"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Darbeleri önlemek için ne yapılır?

Faruk ÇAKIR
08 Nisan 2021, Perşembe
Maalesef ülkemizin tarihi bir yönüyle de darbeler tarihidir.

1950 öncesi ‘tek parti’ devrinde zaten başlı başına bir kriz devridir. Demokrasi olmadığı için o devri ‘demokrasi ölçüsü’yle ölçemeyiz. Bu bakımdan esas yaralayıcı olan ve siyaseti parçalayan, çok partili siyasî hayata geçilen 1950 sonrası yaşanan darbelerdir.

Bu anlamda ilk, büyük ve kanlı darbe 1960 yılında yaşanan 27 Mayıs darbesidir. On yıl boyunca milletten aldığı helâl reylerle Türkiye’yi idare eden Demokrat Parti ve Menderes iktidarı bu kanlı darbe ile devrilmiş ve büyük haksızlıklar yaşanmıştır. Sonrasında yine sivil siyasî hayata geçilmiş, ama Türkiye’nin hür, büyük, demokrat ve zengin bir ülke olması yeni darbelerle engellenmiştir. 

Sonrasında yaşanan 12 Mart 1971’deki Muhtıra ve 12 Eylül 1980’deki askerî darbenin Türkiye’ye verdiği maddî ve manevî zararının halen telâfi edilemediği söylense yanlış olmaz. 27 Mayıs kanlı bir darbedir, ama 12 Eylül 1980 daha kalıcı, daha ‘münafıkane’ zararlar veren bir darbe olmuştur. 12 Eylül 1980 darbesi sonrasında parçalanan ve ‘dizayn’ edilen siyaset halen toparlanabilmiş değil. Kalıcı ve uzun yıllar etkileri devam etmesi bakımından 12 Eylül iyi tahlil edilmelidir. Sonrasında da 28 Şubat ve 15 Temmuz gibi darbe teşebbüslerine şahit olundu.

Darbelerin tamamı millet nezdinde reddedilmiştir ve zaten de reddedilmiştir. Darbeci anlayışa sahip olanlar milletten destek görmedikleri halde maalesef bu anlayışlarından vazgeçmiş değillerdir. Esas mesele darbeleri ve darbeci anlayışları ‘tarihin çöplüğüne’ atabilmek ve o defteri kapatmak olmalıdır.

Darbeci anlayışın bir damar olarak devam etmiş olması Türkiye’nin çözmesi gereken bir mesele olarak önünde duruyor. Ve, “Darbeleri önlemek için ne yapılır?” sorusu mutlaka cevap bulmak durumundadır.

Esasında mesele çok açıktır: Darbeleri ve darbeci anlayışı tarihe gömen ülkeler bunu nasıl yapabilmiştir? Darbe olan ve olmayan ülkeler arasındaki fark nedir? Niçin bazı ülkelerde darbe olurken, bazılarında olmaz? Bu soruların cevabı araştırıldığında ortaya ‘kriterler’ çıkar. Kimileri görmek istemese de “Kopenhag Kriterleri”nin uygulandığı, hayata geçirildiği ülkelerde darbe olmadığı gibi bunu düşünen ve seslendiren de olmaz. Daha da müşahhaslaştırmak icap ederse Avrupa Birliği üyesi ülkelerde darbe olmaz. Çünkü işleyen bir hukuk sistemi ile milletin ve devletin sahip çıktığı ‘kriterler’ vardır.

Darbecileri caydırmanın bir yolu da, darbecilere hukuk onünde adaletle hesap sormaktır. Bir dönem Yunanistan’da da darbeler olmuş, ama onlar kanun önünde bu hesaplaşmayı yapabildikleri için darbeler sayfası kapanmış durumda. 

Tarihî kayıtlara göre Yunanistan’daki askerî yönetim, 21 Nisan 1967 sabahı yapılan darbeyle başladı. Darbe Yunan Ordusu’ndan bir grup albay tarafından yapılmıştı. Askerî yönetim 1974 yılında çöktü. 1975 yılında 19 cuntacı yargılandı, ömür boyu hapis cezası aldılar. Cuntacıların on beşi 1990’ların başında Yunan halkından özür dileyince sağlık sebepleriyle serbest bırakıldılar vs. Misal olması bakımından komşumuz Yunanistan darbecilerle kanun önünden hesaplaşmayı yapabilirken Türkiye bunu arzu edilen ölçüde yapamadı. 

Darbeleri kalıcı olarak sona erdirmek için Avrupa Birliği üyeliği yolunun açılması gerekir. Hak, hukuk ve adaletin tam olarak tecelli ettiği, iyi işleyen bir hukuk sisteminde darbeciler yol bulamaz. Teşebbüs edenler de hak ettikleri ‘âdil ceza’yı alırlar. Bunun dışındaki söz ve gayretlerin inandırıcı olması mümkün değil.

Ülkemizin 2021 yılında dahi bu tehlikelerle karşı karşıya olması “Büyük Türkiye”ye yakışmıyor. Bütün darbelerin ve darbecilerin canı Cehenneme.

Okunma Sayısı: 1763
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı