"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hukuku hatırlatmayalım mı?

Faruk ÇAKIR
19 Eylül 2018, Çarşamba
Ekonomik krize ‘kriz’ demenin dahi yanlış anlaşılabildiği bir dünyada yaşıyoruz.

“Para değer kaybediyor,  fiyatlar yükseldi, işsizlik arttı, enflasyon dizginlenemiyor” gibi hayatın gerçeklerinden bahsetmek idarecileri memnun etmiyor. Oysa bu tesbitler, idarecilerin kızmasını değil tedbir ve çare almasını icap ettirir.

Keşke kriz yok demekle kriz ortadan kalksaydı. Keşke ‘her şey yerli yerinde’ demekle işler düzelseydi. Dünya sebepler dünyası olduğuna göre iyi idare edilmeyen, israf denizinde yüzen ülkelerin ekonomilerinin krize sürüklenmesi tabiîdir.

Tabiî ki mesele ‘Kriz var’ ya da ‘kriz yok’ tartışması da değildir. Önemli olan krizin nasıl aşılacağına karar vermek ve bunu uygulamak. İşin ehli olanlar ekonominin düzelmesi için ‘hukuk devleti’nin şart olduğunu söylüyorlar. Bu tesbiti değişik vesilelerle siyasetçiler de dile getiriyor. RS FM’de yayınlanan Yavuz Oğhan’dan ‘Bidebunudinle’ programına katılan ekonomi yazarı Uğur Gürses de aynı tesbiti yapmış ve bir bakıma ‘Önce hukuk’ demiş.

“Seçmene ayrı yatırımcıya anlatılan ayrı” ifadelerini kullanan ekonomist Uğur Gürses şöyle demiş: “Merkez Bankası faiz arttırdı diye faizler artmış değil. Piyasada çoktan faizler arttı. ABD krizinden önce de artmıştı. Merkez Bankası sadece ortalığa ucuza para vermiş oluyor ve bu da millete döviz aldırıyor. Yapılan hatalar da var. Biz bu işleri yan yollarla çözeriz bakışı vardı. Yasaklar getirildi, ama yasaklarla piyasalarda daha büyük hasar meydana getiriyorsunuz.” 

Stokçuluk tartışmasını da değerlendiren Gürses, “Alış verişini marketten yapan insanlar alışkanlıkları olduğu birtakım ürünleri bulamıyorlar. Bunun sebebi stokçuluk değil. İthal ürünler kur farkı nedeniyle gümrükten çekilemiyor. Üretim kesimi fiyatlama yapamıyor. Bu tür sorunlar olacak. Bunu hemen stokçuluğa yormamak gerekiyor. Kaldı ki aşırı fiyatlama yapanların da mal elinde kalır. (...) Yasakçılıkla, aba altından sopa  göstererek bunları çözemeyiz. ‘Siz Türk Lirası’nın istikrarını sağladınız mı?’ diye sormalıyız” demiş. 

Asıl mesele ile hukukun üstünlüğünün hatırlatılmasında düğümleniyor: “IMF’siz IMF programı için daha kemer sıkıcı bir yola gidilmeli. ‘Yeni araba kiralamayacağız’ demek tabiî ki bir gösterge, ama çözüm değil. Sadece ekonomik önlemler olmaz. Aynı zamanda siyaseten de normalleşmeli. Hukukun üstünlüğüne ve demokratik değerlere dönüş olmalı. Bu olmadan Türkiye’ye sermaye gelmesini beklememek lâzım. Uzun vadeli fonlar almak gerekiyor bu da hukukun üstünlüğünü gerektiriyor. Kısa vadeli fonlar için Merkez Bankası’nın bağımsız davranması gerekiyor. Enflasyonun düşmesi gerekiyor. Sıcak paracı, dalgalanan bir  ülkeye para getirmez.” (https://tr.sputniknews.com, 17 Eylül 2018)

Bütün gözler ‘ekonomik tedbirlerin alınması’na kilitlenmiş görünüyor, ama tek başına bu tedbirlerin yeterli olmayacağı bilinmeli. Peki ne olmalı? Gürses’e göre “Hukukun üstünlüğüne ve demokratik değerlere dönüş olmalı.” Bu çok mu zor? Aslında hiç zor değil, ama nedense Türkiye’yi idare edenler hadiselere bu pencereden bakmak istemiyor. 

Onlar zannediyor bu kriz sadece konuşmalarla; hak, hukuk ve adalet dışındaki ‘yan tedbirler’le bu kriz aşılır. 

Hak, hukuk ve adalet yolunda ilerleme olmadan ekonomik sıkıntıları aşmak mümkün değil. Bu meseleler daha önce de test ve tecrübe edildi. Ne kadar hak, ne kadar hukuk, ne kadar adalet; o kadar zenginlik.

Türkiye tam hızla hukuk yoluna girene kadar hak, hukuk ve adalet ihtiyacını hatırlatmaya devam edelim...

Okunma Sayısı: 3108
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı