"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Nur mesleği Kur’ân merkezlidir

05 Mart 2017, Pazar 00:05
“Hiçbir kuvvet onu Anadolu’nun sinesinden koparıp atamayacaktır. Risale-i Nur Kur’ân’a bağlıdır; Kur’ân ise Arş-ı Âzamla bağlanmıştır. Kimin haddi var ki, onu oradan söküp atsın?” Hz. Bediüzzaman’a ait bu heybetli ifadeler nurların kuvvet menba’ını gösteriyor.

Buna rağmen Risale-i Nurlar intişar etmeye başladığından bu yana muârızlarının saldırıları hiç bitmemiştir. Lâkin fiilî olarak engellenmek istenilmesine, hakkında yalan yanlış şâyi’alar yayılmaya çalışılmasına rağmen, hiçbiri bu serapa Nur Eserlerini engellemeye güç yetirememiş, bilâkis günden güne yayılmasına, yargılandığı mahkemeler dahi, vesile olmuştur. Bundandır ki  Kur’ân’dan aldığı nuru kalplere salmaya hiç ara vermemiştir. Günümüzde dahi güç yetiremeyen muhalif çevreler tarafından ortaya atılan bazı mesnetsiz ifadeler bulunmakla, bunları zikretmeden onların bu iftiralarına birkaç cevabımızı paylaşıyoruz inşallah yerine ulaşacaktır.

Öncelikle şunu bilmekte fayda var ki, ölçüsüz ifadelerle tenkit edenlere bakıldığında, bunları söyleyenlerin hemen hepsi ne Risale-i Nur’u okumuş ne de Bediüzzaman’ı anlayabilmiş değillerdir. Belki de Hz. Bediüzzaman’ın “Kur’ân’ın sönmez ve söndürülmez mânevî bir güneş hükmünde olduğunu, ben dünyaya  ispat edeceğim ve göstereceğim” ifadelerini dahi duymadılar yahut maksatlı iş görüyorlar.

Güneş, bilirsiniz ki etrafında gezegenlerin de döndüğü, onun diğer gezegenleri -sebepler dairesinde- kendine musahhar ettiği bir yıldızdır. Yani diğer seyyareler de hem güneş için hem de kendileri için onun etrafında olmalı ve ondan daima beslenmeli, ‘üssül esaslarını’ terk etmemelidirler. Aynen bunun gibi Risale-i Nur ve müellifi de daima Kur’ân yörüngesinde olmuş ve o merkezden asla ayrılmamışlar. 

Gayesi ve hedefi böyle olan bir Üstadın elbette mesleği ve hizmet tarzı bu doğrultuda olacaktır. Yani nihaî gaye “üssül esasları olan Kur’ân’ı ” ispat, neşir ve en iyi bir şekilde anlamak gayretidir.

Zaten Üstadımız ihlâsın dördüncü düsturunda Risale-i Nur’u imana hizmet bakımından bir vesile ittihaz ettiğini “İnşaallah, Risale-i Nur yoluyla Kur’ân-ı Mu’cizü’l-Beyânın daire-i kudsiyesine girenler, daima nura, ihlâsa, imana kuvvet verecekler ve…” ifadeleriyle belirtiyor. Benzer anlamda ise “Risaletü’n-Nur Müellifinin ihtiyarsız olarak istihzarat-ı Nuriyede bulunduğu ve umum malûmatını Kur’ân’ın fehmine basamaklar yaptığı…“ ifadeleri bunu teyid ediyor.  

Bütün bunlara bürhan ve delil olarak yalnız başına, Kur’ân’ın mu’cizeliğini ispat eden 25. Sözü gösteriyor ve Ankara Nur Talebeleri gibi diyoruz “Ebedî hayat hazînesini gösteren Kur’ân-ı Hakîm’in nûru olan Risâle-i Nur, elbette bir zaman dünyayı çınlatan nurlu sesini yükseltecektir. “

Furkan Yüksel

Konuyla benzer içerikler:

Kur'an-ı Hakim'i en güzel şekilde tarif eden tefsir Risale-i Nur'dur

Mu'cizât-ı Kur'âniye Risalesi olan 25. Söz'e Bediüzzaman Hazretleri;

''Elde Kur'ân gibi bir mu'cize-i bâki varken, 
Başka burhan aramak aklıma zâid görünür. 
Elde Kur'ân gibi bir burhan-ı hakikat varken, 
Münkirleri ilzam için gönlüme sıklet mi gelir?''
 şeklindeki veciz ifadelerle başlıyor.

Ve gençliğinde yaşadığı bir hatıra bu noktada oldukça dikkat çekicidir. Şöyle ki; İngiltere'nin Sömürgeler Bakanı Gladstone'un Avam Kamarasında yaptığı konuşmada elinde bir Kur'ân-ı Kerîm'le kürsüye gelerek,“Bu Kur'ân Müslümanların elinde bulunduğu müddetçe, biz onlara hâkim olamayız. Ne yapıp yapıp, bu Kur'ân'ı sukut ettirip ortadan kaldırmalıyız. Yahut da Müslümanları ondan soğutmalıyız” diyordu.

Devamını okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/gundem/kur-an-i-hakim-i-en-guzel-sekilde-tarif-eden-tefsir-risale-i-nur-dur_365091

Risale-i Nur’u niçin çok okumalıyız, Risale-i Nur, neden bu asra bakan bir tefsirdir?

Risale-i Nur eserleri, muhtevası, telif ediliş tarzı, dili ve düzeni itibariyle diğer İslâmî eser ve tefsirlerden farklıdır.

Okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/suleyman-kosmene/risale-i-nur-u-nicin-cok-okumaliyiz_414017

Mehmet Akif: En büyük âlim odur ki; İşaratü’l-İ’caz’ı anlasın...

Mehmet Akif Ersoy'un Büyük İslam Alimi Bediüzzaman Said Nursi ve Kur'an-ı Hakim'in hakikatli ve nurlu bir tefsiri olan Risale-i Nur Külliyatı ile ilgili değerlendirmeleri Risale-i Nur'un muhteva ve mesajının anlaşılması noktasında oldukça önem taşımaktadır.

Okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/gundem/mehmet-akif-en-buyuk-alim-odur-ki-isaratu-l-i-caz-i-anlasin_419602

Doğru İslâmı anlama projesi: Medresetü’z - Zehra

Okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/halil-elitok/dogru-islami-anlama-projesi-medresetu-z-zehra_389766

Din ve fen ilimlerinin birlikte okutulduğu bir Bediüzzaman Üniversitesi

Okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/gundem/din-ve-fen-ilimlerinin-birlikte-okutuldugu-bir-bediuzzaman-universitesi_370309

 

Etiketler: risale-i nur
Okunma Sayısı: 1235
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı