"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ne öğretmen, ne öğrenci...

Faruk ÇAKIR
25 Kasım 2014, Salı
Müsaadenizle, son sözü en başta ifade edelim: Mevcut ‘Kemalist eğitim sistemi’ ile ne öğrenci, ne öğretmen ve ne de veliler huzurlu, mutlu ve umutlu olamaz; eğitimdeki sıkıntılar bitmez...

24 Kasım, “Öğretmenler Günü” olarak kutlanıyor. “Gün kutlaması nasıl başlamış, niçin başlamış, bir faydası var mı” gibi tartışmaları bir yana bırakalım ve eğitim sistemindeki temel meseleyi konuşalım: Mevcut anlayışla, mevcut müfredatla velilerin ve tabii ki Türkiye’nin memnun olacağı bir tablo ortaya çıkmaz.
Bir eğitim sendikası 24 Kasım vesilesiyle öğretmenlerin ‘gelir’i üzerinde bir araştırma yapmış ve ortaya hiç de memnun olunmayan bir tablo çıkmış. Buna göre, öğretmenlerin yüzde 70’e yakını mesleğini bırakmak istiyormuş. 

Bu araştırmanın gerçek tabloyu ne ölçüde yansıttığı tartışılabilir, ama ortada bir gerçek var: Umumi anlamda öğretmenler yaptıkları işten dolayı memnun değiller. Elbette eğitim sistemindeki gelir/maaş meselesi tek problem değil. Öğretmenler mevcut maaşlarının iki katı maaş almış olsa problemler sıfıra inmiş olur mu? Elbette hayır. Sadece ‘sıradaki’ problemleri konuşmaya başlarız. Aynı araştırmaya göre öğretmenlerin yüzde 61’i de maddi sıkıntılar sebebiyle psikolojik problemler yaşadığını söylemiş. 

Öğretmenlik en zor ve bir o kadar da önemli meslekler arasındadır. Neticede ‘insan’ yetiştiren bir meslek söz konusu. Bu noktada öğretmenlerin de eğitilmesi, günün ihtiyaçlarına göre yeni bilgilerle donatılması ihtiyacı ortaya çıkıyor. 20 ya da 30 yıl önceki bilgilerle sistemin devam etmesi mümkün olur mu?

Bu problemi çözmek için iki artı iki kolaylığında bir formül yok. En başta bu meselenin çözüm bekleyen büyük meseleler arasında olduğunu kabul edelim. Bu kabulden sonra öğrenci, öğretmen, veli ve idareciler birlikte konuşarak meseleye çözüm bulabilir. Öğrenci, veli, öğretmen ve idarecilerin görüşleri alınmadan ortaya konulacak tekliflerle bu mesele halledilemez. 

Muhtemelen, “Eğitimin asıl problemi ‘Kemalist’ anlayıştır” tesbitinin dile getirilmiş olmasından rahatsızlık duyanlar vardır. Rahatsızlık duyulsa da ne yazık ki gerçek budur. Geçen gün karşılaştığım bir veli, ilkokul ikinci sınıfta okuyan çocuğuna verilen bir ödevden dolayı çok kızgındı. Anıtkabir projesinin kim tarafından yapıldığı, nasıl bir proje olduğu gibi sorular varmış. Yurt dışında üniversite okuyan bu veli, çocuğunun böyle bir soru ile muhatap olmasına anlam verememiş. Başka velilerle konuşunca onların tepki göstermemesi üzerine, “Gariplik bende mi?” diye soruyordu. Özetle ifade etmeye çalıştık ki, “O veliler, 80 yıldır Kemalist anlayışla ütüleniyorlar, bu tavır bir neticedir...’Sonra sanal alemdeki bir notta gördük ki bu soru başka velilerin de önüne gitmiş. “Anıtkabir projesini kim yapmıştır?” sorusuna (babanın ifadesine göre) bir ilkokul öğrencisi “Tamirciler...” şeklinde cevap vermiş.

Başka bir habere göre ‘uzmanlar’ “başarılı öğretmenlerin 25 farkı”nı sıralamış... ‘25 fark’ın bazıları şöyle: *Belli hedeflere sahip olur, *Yaptıkları takdir edilmese de vazgeçmez, *Öğrencilerini dinlemeyi ve cevaplamayı bilir, *Öğrencilerine inanır, *Tavsiye almaktan çekinmez, *Ailelerle iletişim kurar, * İşinden keyif alır, *Öğrencilerine psikolojik destek verir, *Öğrenmekten asla vazgeçmez, *Kendi branşında uzmandır. (Hürriyet, 24 Kasım 2014)
Hakkını verenler açısından çok zor ve yıpratıcı olan bu mesleği yapan bütün öğretmenlerimize Allah kolaylık versin. Eğitim sisteminde temel anlayış ve müfredat müsbet yönde değişmedikten sonra sıkıntıları aşamayız, bunu da bilelim...

Okunma Sayısı: 1389
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı