın
Dünyamız mamur olsun, ahiretimiz yanmasın.
EMİNE BENLİCE
***
Gel artık
Ufuklar kararmış, sabah olmadı.
Seni bekliyor insanlık, gel artık.
Yıllarca bekledik, sabır kalmadı.
Gel artık güzel günler, gel artık.
Fitne fesaT kol geziyor her yerde
Mutlu değil insanlar hiçbir yerde
Arıyor seni insanlık her yerde.
Bekletme Nurlu zaman gel artık.
Yer yok, cenazeler konar üst üste
Sinirler gerilir durduğu yerde
İstiyoruz seni hep gönüllerde.
Nazlanma Nurlu günler gel artık.
Cevapsız sorular var zihinlerde
Onların cevabı Risalelerde,
Fikirler çatışıyor her yerde
Bekletme gel, Nurlu günler, gel artık.
EMİNE ÇETİN
***
Her lâfın esrar...
Bu sabah erkence yola koyuldum,
Şafağa az kalmış eser bir rüzgâr,
Ürperdi her yanım çabuk ayıldım,
Bahardan gül kalmış tek, tük yadigâr.
Yol boyu ağaçlar sıralı düzen,
Her biri farklı tip oyalı desen,
Sanki derler bana ne ararsın sen,
Âkil kul olana çok sır aşikâr.
Çiçekler rengârenk etraf yemyeşil,
Ressamı kim ola uyan be gafil,
Bak tefekkür eyle kalma zır cahil,
San’at pek harika kimdir san’atkâr.
Gâh nal ve mıhına çekiç vurursun,
Serâ ve süreyyâ gezer durursun,
Yürek bam teline mızrap vurursun,
Fakir aşk sarhoşu basar bir efkâr.
USLU şu âlemde gezip dolaştın,
Nice gün pek mutlu bazı ağlaştın,
Nefsine yan çıkıp dostla dalaştın,
Vefalı dostlara Hak olacak yâr.
Z. GÜNGÖR USLU