"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Adaletsiz adımlar ters teper

Faruk ÇAKIR
27 Haziran 2020, Cumartesi
Hak, hukuk ve adalete aykırı bir şekilde atılan her adım uzun dönemde ters teper ve belki de o adımları atanları da mağdur eder.

Başka türlü olması zaten eşyanın tabiatına aykırı olur. Geri dönüp bakıldığında adalet anlayışına aykırı şekilde alınan her kararın uzun dönemde bir şekilde telâfi edildiği görülür.

1950 öncesi yapılan işler, alınan adaletsiz kararlar bir şekilde telâfi edilmedi mi? 27 Mayıs 1960’ın, 12 Eyül 1980’in ve gele gele 28 Şubat 1997’nin yanlış ve adalete aykırı kararları sürüp gidebildi mi? Benzer şekilde 2000’lerden sonra ve günümüzde alınan yanlış kararlar da bir şekilde telâfi edilmek durumunda. Bugün için ‘tek başına, iş başına’ gelenler TBMM’de her istediği kanunu çıkaranlar, bir emirle keyfi uygulamalar başlatanlar da uzun dönemde bu kararlarının ‘adalete uygun şekilde” düzeltildiğine şahit olabilirler.

Günümüzde, en temel hukuk ve adalet kurallarından olan “Birinin hatasından başkası sorumlu olmaz” kaidesi bile devre dışı kalmış durumda. Babanın işlediği ‘suç’un cezası oğluna verilebilir mi? Esasında bunu hatırlatmaya dahi gerek yoktur. Trafik kazası yapan bir babanın cezası akrabasına kesilebilir mi? Kesilemez, ama ülkemizde bundan daha beter bir anlayışla iş görenler dahi vardır. “Sen filancanın oğlusun, akrabasısın” diyerek devlet kapıları yüzüne kapanan yüzlerce ve belki de binlerce kişi yok mu? Böyle bir haksızlığa muhatap olan bin kişi değil, bir kişi dahi olsa o ülkede hak, hukuk ve adaletten bahsedilebilir mi? Bu anlayışla hareket etmek ‘suları tersine akıtmaya çalışmak’tan ne farkı olur? 

Türkiye’yi idare edenler, mevcut yanlış uygulamaları daha da ileriye götürüp bunları bir de kanun haline getirmeye karar vermişler. Devlet memuriyetine giriş ve tekrar atama esnasında ‘güvenlik soruşturması ile arşiv araştırması’ yeniden düzenlenmek isteniyor. Üstelik buna benzer bir düzenleme daha önce Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiş.

Elbette şimdiye kadar yapılan işe alımlarda da belli ölçülerde ‘inceleme, araştırma ve güvenlik soruşturması’ yapılıyordu. Neye bakılarak bunların yeterli olmadığına kanaat getirildi?

Pek çok meselede olduğu gibi burada da kalıcı çözüm adalet, liyakat ve şeffaflıktır. Devlet işinde kim çalışacaksa çalışsın kurallar ve kaideler açık, eşit ve şeffaf olmalı. Keyfi, gizli ve açıklanamayan ‘bilgi’lerle kişilere devlet kapısını kapatmak doğru olmaz. Benzer uygulama 28 Şubat 1997 sürecinde kısmen yapıldı ve yanlış olduğu görüldü. O günlerde mütedeyyin insanlara ‘mürteci, irticacı’ damgası vuruluyordu ve lâyık oldukları halde devlet kademesinde işe alınmıyor ya da alınsa da terfi etme imkânı verilmiyordu. Geçenlerde, 28 Şubat sürecinde mağdur olmuş bir isim bir TV kanalında bu uygulamaya itiraz ediyor ve “Devlet işe alırken âdil olmalı. Senin sakalın var, senin bıyığın var, senin saçın uzun gibi objektif olmayan kurallar koymak doğru değildir ve yanlış olduğu 28 Şubat sürecinde de görüldü” mealinde tesbitler yapmıştı.

Acaba alınmak istenen bu kararların yanlış olduğunu iktidar mensupları bilmiyor mu? Bilmemeleri mümkün değil, ama ya yanıltılmışlar ya da bile bile ‘lades’ yapmayı tercih ediyorlar. Bu yanlışlar ülkemize sadece zaman kaybettirir ve bu tartışmaların bir faydası olmaz. Ayrıca uygulamanın ters tepeceği de hesap edilmeli. Bindikleri dalı mı kesiyorlar yoksa birileri onlara bindikleri dalı mı kestiriyorlar?

Okunma Sayısı: 3591
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Oğuz Yiğiter

    27.6.2020 02:50:05

    El hakku ya'lû, velâ yu'lâ aleyh hakikati er geç tahakkuk edecektir inşaallah... Tebrik ve dualar...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı