"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Elif Şiir Sayfası

17 Haziran 2018, Pazar
Sizden gelen şiirler. Editör: Abdil Yıldırım - [email protected]

Süleymaniye’de Bayram Sabahı

Artarak gönlümün aydınlığı her saniyede

Bir mehâbetli sabah oldu Süleymâniye’de

Kendi gök kubbemiz altında bu bayram saati,

Dokuz asrında bütün halkı, bütün memleketi

Yer yer aksettiriyor mavileşen manzaradan,

Kalkıyor tozlu zaman perdesi her an aradan.

Gecenin bitmeye yüz tuttuğu andan beridir,

Duyulan gökte kanat, yerde ayak sesleridir.

Bir geliş var!.. Ne mübârek, ne garîb âlem bu!..

Hava boydan boya binlerce hayâletle dolu...

Her ufuktan bu geliş eski seferlerdendir;

O seferlerle açılmış nice yerlerdendir.

Bu sükûnette karıştıkça karanlıkla ışık

Yürüyor, durmadan, insan ve hayâlet karışık;

Kimi gökten, kimi yerden üşüşüp her kapıya,

Giriyor, birbiri ardınca, ilâhî yapıya.

Tanrının mâbedi her bir tarafından doluyor,

Bu saatlerde Süleymâniye târih oluyor.

 

Ordu-milletlerin en çok döğüşen, en sarpı

Adamış sevdiği Allah’ına bir böyle yapı.

En güzel mâbedi olsun diye en son dînin

Budur öz şekli hayâl ettiği mîmârînin.

Görebilsin diye sonsuzluğu her yerden iyi,

Seçmiş İstanbul’un ufkunda bu kudsî tepeyi;

Taşımış harcını gâzîleri, serdârıyle,

Taşı yenmiş nice bin işçisi, mîmâriyle.

Hür ve engin vatanın hem gece, hem gündüzüne,

Uhrevî bir kapı açmış buradan gökyüzüne,

Taa ki geçsin ezelî rahmete ruh orduları..

Bir neferdir, bu zafer mâbedinin mîmârı.

 

Ulu mâbed! Seni ancak bu sabah anlıyorum;

Ben de bir vârisin olmakla bugün mağrûrum;

Bir zaman hendeseden âbide zannettimdi;

Kubben altında bu cumhûra bakarken şimdi,

Senelerden beri rüyâda görüp özlediğim

Cedlerin mağfiret iklîmine girmiş gibiyim.

Dili bir, gönlü bir, îmânî bir insan yığını

Görüyor varlığının bir yere toplandığını;

Büyük Allah’ı anarken bir ağızdan herkes

Nice bin dalgalı Tekbîr oluyor tek bir ses;

Yükselen bir nakaratın büyüyen velvelesi,

Nice tuğlarla karışmış nice bin at yelesi!

Gördüm ön safta oturmuş nefer esvaplı biri

Dinliyor vecd ile tekrar alınan Tekbîr’i

Ne kadar saf idi sîmâsı bu mü’min neferin!

Kimdi? Bânisi mi, mîmârı mı ulvî eserin?

Taa Malazgirt Ovası’ndan yürüyen Türkoğlu

Bu nefer miydi? Derin gözleri yaşlarla dolu,

Yüzü dünyâda yiğit yüzlerinin en güzeli,

Çok büyük bir iş görmekle yorulmuş belli;

Hem büyük yurdu kuran hem koruyan kudretimiz

Her zaman varlığımız, hem kanımız hem etimiz;

Vatanın hem yaşayan vârisi hem sâhibi o,

Görünür halka bu günlerde teselli gibi o,

Hem bu toprakta bugün, bizde kalan her yerde,

Hem de çoktan beri kaybettiğimiz yerlerde.

 

Karşı dağlarda tutuşmuş gibi gül bahçeleri,

Koyu bir kırmızılık gökten ayırmakta yeri.

Gökte top sesleri var, belli, derinden derine;

Belki yüzlerce şehir sesleniyor birbirine.

Çok yakından mı bu sesler, çok uzaklardan mı?

Üsküdar’dan mı? Hisar’dan mı? Kavaklar’dan mı?

Bursa’dan, Konya’dan, İzmir^’den, uzaktan uzağa,

Çarpıyor birbiri ardınca o dağdan bu dağa;

Şimdi her merhaleden, taa Bâyezîd’den, Van’dan,

Aynı top sesleri birbir geliyor her yandan.

Ne kadar duygulu, engin ve mübârek bu seher!

Kadın erkek ve çocuk, gönlü dolanlar, yer yer,

Dinliyor hepsi büyük hâtırâlar rüzgârını,

Çaldıran topları ardınca Mohaç toplarını.

 

Gökte top sesleri, bir bir, nerelerden geliyor?

Mutlaka her biri bir başka zaferden geliyor:

Kosova’dan, Niğbolu’dan, Varna’dan, İstanbul’dan..

Anıyor her biri bir vak’ayı heybetle bu an;

Belgrad’dan mı? Budin, Eğri ve Uyvar’dan mı?

Son hudutlarda yücelmiş sıra dağlardan mı?

 

Deniz ufkunda bu top sesleri nerden geliyor?

Barbaros, belki, donanmayla seferden geliyor!..

Adalar’dan mı? Tunus’dan m, Cezayir’den mi?

Hür ufuklarda donanmış iki yüz pâre gemi

Yeni doğmus aya baktıkları yerden geliyor;

O mübârek gemiler hangi seherden geliyor?

 

Ulu mâbedde karıştım vatanın birliğine.

Çok şükür Allah’a, gördüm, bu saatlerde yine

Yaşayanlarla beraber bulunan ervâhı.

Doludur gönlüm ışıklarla bu bayram sabahı.

Yahya Kemal Beyatlı

 

***

Sefer var...

Ahh! uzun geceler elem salıyor,

Yolun kaderi bu nice keder var,

Bazı ten ürperir meltem salıyor,

Kervan göç alıyor yakın sefer var.

 

Ah, garip geceler göze yaş verir,

Kalbe hüzün dolar zehir aş verir,

Ayrılık pek yaman canlar baş verir,

Âl yazmalı gelin göçer nefer var.

 

Akdeniz kararır gece kan ağlar,

Sazlarda tel inler hece kan ağlar,

Derdini kim dinler nice kan ağlar,

Çağın destanı bu dolu defter var.

 

Meriç kan kırmızı hüzün çağlıyor,

Felek geçit vermez yolu bağlıyor,

Buna can dayanmaz yürek dağlıyor,

Öz vatandan sürgün gelinmez yer var.

 

Hayatım pek yordu yaşamak ağır,

Gönül yangın yeri köz olmuş bağır,

Hiç imdat isteme en yakın sağır,

Kime baksam bitkin ne gözde fer var.

 

Tamam dedikçe biz zalim devam der,

Sen sıkıldık dersin bomboş kelâm der,

Halka mehter verir çalın tam tam der,

Hayırsız bir nesil bolca epter var.

 

Uslu bu ne hâldir vefa kalmamış,

Şu fani dünyada sefa kalmamış,

Derman arama hiç şifa kalmamış,

Alında kem yazı kanlıca ter var.

Z. Güngör Uslu

***

Kutlu misafir

Bir ay hanelerimizi hep şenlendirdin

Yorgun ruhlarımızı sen dinlendirdin

Biz gafil kulları hayra yönlendirdin

Bugün gittin, yerine bayramı gönderdin.

 

Bugün hem hem bahtiyarız, hem de kudluyuz

Bizden razı olduğunu umuyoruz ve mutluyuz

Veda vakti geldi, bundan çok üzgünüz,

Ne olur çabuk gel, yolunu gözlüyoruz.

 

İnşallah bizlerden razı olarak gidersin

Umarız mahşerde bize şahitlik edersin

Biz senden razıyız, bilmem sen ne dersin,

Dileriz sen de bizden razı olursun.

İlhami Uyar

Okunma Sayısı: 1186
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı