"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Haram verme Allah’ım

Faruk ÇAKIR
21 Mart 2018, Çarşamba
Günümüzde helâl ve haramlara gereği gibi dikkat edilmediği her halde inkâr edilemez.

Doğru ile yanlış, helâl ile haram arasındaki mesafe git gide birbirine yaklaştı ve neredeyse iç içe girdi, aynı pazarda satılır oldu. Helâllere haram bulaşma tehlikesi çok yüksek. Kabul eden olur, etmeyen olur; ama maddî ve manevî sıkıntıların bir sebebi de bu almalı.

Çok kötü sözler pazarda satılmaya başlamış ve maalesef müşteri de bulmuş durumda. “Devletin malı deniz, yemeyen ahmak” ya da “Haram helâl var Allah’ım, fakir kulun yer Allah’ım” diyenler var. Allah’ım, bizi bütün bu sözlerden ve anlayışlardan uzak tutsun inşallah.

Atasözleri arasında yer alan “Dede koruk yer, torununun dişi kamaşır” tesbiti de bu bakımdan ibretliktir. Farklı beldelerde farklı ifadelerle dile getirilen bu söz, “Eskilerin yaptığı yanlış işlerden daha sonrakiler de zarar görür” anlamına gelir.

Geçenlerde vefat eden şair Selman Cahit Öztaş’la ilgili bir mesaj bu yönüyle dikkat çekiciydi. Çalışma arkadaşı gazeteci Yaşar Süngü, Selman Cahit’in “Facebook” mesajlarından birini şöyle aktarmıştı: “Rahmetli babam kaymakamdı Posof’ta. Bir Ramazan günü Günbatan Köyü’ne gittik. Altı kişiydik arabada. Ben, babam, şoför Feyyaz Ağabey, ziraat memuru, tapu memuru ve bir polis. 11 yaşındaydım ve oruçtum.

Dönüşümüz iftara yakın bir saatte başladı. Köylüler orucu yolda açacağımız için gözlemeler, peynirler, yumurtalar, dolmalar hazırlamışlardı. Babam içlerinden sadece el kadar bir ekmekle, birkaç parça peynir seçti. Diğerlerini almadı. İçim gitmişti benim. Yolda altı kişi o kadarcık nevaleyle oruç açtık. Sadece açtık, ama hâlâ açtık. Babam öyleydi. Kapıya yoğurtlar, yumurtalar, canlı tavuklar, kuzular getirirlerdi de, hiçbirini ayırdetmeden hepsini geri gönderir, gönderirken de çıkışırdı. Ben mi sormuştum, bilmem. Bir vesileyle bana sebebini de söyledi. Dedi ki: ‘Bu hediyeleri alsam, sonra hediye edenin bir işi düşse kaymakamlığa, pek de yapılmaması gereken bir iş olsa... O zaman ne olur biliyor musun? Yapmazsam ayıp olur, yaparsam günah.’

Bugünlerde bu tür hassasiyetleri hatırlamamız iyi olur gibi geldi, o saikle yazdım.” (Hatırayı aktaran: Yaşar Süngü, Yeni Şafak g., 14 Mart 2018)

İlgisi yok, ama ‘vatan şairi’ Namık Kemal’le igili bir bilgi de bu babda aktarılabilir. Onu da hikâyeleriyle tanınan Mustafa Kutlu’dan dinleyelim: “Rüştiye mezunu Namık Kemal on dokuz yaşında gazete yazarlığına başlamış, kendini yetiştirmiş, 48 yıllık ömrüne pek çok eser sığdırmış, mühim bir sanat-siyaset ve hareket adamıdır. Biz onun makalelerini bile yeni harflerle basmış değiliz. (Sadece bir cilt çıktı. Hazırlayan: İsmail Kara. Osmanlı Modernleşmesinin Meseleleri. Bütün Makaleleri-I. Dergâh Yay.). Yayımlanacak olsa bu cilt gibi üç cilt daha tutar. Hürriyet, adalet, müsavat, vatan, kanun, millet, ahlâk, vicdan, medeniyet, meşrûtiyet benzeri nice kavramlar üzerine yazdı. ‘Vatan şairi’ diye şöhret kazandı. Dil, tarih, şiir, tiyatro, tenkit vb. gibi pek çok dalda eser verdi. Yeni Osmanlılar’dan olmakla beraber fikriyatında İslâm’ı esas aldığı âşikârdır.

“Derler ki bu genç adamın gazetede iki kâtibi varmış. Biri salonun bir köşesinde öteki öbür köşede. Kemal ayakta, bir o yana bir bu yana gidip gelerek aynı anda kâtiplerden birine iç politika, ötekine dış politika konularında iki makale yazdırırmış. ‘Barika-i Zafer’ adlı eserini bir günde yazdığı söylenir.”  (Yeni Şafak, 14 Mart 2018) 

(Ansiklopedik bilgi notu: ‘Barika-i Zafer’ Nâmık Kemal’in yazı hayatının henüz başlangıcında, “lugatlı yazı yazamadığını” iddia eden muarızlarına cevap mahiyetinde, eski tarz sanatkârane nesir üslûbuyla kaleme aldığı küçük bir risaledir.)

Haramlardan uzak durmayı başarabilen ve tabiî ki duâ alabilenlerden olalım inşallah.

Okunma Sayısı: 3006
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı