Kavgam
Kavgam kavgayı bitirmek
Yürü ey dost sen de koş gel!
Ölmeden cennete girmek
Yürü ey dost sen de koş gel!
İnsan insanı yer mi hiç?
Bu iş çirkin hem de çok güç
Hak Yolunda olma gülünç
Yürü ey dost sen de koş gel!
Ateşlere atma canı
Yangına verme cihanı
Yıkmayasın gülce hanı
Yürü ey dost sen de koş gel!
Nefis amansız bir hain
Araya girmeye Lâin
Boş yere çıkmasın say’in
Yürü ey dost sen de koş gel!
Koşuşalım muhabbete
Erelim bolca rahmete
Çare bulalım illete
Yürü ey dost sen de koş gel!
CEYHUNÎ gel, atını sür
Çok çabuk geçiyor ömür
Elmas iken olma kömür
Yürü ey dost sen de koş gel!
10.06.2015
CEYHUNÎ (Mustafa AVCU)
***
Nur Risalesi
Hizmet düsturunun, vazgeçilmez penceresi
Zayi olmasın, ibadetlerin hiçbirisi
Her on beş günde okunursa Nur’un incisi
Rabbime yakınlaştırır, İhlâs Risalesi
Gönül bahçesine sevgi habbesi diktirir
Dâvânın şahs-ı manevisi, ordan beslenir
Adavete adavet, kalpteki der gösterir
Birlik harcını karan, Uhuvvet Risalesi
Kudret kaleminden çıkıyor, bütün yapılan
İmanın altı cüz’ünden bu, zor anlaşılan,
Ey! Havas, Avam idrak etmek için okursan
İşte, yirmi altıncı söz Kader Risalesi
Şükür; Cennet taamına ulaşma bileti
Şükür; Dünya nimetlerinin bereketi
Şükür; kulunun Rezzak’a en güzel minneti
Bütün bunları öğreten, Şükür Risalesi
Hastalara Kur’ân’dan bir zemzeme, bir sadâ
Dertlilere merhem, reçete sunuyor Hüda
Tatlı bir şurup bu, menbaı Şafi katında
Ab-ı Kevser’den katre, Hastalar Risalesi
İmanla göçene cennet müjdesi verilince
Amel az da olsa, mü’min gark olur sevince
Nefesler bitip, Azrail ruhu kabzedince
Gönüllere esinti, Taziye Risalesi
Nerden geldin, Necisin, Nereye gidiyorsun
Soru sorulmaz, hepsine bir cevap bulursun
Kur’ân semasından süzülür bunlar biliyorsun
Müellifi Bediüzzaman, Nur Risalesi
İsmail LALE
***
İlhama mazhar arı
Durmaz kovanda pek
Çıkar gider dışarı
Konar binlerce çiçeğe
Alır gönlünce nektarı
Barınır pek çok yerde
Sever yazla baharı
Tatlı, şifalıdır balı
Sevmez soğukla rüzgârı
Uçar gider vızır vızır
Yaylıma çıkar arı
Alır her türlü bitkiden
Kendince uygun miktarı
Çıkıp gider heryere
Gidip gelir sessizce
Mükemmel bir iş bölümü
Ayrı, farklı çok vazife
Çalışkan, faal, seri
Her yer, her alan iş yeri
Şevkle, gayretle çalışır
Yoktur onun pek benzeri
Olmuş ilhama mazhar
İsmi geçer Kur’ân’da
Hikmet gereği pek çok şey
Verilmiş ona cihanda
İsa YAKAN