Kitap okumak ihtiyaç mıdır? şeklinde bir soru yöneltecek olsak istisnasız herkes ihtiyaç olduğundan söz edecektir.
Sorumuzu ”kitap okuyor musunuz?” şekline dönüştürecek olsak, verilecek cevapların geneli de “okuyamıyoruz” şeklinde olacaktır. “Niçin okuyamıyorsunuz?” sorusuna verilecek cevaplar da belli. ”Vakit yok”, “kitaplar pahalı” şeklinde olacaktır. Bunun için bir sosyal deney yapmak gerçeği çok fazla değiştirmeyecek aksine kanaatimizi pekiştirecektir diye düşünmekteyiz. Yıllar yılı milletimizin kitap okumama bahanelerini maalesef ezberlemiş bulunmaktayız.
Büyüklerimiz kitap okuyarak çocuklarımıza iyi örnek olmaları gerekirken kötü örnek olmaları ile biz eğitimcilerin işlerini iyice zorlaştırmaktadırlar. Toplumsal bir dönüşüm olacak memlekette kitap okunacaksa yetişkinler okumadan bu işi başarmak imkânsız değil, ama çok zor. Biz, “Bir şey büsbütün elde edilemezse büsbütün de terk edilemez” kaidesince çocuklarımıza bu güzel alışkanlığı kazandırmada bazı tavsiyelerde bulunmak istiyoruz. En başta kitap okumak istemeyişimizin sebebi bize uygun kitapları seçip okuyamayışımızdan kaynaklanmaktadır. İnsan vardır roman sever, insan vardır şiir sever, kimileri spor yazılarına ilgi duyar, kimileri tarihi değeri olan kitapları sever, edebî değeri ön planda olan metinleri okumayı tercih eder. Kısaca hepimizin ilgi duyduğu, hoşlanarak okuyacağı bir alan olduğu gibi, çocuklarımız da aynı şekildedir. İlk denemeler çocuk için çok mühimdir. İlk denemelerde doğru kitaplarla tanışamayan çocuklar okuma alışkanlığı edinmekte sıkıntı yaşıyorlar.
Günümüzde kitapçılarda profesyonelleşti. Birçok kitapçı kitapları yaş gruplarına göre kategorize etmektedir. Yayınevleri de genellikle bu konuya hassasiyet göstererek yaş gruplarına uygun birbirinden kaliteli çalışmaları piyasaya sürmekteler. Dolayısıyla ebeveynlerin çocuğa uygun kitabı bulmada bir maharet sahibi olmasına gerek yok. Tek yapması gereken müşterisini önemseyen, işini ciddî yapan bir kitapçı dükkânına çocuğu götürmek olmalıdır. Çalışanlar da bu konularda bilinçli olduğundan çocuğunuzu yaş grubuna ait kitapların olduğu bölüme götürerek kitap seçmesinde yardımcı oluyorlar. Çocuğa okuyacağı kitabı kendisine seçtirmekle önemli bir merhaleyi kat etmiş oluyoruz. Kitabını kendi seçen çocuk sahiplenerek isteyerek okuyacak, okuduktan sonrada kitabını koruma refleksleri oluşturacaktır. Hemen mini bir kitaplık oluşturmasına fırsat verildiğinde kitaplara karşı ilgi biraz daha artacaktır. Unutulmaması gereken ve altı çizilmesi gereken bir husus var ki, o da anne baba çocukla birlikte kesinlikle kitap okumalıdır. Eğer bu durum gerçekleşmezse çocuk baskı ile kitap okuyormuş gibi yapabilir, ama kesinlikle kitap okuma alışkanlığı edinemez.
Okuma alışkanlığının oluşması ve gelişmesinde çocuğu yaşına uygun bir dergiye abone etmek gerekir. Adına kargonun getirdiği dergiler onun için çok kıymet arz edecek, her ay hasretle dergisinin yolunu gözleyecek, azıcık gecikse sabırsızlanacaktır. Çocukların bu durumunu her aile fırsata çevirerek mutlaka abone dergi sistemine geçmelidirler. Çocuk kütüphanelerini gezdirmek, çarşıya çıkıldığında mutlaka bir iki kitapçıya uğrayarak kitapları incelemek, hoşlandığı kitaplardan almak, okuduklarını anlattırmak, anlattıklarını ilgi ile dinlemek, hatta anlatılanlarla ilgili sorular sormak, evde kitap okunurken televizyonun kapatılması ya da uygun odaya geçilmesi, anne baba, kardeşler topluca evde kitap okunması, aile ziyaretlerinde çocuğun arkadaşına özenle paketlenmiş hediye kitaplar götürmesi gibi faaliyetler çocukların kitap okuma alışkanlığına ulaşmasında etkili faaliyetlerdir.
Denemekte fayda var. Zaten bunların önemli bir kısmını velilerimizle uygulamaya koyduk ve kayda değer başarılar da elde ettik. Şimdi de siz okurlarımızla paylaşıyoruz ki, kitap okuyanlar kervanına yeni bireyler katılsın. Kanaatimiz odur ki, evlerinde düzenli Risale-i Nur okunan kimselerin çocuklarında kitap okuma alışkanlığı kendiliğinden oluşur. Buna rağmen arızalar varsa tavsiyelerimizin kesinlikle işe yarayacağını düşünmekteyiz.