"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dağların çiçeği ol

Erkam Yıldırım
11 Mart 2018, Pazar
Bilmediğim bir diyardayım şimdi, ucu bucağı belirsiz, lisanslar tek hece, bütün titreşimler, resimler, sular aynı, hepsi aynı dile vurgun ve hepsi tek kelime konuşuyor.

Hepsinin iskân ettiği, hayat bulduğu, zikrettiği yer aynı. Hepsinin hayali aynı mana denizine yelken açmış. Yol aynı, han aynı, kervan aynı, ulaştıkları son nokta aynı. Sığınak, korunak ve barınak aynı. Göğün renkleri aynı renge boyanmış, dağların doruklarına dokunan hüzün aynı. Çokların tekleştiği; teklerin çoklaştığı esrarengiz bir menzil gibi bir şey burası.

Burası bin odalı bir saray gibi. Buranın kudreti de, kuvveti de, hüzün dolu kubbesi de bütün zîhayatların iskân ve cem edildiği diyar. Burası bir yara, yaralanmışların istinat duvarı, burası mana-i şerifin, korkuların, hicranların sevgilerin ya da Ensar ve muhacirlerin karargâhı. Burası Âlem-i Zişan’ın üflendiği ilk ve son nefes. Ve arının karnındaki bal, ineğin pak sütü, annenin rahmi güneşin kızgın bulutlar arasından inkişaf eden tebessümü ya da bir nevi hüznü. Burası Hilkat-i Âlemin bozulmayan, sözlerin kifayetsiz kaldığı muhabbetinin özü. Kısacası burası zübde-i âlemdir bil. Dahasını anlatsam sana, bilmem anlar mısın, sanmam bana deli divane dersin. Adımı mecnun olarak anmaya başlarsın korkarım. Ama inan burası bütün kehkeşanların ya da feleklerin divane gibi döndüğü bir şehir. İçinde nice abideler nice sarsılmaz sütunlar var. Yıkılmaz bir elin kudreti ile dönüp durduğunu her gece, bir bilebilsen, bir anlayabilsen benimde o kehkeşanlar ile deli gibi döndüğümü. Sonra, burası aciz talebelerin mektebi. Kibrin yıkıldığı, kötülüğün kızgın bir ateşte eritildiği, gerçeğin yani hakikatin inkişaf ettiği diyar. Sönmeyen, söndürülemeyen aşk memleketi. Şimdi ellerini göğsüne koysan kalbine doğru yürüsen ve olunmaz bu yolculuğa adım atsan, söylediklerimi belki de anlarsın.

Şimdi bu kadarı titretmeye yetmez mi seni, sırra varmayı istemez misin? Bir rüzgârın eteğine değil de bir kudretin ellerine sarılman yetmez mi? Bence yeterliydi bütün bunlar sana. Bütün arayışlarına, yakarışlarına ve serzenişlerine karşılık bulabilirdi bütün bunlar. Meselâ bir arının karnındaki bal fabrikası gibi. O güzelim dağ yamaçlarında bulunan rengârenk, nevi kendinden fazla çiçeklerin üzerindeki polenleri toplamak, nasıl olur da onu kendine vazife bilir hiç düşündün mü? Yılın bilmem hangi mevsiminde, hangi güzelim çiçeğe dûçar olacağını nerden bilebilirdi arı? Akıl nimetinden yoksun bir şekilde... eğer akıllı varlıklar değilseler diyerek. Ya da düşünsene ne bir yön bilirler ne bir rehberleri ne de onlara öğretici olabilecek muallimleri barındırırlar aralarında. Ya da bir bilinç aktarımı mı yapıyorlar dersin kendilerinden sonraki nesillerine. Bütün bu söylenenlere “hayır” dediğini duyar gibiyim. O zaman perdelenen bir sırrın perdesini kaldırmak sana düşmez mi artık, sadece  bir arının esrarengiz hilkatine ve vazifesine bakarak. Artık düşünme zamanın gelmedi mi böyle bir mu’cizeyi. Meselâ, arılar sırtlarında muhabbet balını taşır, yürekleri uhuvvet ve ihlâs ile cilâlar ve sadece güzel görür, güzel düşünmeyi ikram eder insana ya da âlemdeki bütün varlıklara. Kahvaltıya bal ile başlamanı söyler sana gizlice. Güne bal gibi başlaman için ve bütün kötülüklerden arınman için aynen onun gibi zehir zemberek sözlerin içinde eritip ballı sözleri söylemen içindir bütün bu çaba. Şimdi dönmelisin kendine dağ yamaçlarında çiçek toplamak varken, uçurum kenarları yakışmaz sana. Sen dağların çiçeği ol, uçurumların çocuğu değil.

Okunma Sayısı: 2335
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı