"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sorunlarla başa çıkmada psikolojik dayanıklılığın etkisi

Emine ÖZDEMİR
05 Nisan 2018, Perşembe 00:10
Duygu Eğitimi (1)

Duygular, kişinin hem düşünce yapısını hem de davranışlarını etkileyen önemli bir etkendir ve kişinin hayatına yön verme gücüne sahiptir. Olumlu duygular (mutluluk, neşe, sevinç, coşku vb); kişinin kendini iyi hissetmesine, zihnî işlevlerinin artmasına, daha enerjik davranmasına ve yüksek performans göstermesine yardımcı olur. Olumsuz duygular (keder, kaygı, stres, endişe vb) ise; kişinin enerji kaybı yaşamasına, bedenî rahatsızlıkların ortaya çıkmasına, zihnî işlevlerinin zayıflamasına yol açar. 

Kişinin herhangi bir konuda kayıp yaşaması, meselâ bir yakınının vefat etmesi, işini veya hürriyetini kaybetme, sağlık sorunları yaşama, tabiî afetler, terör saldırısı gibi aniden ortaya çıkan felâketlere maruz kalma durumu ve buna benzer pek çok yaşantı zorlu hayat tecrübeleridir. Bu deneyimler karşısında pek çok kişi; yoğun bir duygu durumu yaşar ve hissettiği duyguya göre farklı tepkiler gösterir. Başlangıçta oldukça zor olan bu hayat deneyimlerine zamanla uyum sağlama süreci yaşansa da bu süreç bazı kişiler için büyük zorlanmalara yol açar. 

Kişinin kendini toparlaması, yaşadığı olumsuz olayların üstesinden gelmesi ve eski haline dönebilmesi psikolojik dayanıklılık düzeyi ile ilgilidir. Ayrıca kişinin hayatındaki birtakım belirsizliklerle, öngörülemeyen durumlarla, karşılaşılan engellerle baş edebilme yeteneği psikolojik dayanıklılık düzeyine bağlıdır. 

Kişinin psikolojik dayanıklılık düzeyi ne kadar yüksekse, kişinin yaşadığı olumsuz durumu atlatması o kadar kolay olur. 

Psikolojik dayanıklılık 2 süreci ihtiva etmektedir. Uyum sağlama ve başarı süreci. Kişinin, yaşadığı sıkıntılı durumlara (kayıplar, ailevî sorunlar, sağlık sorunları, ekonomik sorunlar vb) karşı uyum sağlama sürecini gerçekleştirmesi uyum sürecini; yine bu sıkıntılı durumlar sonrasında toparlanması ve yaşanan sıkıntıların üstesinden gelmesi de başarı sürecini tamamladığını gösterir. 

Peki psikolojik dayanıklılık nasıl arttırılır?

Psikolojik dayanıklılığın gelişmesini sağlayan özellikler:

lUmutlu olmak, 

lGüçlü duyguları ve dürtüleri yönetebilmek,

lOlumlu düşünmek,

lKendini ve dış dünyayı kabul etmek,

lÇözüme odaklanmak, 

lİletişime ve sosyal desteğe açık olmak, 

lBeslenmeye ve uykuya özen göstermek.

Umutlu olmak: Kişinin hayatındaki olumsuz olaylar veya yaşadığı zorluklar sonucunda ulaşmak istediği amaca ulaşacağına, bununla birlikte yaşadığı zorluğun er ya da geç biteceğine dair taşıdığı inanç ve duygu durumudur. Kişi umudunu koruduğu sürece yaşadığı zorluklara karşı dayanma gücü artar.

Güçlü duyguları ve dürtüleri yönetebilmek: Yaşanan olumsuz durumlar karşısında kişinin üzüntü, öfke, acı, şok, kaygı gibi duygular yaşaması olağandır. Önemli olan bu duyguların, kişinin kendisine veya çevresine zarar vermeden yaşanması ve yönetilebilmesidir. 

Duygular çok yoğun iken, beynin muhakeme, analiz ve sorgulama kısmı zayıflar veya devre dışı kalır. Böyle bir durumda sağlıklı kararlar almak veya sağlıklı davranışlar sergilemek oldukça zordur. Yapılması gereken şey, öncelikle duygu yoğunluğunu azaltmaya çalışmaktır. Hissedilen duyguların kelimelere dökülmesi, ifade edilmesi duygu yoğunluğunu azaltmaya yönelik ilk müdahaleyi oluşturur. Böylece kişi, hissettiği duyguyu bastırmamış, aksine ifade etmiş olur. 

Duyguların değişken ve geçici olduğunu bilmek de duyguları yönetmek adına önemlidir. Hissedilen hiçbir duygu kalıcı değildir. Tıpkı bir hava durumu gibidir. Bir süre sonra duygu yoğunluğu azalacak veya yerini farklı bir duyguya bırakacaktır. Duyguların uzun süre yaşanmasına yol açan şey; o duygulara yol açan düşüncelerin tekrar tekrar akıldan geçmesi ve hatırlanmasıdır. Kişi, sorunları tekrar tekrar düşünerek, olumsuz duyguyu canlı tutmaktadır. Bunu şuna benzetebiliriz. Bir odunun yanma süresi vardır. 

O odun tamamen yandıktan sonra ateş söner. Ancak o ateşe yeniden bir odun atılırsa ateş canlı kalır ve sönmez. İşte yaşanan olaylar, yeniden düşünüldüğünde, ateşe yeni bir odun daha atılmış gibi olur ve duygu yeniden canlanır. 

Duygu geçişini kolaylaştırmak için; hareket etmek, yürüyüş yapmak, derin nefes almak veya farklı bir konuya odaklanmaya çalışmak tercih edilebilecek sağlıklı seçeneklerdir.

Okunma Sayısı: 5088
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı