"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Emekler çöpe gitmesin

Faruk ÇAKIR
20 Eylül 2018, Perşembe
Büyük nimetlerden olan ekmeklerin çöpe atılmaması noktasında ciddî bir duyarlılık ve farkındalık var, ama buna rağmen tonlarca ekmeğin çöpe gittiği de bir gerçek. Elbette ‘ekmek’ler çöpe gitmesin, ama en başta ‘emek’ler de çöpe gitmemeli.

“Çöpe atmak” tabiri kullanıldığında aklımıza hemen ekmekler geliyor. Şimdiye kadar hiç kimsenin “Ekmekler çöpe atılsın” dediğini duymadık. Buna rağmen bu israfın önüne de geçemedik. Acaba en başta ‘emek’lerimizin çöpe atılmamasını mı tavsiye etmek gerekir? Ekmek çöpe atılmasın da kâğıt, demir, plastik ve diğer malzemeler çöpe mi atılsın? En iyisi hiçbirini çöpe atmamak. Eğer bu malzemeleri elimizden çıkarmamız gerekiyorsa mutlaka başkalarının ya da bir şekilde yeniden kullanılabilecek bir sistemi kurmak durumundayız.

Bunun için işe kolay olandan başlayabiliriz: Sadece kâğıtları çöpe atmasak, geri dönüşüm sistemine ulaştırsak acaba ülke ve millet olarak ne kadar kârımız olur? Bunca yıl konuşulur, ama meselâ İstanbul gibi bir şehirde bile okunmuş gazetelerin, kitapların ve genel olarak kâğıtların çöpe atılmasının önüne geçemeyiz. Bakınız, okullar açıldı ve ders kitapları çocuklarımıza hem de ücretsiz olarak ulaştırıldı. Peki geçen yıl okullarda dağıtılan ‘bedava’ kitaplar bu sene ne oldu? Belki bir şekilde ihtiyacı olana ulaşanlar da vardır, ama büyük kısmı maalesef çöpe gitti ve gidiyor. Öğrencilere bedava olarak dağıtılan kitaplar yıl sonunda geri toplansa, yeni yıl için ihtiyaç kadar kitap basılsa ve bazı kitaplar bir iki yıl kullanılsa acaba çok daha iyi olmaz mı? Acaba devlet bu kitapları bedava dağıtıyor diye gerçekten bedava mı? Bu kitapları üretimi için kesilen ağaç sayısı, kullanılan enerji hiç hesaba katılmıyor mu? Netice itibarıyla bu bedava kitapların parasını 80 milyon kişi olarak biz ödemiyor muyuz?

İsteyen bu meseleyi basit görebilir, ama öyle değil. Netice itibarıyla işin ucu israfa dayanıyorsa ve israfa da ‘deccalin bir tuzağı’ ise bu mesele çok çok önemlidir. Haydi bir kitabın ikinci yıl okutulmasının zor olduğunu kabul edelim. Peki bedava dağıtılan bütün kitapların yıl sonunda tam olarak geri toplanması ve ‘geri dönüşüm’e verilmesi çok mu zor? Bu yapıldığında Türkiye’nin ne kadar kâr ettiğini kim hesapladı?

Okullar başlayınca kitaplar yeniden elden geçirildi ve poşetlere doldurularak çöpe gitti. Geçen gün sadece bizim sokakta en az 15 evin önündeki ‘çöp’ yığını içerisinde geçen yılın okul kitapları vardı. Bizde de eski ders kitapları ayıklandı, ama inşallah ‘kâğıtçı’ya gidecek.

“Türkiye’de ve dünyada neler tartışılıyor. Siz nelerle meşgulsünüz” diyenler de olabilir. İnanın bu ‘basit’ meselelerle meşgul olunsa hem Türkiye’nin hem de dünyanın pek çok maddî derdine çare aranır. Geçen gün sokaklardan çöp toplayan gönüllüler bir açıklama yapmış ve asıl meselenin ‘çöp üretmeme’k olduğunu söylemişti. İnsan ne kadar az çöp üretirse o kadar çevreci, o kadar iyidir. İşe kâğıt çöplerini ‘çöp’lerden  kurtarmakla başlanırsa bunu yeni adımlar takip eder ve hepimiz kâr ederiz. Ekseriyetin bildiği üzere Avrupa bunu belki de yarım asırdır yapıyor. Her evde ‘çöp’ler en başta ayrı poşetlene konuyor ve değerlendiriliyor. Avrupa bunu yapıyorsa biz niçin yapmayalım?

Millî Eğitim Bakanlığı’na tavsiyemizdir: (Kısmen uygulansa da) Bedava verilen ders kitaplarının tamamı yıl sonunda geri toplansın ve değişmeyecek kitaplar en az bir yıl daha okutulsun. Artanlar da çöpe değil kâğıt fabrikalarına verilsin. Ne kadar kâr ettiğimiz de millete anlatılsın ve her adımda tasarruf ve iktisat teşvik edilsin...

Okunma Sayısı: 1497
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı