"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Darbe ihtimali sıfır olmalı

Faruk ÇAKIR
15 Nisan 2017, Cumartesi
Türkiye’de yaşayanların haklı bir endişesi, cevap aradığı önemli bir soru var:

Nasıl yaparız da ‘darbeler dönemi’ni tarihin karanlıklarına mahkûm ederiz? Nasıl ederiz de bir daha muhtıralarla, darbelerle karşılaşmayız? Nasıl olur da darbe ihtimalleri sıfırın altına iner?

Bazıları darbeleri önlemenin yolunun yeni ve darbelere karşı hazırlanmış kanunlarla, anayasa maddeleriyle mümkün olacağını söyler. Elbette iyi ve doğru kanunlar, darbecilere imkân tanımayan yönetmelikler, teşebbüs etmeleri halinde de onları en ağır şekilde cezalandıran hükümler olacak, ama bütün bunlar muhtemel darbeleri önlemek ve engellemek için yeter mi? 

Keşke yetse, ama maalesef yaşadığımız hadiselere baktığımızda tek başına kanunların ve maddelerin darbeleri ve darbe teşebbüslerini engellemeye yetmediğini görüyoruz. 12 Eylül 1980 darbecilerinin kendilerine göre bir bahanesi vardı. Milletin de ezberlediği üzere “İç Hizmet Kanunu”nun yanlış 35. maddesine dayanarak darbelere meşrûiyet ararlardı. Nitekim yanlış yorumlanan ve darbelere bahane edilen TSK İç Hizmet Kanunu’nun 35. maddesi [Madde 35 - Silâhlı Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyetini kollamak ve korumaktır.] Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı olduğu dönemde değiştirildi. (AA, 30.07.2017)

TSK İç Hizmet Kanunu’nun 35. maddesinin değiştirilmesi elbette isabetli olmuştur. Ancak sonraki gelişmeler gösterdi ki sadece madde değiştirerek darbeleri önlemek mümkün olmuyor. Kimsenin beklemediği ve “Darbe dönemleri tarihe karıştı” denildikten sonra 17 Temmuz 2016 darbesi yaşandı. Bugün bile bir tweet mesajından, bir konuşmadan, bir reklâmdan darbe ihtimaliyle ilgili yorumları çıkarılıyorsa kanun değiştirmekle meselenin çözülemediğini görmek lâzım.

Darbecilik anlayışını sona erdirmek için eğitim sistemi başta olmak üzere temel konularda yenilikler, değişiklikler, iyilikler yapmak icap eder. Bir yıl sonrasını değil, 10, 20 ve belki 50 yıl sonrasını planlamak lâzım. Bunu yapmak yerine mecburi eğitim yılını uzatmak ya da 3 yaşındaki çocukları da mecburi eğitim sistemine dâhil etmekle meşgul olmak insanın kendisini yanıltması ve kandırması anlamına gelir.

Türkiye, darbe ihtimalini sıfırın altına indirmek mecburiyetindedir. Ancak bu yolla ekonomisini ve sosyal problemlerini de aşabilir, çözebilir. Darbe ihtimalini sıfırın altına indirmek daha fazla hak, daha fazla adalet, daha fazla demokrasi ile mümkün olur. Bunu görmek için darbe olan ve olmayan ülkeleri masaya yatırıp düşünmek icap etmez mi? Niçin AB üyesi ülkelerde darbe ihtimali sıfırın altında da, filan ülkede değil? İdarecilerimiz bunu görmek durumunda. Elbette darbecilerin bahane ettiği bütün kanunlar, bütün yönetmelikler, bütün kanaatler değişmek ve değiştirilmek durumundadır. Bir gün dahi beklemeden darbeleri önleyecek şekilde uygun ve adil kanunlar yapılmalıdır. Bununla birlikte meselerin sadece kanun hazırlamak olmadığını da görmek mecburiyetindeyiz. Çünkü darbecilik bir anlayış meselesidir ve o anlayışı düzeltmek büyük ölçüde insanların aklına ve kalbine hitap eden iyi bir eğitimle mümkün olur.

Sabah akşam eğitimle ilgili meseleleri konuşur ve uygun şekilde gereğini yaparsak ülkemizde de darbe ihtimali sıfırın altına iner ve inmeli. Türkiye artık darbe ihtimalini gündeminden çıkarmalı ve hızla daha hür, daha adil ve daha demokrat bir ülke olmalı. Elbirliği ile bunu başarabiliriz...

Okunma Sayısı: 2372
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı