Zaman geçer ben eskirim durmadan
Olmuyor hiçbir şey eskisi gibi,
Zaman geçer ben eskirim durmadan.
Kısalır durmadan ömrümün ipi,
Zaman geçer ben eskirim durmadan.
Faniliğe güç yetirmem güç yetmez,
Ne varlık ne imkân hiçte kâr etmez,
Kim derki bu dünya kalıcı bitmez,
Zaman geçer ben eskirim durmadan.
En aza talibim her zaman payda,
Şükür ki yaşanan alınır kayda,
Gider ömür tükenirim ne fayda,
Zaman geçer ben eskirim durmadan.
Bir halim var halim halden içeri,
Dünya er meydanı bense bir çeri,
Zihnim kucaklarken gök ve yeri,
Zaman geçer ben eskirim durmadan.
Halimin adını koymaya kalksam,
Yağmur olsam yağsam su olsam aksam,
Sonra da hep taşsam bendimi yıksam,
Zaman geçer ben eskirim durmadan.
İstesem de dönmez dünya tersine,
Aldanmayım yeter ki ben nefsime,
Hep uysam da vicdanımın sesine,
Zaman geçer ben eskirim durmadan.
NADİR NAZİK
***
Duyun dostlar
Başında sarığın, elinde Kur’ân,
Kış gününde sürgün ettiler seni,
Sana selâm veren, takipte her an,
Boynuna doladın beyaz kefeni.
Kaleme sarıldı kıymetli eller,
Gizlice yazıldı tüm risaleler,
Şehirler, İlçeler, beldeler, köyler,
NUR’A medrese oldu, hapishaneler.
Hizmet yollarında feda olalım,
Şahs-ı manevîde hayat bulalım.
Seninle Cennette komşu kalalım,
Nur yüklü kahraman Üstadım benim.
Duyun ey dostlarım; Üstad zindanda,
Elinde kelepçe, kendi yurdunda,
Vermişler zehiri, hemen, anında.
Zehir sana tesir etmez Üstadım.
İHSAN YILDIRIM
***
Gamı kederi attım
Gamı kederi attım bir kenara,
Gidip halim döksem şu pınara,
Kapanır mı acep kalbimdek yara,
Duyar mı sesimi, seslensem çınara.
Ufuklarım daraldıkça daraldı,
Ümitlerimin yerini yeis aldı,
Nefis dünya cazibesine daldı,
Umutlarım vardı, hep yarım kaldı.
Ömür kısa, akibet ise muamma
Dönmek isterim, hep yuvama,
Emellerim çok, ecel var ama,
Bir gün veda edeceğim dünyama.
Arayan hakkı, hakikatı bulur,
Hak Teâlâ ne dilerse o olur,
Dünyada ancak, iyilik kalır,
Karşılığını ahirette herkes alır.
HASAN YEŞİLKAYA
***
Gireceksin toprağa
Bir gün bükülecek senin de belin,
Başında beyazlar ediyor telkin,
Ahiret var gideceksin oraya,
Rabbinin emriyle huzur uhrada.
Yaş ilerledikçe kesilir sesin,
Buradan da başka yere göçersin,
Zaman gelince kesilir nefesin,
Şu fani dünyada göçüp gidersin.
Ölüm gelince kesilir nefesin,
Şu fâni dünyada gideceksin sen,
İman yoksa ne yapar orada insan,
Kıl ki namazını kurtulursun sen.
Bir gün sen de gideceksin uhraya,
Acılar burada, huzur var orada,
Namazını terk etmeden kılana,
Kurtuluş var, huzur uhrada.
Ölüm var, gelecektir hepimize,
İman varsa kavuşursın huzura,
Kıl namazını kavuşursun uhrada,
Unutma sen gireceksin toprağa..
CELAL YALÇIN
***
Sebebi bunlar
Ağaç olsam rüzgâr kırar dalımı,
Toprak olsam eşerler her yanımı,
İnsan kalsam dökecekler kanımı,
Sana yalvarmamın sebebi bunlar.
Beşer zulmeder de kader adalet,
Kadere fetva veren günahı affet,
Kime sevgimi sunsam karşılık nefret,
Sana yalvarmamın sebebi bunlar.
Alıp başımı gitsem kaçıyor derler
Hem beni bekliyor gidilecek yerler,
Kuytuda korkaklar meydanda erler,
Sana yalvarmamın sebebi bunlar.
İBRAHİM TAZEOĞLU
***
Elif San'at Fidanlığı
Yıllar boyu mütevazı,
Yürüyüşle yürür Elif.
Az çıksa da hür avazı,
Geleceği görür Elif.
İnce fikir yazılarla,
Çok değerli kazılarla,
Diriltici sızılarla,
Dağı taşı bürür Elif.
İman nuru ile yaşar,
Deryaları yüzüp aşar,
Bahtiyarca dolup taşar,
Ruha ümit verir Elif.
Bir gün gelir çınar olur,
Zemzem akan pınar olur,
Bal şerbeti sunar olur,
Coşmak için erir Elif.
Sevgi dolu hürce yürek,
Şaşmaz fikir güçlü bilek,
Ediplikte edep gerek,
Karanlığı kürür Elif.
Yol kesse de kuşu, kurdu,
Hep mertlikle karşı durdu,
CEYHUNİ bir garip ordu,
Toplumları sürür Elif.
MUSTAFA AVCU (CEYHUNİ)