"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Pireye kız, yorganı yakma!

Faruk ÇAKIR
22 Aralık 2017, Cuma
Türkiye’nin Avrupa Birliği üyelik yolculuğu hakikaten çok farklı bir güzergâh ortaya koydu.

Yarım asra yaklaşan bu yolculuk, günümüz itibarıyla üyelikle neticelenmediği gibi yakın zamanda şartların düzelmesi de kolay görünmüyor.

Üyeliğin gerçekleşmemesinde Türkiye’yi idare edenlerin hataları olduğu gibi bazı AB yöneticilerinin de hataları vardır. Oysa bu üyelik iki tarafın da menfaatinedir. Türkiye’den çok sonra bu yolculuğa çıkan bazı ülkelerin AB’ye üye olabilmesi idarecilerimizi cidden düşündürmeli. Türkiye’nin AB’ye üye olmasında milletin menfaati varsa, muhtemel bazı zararları da göze almak gekekir. En çok dile getirilen nokta, AB’nin Müslümanlara kapı açmak istemediği yönündeki tesbitlerdir. Böyle bir ihtimal olsa daki Türkiye, diplomatik yolları kullanarak bu engeli aşabilir ve aşmalıdır. Başta Almanya olmak üzere pek çok AB ülkesinde ciddi sayıda Müslüman nüfusun olması Türkiye’nin elini güçlendiren bir noktadır. İnancımızla ve manevi değerlerimizle AB’ye üye olabiliriz. 

Türkiye’yi idare edenlerin bir hatası da bu meseleyi kısa dönem menfaatler için iç politika meselesi hâline getirmeleri olmuştur. “Türkiye’yi üye yapmasanız yapmayın! Biz de ‘Ankara Kriterleri’ der yolumuza devam ederiz” anlamına gelen sözler kulağa hoş gelse de milletin menfaatine olan sözler değildir. Herkes gördü ki “Ankara Kriterleri” diyerek hak, hukuk ve adalet yolunda devam etmek mümkün olmuyor. 

Yöneticilerin ortaya koydukları tavra rağmen millet, Türkiye’nin AB üyeliğine olan desteğini sürdürüyor. İktisadi Kalkınma Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Zeytinoğlu’nun açıkladığı bir anket bunu ortaya koymuş. Zeytinoğlu’nun açıkladığı araştırma neticesine göre Türkiye’de AB üyeliğine olan destek, %78,9 ile oldukça yüksek bir seviyede. Buna rağmen, Türkiye’nin yakın gelecekte AB üyesi olabileceğine olan inanç daha düşük. Yüzde 31,2 Türkiye’nin AB üyesi olacağına inanırken, %68,8 üyeliğin yakın bir gelecekte gerçekleşeceğine inanmıyor.

Zeytinoğlu, anket sonuçlarını açıklarken şöyle demiş: “Anket sonuçları Türk halkının hâlâ büyük ölçüde AB üyeliğini desteklediğini ortaya koydu. Türk halkı, refah ve istikrar beklentisi ile AB üyeliğini desteklemeye devam ediyor. Ancak destek oranı geçen seneye göre % 3 artarak, %78,9’u bulurken, aynı kişilere Türkiye’nin yakın bir gelecekte AB üyesi olacağına inanıp inanmadıkları sorulduğunda, olumlu beklenti oranı % 31’e düşüyor. Yani AB hedefine yönelik bir inanç ve güven bunalımı söz konusu. Tüm taraflara düşen, AB üyeliğini destekleyen 80 milyonluk bir ülke için AB rüyasını yeniden canlandırmak ve geçekleştirmek olmalı.” (www.ikv.org.tr, 12 Aralık 2017)

İKV Başkanı Zeytinoğlu’nun dikkat çektiği bir nokta daha var. O da şu: “Türkiye’yi AB’ye yakınlaştırmanın temel mekanizması olması gereken katılım müzakereleri süreci işlemiyor.”

Bu şu demek: Hedefe ulaşmak istiyoruz ama aracımızın yakıtı yok. O hâlde ilk iş olarak aracımıza yakıt temin edelim ve bu anlama gelecek şekilde AB katılım müzakereleri sürecini başlatalım. Bunu yapmadıktan sonra atılacak adımların Türkiye’nin menfaatine olması mümkün olmaz.

Pirelere, zararlılara kızıp yorgan yakan durumuna düşersek zarar eden biz oluruz. Bunun yerine yorganımıza musallat olan pireleri, zararlılara, “İkinci Avrupa”nın temsilcilerini uzak tutalım ve yorganımıza da sahip çıkalım. Başka çaremiz var mı?

Okunma Sayısı: 2215
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı