"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Elif Şiir Sayfası

21 Mayıs 2017, Pazar
Sizden gelen şiirler. Editör: Abdil Yıldırım - [email protected]

Delikanlım 

Delikanlım dikkat eyle, az düşün

Yarınların bir yarını daha var

Ağlamaya dönüşmesin gülüşün

Yarınların bir yarını daha var

 

Hayat nedir, ölüm nedir bilesin

Bilesin ki ebediyen gülesin

Doğrularla cennetlere eresin

Yarınların bir yarını daha var

 

Hiç şüphesiz deli kanın akacak

Kimi seni kimi yâdı yakacak

Düşlerini belki çokça yıkacak

Yarınların bir yarını daha var

 

İnkâr eder çok filozof orayı

Hakikatle açmayasın arayı

Sakın yıkma göründüğün sarayı

Yarınların bir yarını daha var

 

Nice yalan üzerinden yürüyor

Seni alıp bir çıkmaza sürüyor

Şeytanın gör dediğini görüyor

Yarınların bir yarını daha var

 

CEYHUNİ der; al aklını başına

Ağı katma pişmiş tatlı aşına

Yüreğini ekle şu genç yaşına

Yarınların bir yarını daha var

MUSTAFA AVCU (CEYHUNÎ)

***

 O günler…

Çocukluk geçmişti, hepimiz gençtik

Nasıl anlatılır bilmem o günler

Kendimize doğru bir çizgi seçtik

Nasıl anlatılır bilmem o günler

 

Sobanın başında olurduk halka

Özümüz dönerdi her zaman hakka

İhlâs esas derdik hemen her dakka

Nasıl anlatılır bilmem o günler

 

Okurduk nurları o nasıl şevkti

Gönüller mutmain zihinler netti

İmana hizmetse hep bize dertti

Nasıl anlatılır bilmem o günler

 

Yürürdük yollarda sohbet koyuydu

Bu hal memlekette sanki bir huydu

Terk etti çok kişi bu (o) baba yurdu

Nasıl anlatılır bilmem o günler

 

Konuştuk, söyledik, durduk, düşündük

O günler güzeldi sevindik, güldük

Hayali çok güzel bir devir sürdük

Nasıl anlatılır bilmem o günler

 

Sanki o gün karlar farklı yağardı

Ne insanlar vardı, ne dostlar vardı

Gelenler hep gitti hatırı kaldı

Nasıl anlatılır bilmem o günler

 

Yaşayanlar bilir nasıldı o gün

Özlemi hasrete katıp da bugün

Çağırsak bu güne gelir mi ki dün

Nasıl anlatılır bilmem o günler

 

Nadirim zihnimde durur o anlar        

Hiç çıkmaz aklımdan geçen zamanlar

Ey dostlar kardeşler canlar cananlar

Nasıl anlatılır bilmem o günler 

NADİR NAZİK 

***

Kalbimin sesi

Dünya hayatına aldandım,

Bu hayatı bitmez sandım.

Cehennemi düşünmedim,

Cennet beni de alır dedim.

Aldandım! O’nu bulamadım.

 

Dünya işlerine daldım,

Şimdi bir başıma kaldım.

Dost beni beklerken,

Ben Dünya’ya hayrandım.

Unuttum! Şeytana uydum.

 

Bilmem nedendir, kesilmez ümidim.

Biter mi bir gün bütün bu derdim.

Affeder misin beni Rabbim?

Sen rahmansın bense âcizim.

Cennete değil rızana talibim.

 

Zalim nefsim sesini kesti!

Hep “O” diyor kalbimin sesi.

“Ümmeti ümmeti” diyor en sevgili.

O konuşunca kesiliyor herkesin sesi,

O ki: Âlemlerin Efendisi...(asm)

İBRAHİM KİŞEÇOK 

***

 Duyacak kadar!

Bir yol uzanır nurlu mekâna,

Tüm karanlıkları boğacak kadar

Hakikatın mihmandarı olmak kolay mı?

Bu yolun sonu fezaya kadar...

 

Bir nur uzanır tâ Şark’tan Garb’a

Karanlık geceyi gömecek kadar.

Göklerin kapısı çalınır tak tak,

Tıkanmış kulakları açacak kadar.

 

Zindanın loşluğu Nura kavuşur

Şuâları kalbe girecek kadar.

Gözyaşlı duâlar Arşa yükselir

Zamanın kirini yıkayacak kadar.

 

Üstadın parmağı havaya kalkar,

Haykırır sağır sultan duyacak kadar.

Ey zaman, üzülme, sil gözyaşlarını

Senin garipliğin Bediüzzaman’a kadar...

LÂTİF BOZDAĞOĞLU (NÂFİZÎ)

***

Ne kaldı?

Tarumar oldu her şey,

Gülecek yüz mü kaldı.

Düştü kardeş kardeşe,

Sohbet i canan mı kaldı.

 

Sitemim kimseye değil,

Kırılmış gönüller kaldı.

Yalan oldu artık her şey,

Günahkâr bir dünya kaldı.

 

Sebep olan cümle zevat,

Sanır ki yanına kâr kaldı.

Nice vebal nice günah,

Ruz i mahşere hesap kaldı.

 

Seven sevilen tüm gönüller,

Parçalandı, geriye ne kaldı.

Gülen bir yüz hoş bir seda,

Bir de güzel hatıralar kaldı.

 

Ey insanoğlu nedir derdin,

Beklediğin dost mu kaldı.

Bilmez misin dünya fani,

O da yoruldu, şaştı kaldı.

EMİN FIRAT

***

Değiştirmez gerçeği

Kur’ân da yaş kuru herşey yazılı,

İnanmaman değiştirmez  gerçeği.

Uymuyorsan suçlusun, hem de azılı,

İnanmaman değiştirmez gerçeği.

 

İnsana verilen yük dağı çökertmiş,

Bu imtihan zor hemde çok zor iş,

Kolay değil mahşerdeki bekleyiş,

İnanmaman değiştirmez gerçeği

 

Namazdır mü’minlerin mi’racı,

Kılmak lezzetlidir, kılmamak acı,

Ara bul, yaratmış Mevlâm ilâcı,

İnanmaman değiştirmez gerçeği

 

İnsan bu kâinatın en has meyvesi,

Aç kulaklarını, dinle bu sesi

Mağlûp olacak elbet küfür cephesi

İnanmaman değiştirmez gerçeği

İBRAHİM TAZEOĞLU

 

 

Okunma Sayısı: 1998
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı