Yeni Zelanda’da iki camiye düzenlenen terör saldırısının ardından sözleri, davranışları ve çıkardığı kanunlarla dikkat çeken Başbakan Jacinda Ardern’e Yusuf İslam’dan övgü gelmişti. Yusuf İslam, silâh kontrolü yasalarının çıkarılmasında hızlı hareket edilmesini takdirle karşıladığını söyleyip “(Başbakan) Nelerin yapılabileceğini gösterdi. O benim kahramanım” demişti. (sputniknews.com, 30 Mart 2019)

Yeni Zelanda’daki cami katliâmı sonrası ortaya koyduğu tavır sebebiyle İslâm dünyasının da takdirini kazanan Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern, hükümetinin iki yıllık icraatını yaklaşık 3 dakikada anlatmaya çalışmış. 

Başbakan Jacinda Ardern’in dikkat çeken konuşması şöyle: “Herkese merhaba. Bugün hükümetimizin 2. yıl dönümü. Ekibim iki senede yaptıklarımızı iki dakikada anlatmak için bana meydan okudu. İşte başardıklarımızdan öne çıkan bazı başlıklar. Hepsi değil, ama en azından yetiştirebildiğim kadarı: 92 bin kişiye iş bulduk. 2 bin 200’den fazla kamu binası inşa ettik. 

“140 milyon ağaç diktik. Radyasyona bağlı kanserler için tıbbî araştırmalar başlattık ve bir kanser merkezi oluşturduk. Yarım milyondan fazla insana daha ucuz sağlık hizmeti sağladık. Akıl sağlığı konusunu ciddiye alıyoruz. Akıl sağlığı danışmanlarımız, pratisyen ve doktorlarımız ülkenin her yerinde hizmet veriyor. Asgarî ücreti saatlik 17.70 dolara (1 Yeni Zelanda Doları 3.6 TL) çektik. 

“2 binden fazla doktor ve hemşire alımı yaptık. 100 bin öğrenci için okullarda daha fazla sınıf inşa ettik.

İşsizliği son 11 yılın en düşük seviyesine getirdik. Son 10 yılda maaşlara en yüksek zamları yaptık. 1 milyon Yeni Zelandalıya ‘kış enerji ödemeleri’ ile faturalarını ödemelerinde yardımcı olduk. Aile yardım paketleri ile 384 bin ailenin gelir seviyesini yükselttik. 

“Okullara desteği arttırdık. Artık veliler okullara bağış yapmak ve ikinci öğretim ücreti ödemek zorunda değiller. Aile içi şiddete karşı büyük yatırımlar yapıyoruz. Bin 607 polis alımı yaptık. Otobanları daha güvenli hale getirdik. Tek kullanımlık poşetleri yasakladık. Nehirlerimizi ve göllerimizi temizlemeye başladık. Su kanallarımızı ağaçlar ve sitlerle korumaya aldık. Gençlerimizi eğitim ve stajlarında destekliyoruz. Okullarda bedava öğle yemeği veriyoruz. Madde bağımlıları için tedavi, yatak ve servislerimize çok daha fazla yatırım yaptık. Öğretmenlere, hemşirelere ve polislere daha yüksek ödemeler yapıyoruz. Ev kiraları için standartlar belirledik. Ücretli doğum izni haklarını genişlettik. Bilimsel araştırmaları ve vergi teşvikini arttırdık. Evsizlere ev sahibi olmalarında öncelik tanıyoruz.

“Yarı otomatik silâhları yasakladık. Sıfır karbon yasasını hayata geçirdik. Eski hastanelerimizi yeniledik. Toplu taşımaya yatırımlar yaptık. Çocuk yoksulluğu konusunda harekete geçtik. 50 bin ila 70 bin çocuğu yoksulluk seviyesinden kurtardık. Okul öncesi eğitim için son 10 yılın en yüksek yatırımını yaptık.

Çocuklu arabalarda sigara içilmesini yasakladık. İntiharların önüne geçmek için bir ofis kurduk ve bu konuda yeni stratejiler geliştitik. Okullarda akıl sağlığı danışmanlık hizmetleri başlattık.

Doğum yapan ailelere çocuğun ilk senesinde 3 bin dolarlık yardımda bulunduk. Hava ambulansları için yatırım yaptık. Son 10 yılda ilk kez hapishanelerdeki nüfus azaldı. Yerli Maoriler ile ilişkimizi ve ortaklığımızı geliştirdik. Yeni Zelanda mülteci kotasını arttırdık. Christchurch’te yaşanlardan sonra (silâhlı saldırı olan şehir) terör ve şiddet içeriklerini internetten kaldırmak için en çok çaba sarf eden ülkeyiz.

Yeni Zelanda ve yerlilerin tarihinin bütün okullarda okutulduğundan emin olmak için adımlar attık. 2 dakika 56 saniye... Ama harika bir liste oldu.” (twitter.com/euronews_tr, 4 Kasım 2019)

Elbette bunların çoğunu yapan başka ülkeler de vardır. Ancak billassa öğretmenlere yüksek maaş ödeniyor olması dikkat çekici. Çünkü eğitimin teşvik edilmesi çok önemli... Herkese örnek olsun...