Damladaki Sır
Bir damla her şey,
Hayat bir damla,
Bir damla ölüm
Sevda bir damla,
Bir damladır hasret,
Vuslat bir damla...
Damladır hakikatin özü
Beka bir damla,
Damladır sevgilinin yüzü
Hüsün bir damla,
Damladır bir bebeğin yüreği
Ve şefkat bir damla...
Damladır dildeki zikir.
Şükür bir damla,
Damladır dimağda fikir
Hamd bir damla,
Damladır insanı yücelten
Alçaltan bir damla...
Damlada gizli tılsım
Damlada zahir mânâ,
İhtiyaç umman kadar
İhtiyarsa bir damla,
Damlada yazar kader
Damlada bozar âtâ,
Düşmanlar umman kadar,
İktidarsa bir damla...
Damladır mevcut zaman,
Damladır mevcut mekân,
Kalp âlemi kuşatır
Vücut ise bir damla...
Damladır ilm-i insan
Kitaplar hep bir damla,
Kur’ân kâinatı okur
Kâinatsa bir damla,
Damla damla kâinat,
Damla damla mahlûkat,
Arş muhit bir ummandır,
Kevn ise bir damla...
BİLAL SAİD PARLAKOĞLU
***
Kabir kapısı kapanmıyor
Denedim ne varsa elimden gelen
Ne yapsak kapanmıyor kabir kapısı
Düşündüm içini gece hayalen
Ne yapsak kapanmıyor kabir kapısı
Evvelden bu güne doldu kabristan
İnsanoğlu can almada Azrail ustan
Sis çöktü uzaklar görünmez pustan
Ne yapsak kapanmıyor kabir kapısı
Yanından geçerken eksik etme duânı
Şehidimin rozeti yıkanmaz kanı
Kalleşler içindeyken kolla arkanı
Ne yapsak kapanmıyor kabir kapısı
Ya Cennet bahçesi ya Cehennem çukuru
Asılları görünür İsrafil üfleyince suru
Allah’ım azaptan sen bizi koru
Ne yapsak kapanmıyor kabir kapısı
Korkmayın ölümden daha önce öldük
Sadece dünyada toprağa gömüldük
Kimi gün ağladık, kimi gün güldük
Ne yapsak kapanmıyor kabir kapısı
İBRAHİM TAZEOĞLU
***
Şiirler turnasız yazılır oldu
Turnalar terk etti hep şiirleri
Şiirler turnasız yazılır oldu
Hasretlikle sayan yoktur günleri
Şiirler turnasız yazılır oldu
Turnalar uçsa da kimse görmüyor
Onlar ne haldedir kimse bilmiyor
Güzel şeyler karşılığını bulmuyor
Şiirler turnasız yazılır oldu
Bir hal yaşanır ki her taraf açmaz
Hasretlikler bağırlara yapışmaz
Yürekler burkulmaz gönüller taşmaz
Şiirler turnasız yazılır oldu
Buram buram duygular hep değişti
Sanki sevdaları rüzgârlar biçti
Kimse demez gökte üç elma düştü
Şiirler turnasız yazılır oldu
Masallar kimsenin aklında yoktur
İklimler değişti farklı renk çoktur
Derdimi sen bilmen denilmez doktor
Şiirler turnasız yazılır oldu
Eskilerde kaldı sevgiler gamlar
Şahitlik etmiyor sevgiye camlar
Garip oldu başkalaştı zamanlar
Şiirler turnasız yazılır oldu
Sabahlardan sonra gelse de öğle
Gerçek bu değil mi Turna sen söyle?
Nadir sen düşünür yazarsın böyle
Şiirler turnasız yazılır oldu
NADİR NAZİK
***
Gurbette
Diyarı gurbetle, sıla arasında
Yıllar yılı hep mekik dokudum,
Hakk’a makes, gönül aynasında,
Elif, lam, mim, aynlar okudum.
Eş, dost, kardeş, yaran hasreti,
Gurbette, kesret içinde kesreti,
Rabbim almasın, bizden basireti,
Sevgi, saygı ve iyi niyeti.
Kuru hayal ve emeller peşinde,
Hayat sürmekte, herkes işinde
Kimi yolun yarısında, kimi yetmişinde
Bir hikmet var dünyanın gidişinde.
Ey gönül, fenaya edersin meyil,
Senin gayen ise, bu dünya değil,
Gel bu hakikatin karşısında eğil,
Ölüm gelmeden gafletten ayıl.
HASAN YEŞİLKAYA