"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yapabilsek, edebilsek

Faruk ÇAKIR
06 Kasım 2016, Pazar
Ekonomi noktasında belimizi tam olarak doğrultamadığımız için enerji harcamaları devamlı gündeme geliyor.

Türkiye’yi yönetenler haklı olarak “Dışarıdan petrol ithal etmek mecburiyetinde olmasak şu ekonomiyi ne güzel idare ederdik” anlamına gelecek tesbitlerde bulunuyorlar.

Tabloya ve rakamlara bakıldığında bu serzenişe hak vermek mümkün. Çünkü ülkemiz yılda 62 milyar dolarlık enerji ithalatı yapıyor. Bir an için bu paranın Türkiye’de kaldığını düşünelim. İsraf etmemek şartıyla neler yapılacağını hesaplamak lâzım.

Enerji ihtiyacı ve bunun ağırlık olarak ithalatla karşılanması Gaziantep’te düzenlenen bir toplantıda da gündeme gelmiş. Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) tarafından düzenlenen “Uluslararası Enerji ve Mühendislik” konferansında konuşan Rektör Prof. Dr. Ali Gür, şöyle demiş: “Türkiye güçlü bir ülke. Türkiye’nin 60 milyar dolarlık bir cari açığı var. Peki, bizim dışarıdan enerji ithalatında harcadığımız para ne kadar? Ortalama 62 milyar dolar civarında. Yani biz enerjimizi kendi içimizde üretebilirsek, yenilenebilir alternatif enerji kuruluşlarıyla yeni alternatifler oluşturabilirsek dışarıya bağımlılıktan da kurtulmuş olacağız. Güneş, rüzgâr enerjisi, hidroelektrik santralleri coğrafyamızın bize hediyesidir. 4 mevsimi bir anda yaşayabilen nadir ülkelerden bir tanesiyiz. (...) 2023’de geri dönüşümlü enerjiyi elde etmeyi hedefleyen bir Türkiye var. Doğalgaz bizim vazgeçilmezimiz. Yeni alternatif depolamalarla bu doğalgaz sektöründe de depolamalar ilerideki enerji açığımızı da ortadan kaldıracaktır.” (AA, 13 Ekim 2016)

Kâğıt üstünde hesap yapmak kolay, ama gerçekleştirmek öyle mi? Türkiye petrolü dışarıdan ithal ediyor, ama asıl mesele sahip olduğumuz kaynakları tam olarak kullanabiliyor muyuz? Doğrudur petrolümüz yok. Peki, rüzgârımız ve güneşimiz olduğu halde bunun kıymetini bildik mi? Almanya gibi bizden çok daha az güneş yüzü gören ülkeler bizden çok daha fazla güneş enerjisi elde edebiliyorsa bu çelişkiyi birilerinin izah etmesi lâzım. Demek ki mesele sadece petrol kaynaklarına sahip olmama meselesi değil. Bakın, güneşimiz ve rüzgârımız var, ama bunlardan elde ettiğimiz enerji çok sınırlı. Bu bir bakıma şu demek: Türkiye petrol bakımından zengin olmuş olsa bunun da kıymetini bilmeyecekti!

Delile dayanmasa da eskiden beri şöyle bir kanaate sahibiz: Gelişmekte olan ülke çemberini kıramayışımız sadece petrol zengini olup olmamayla ilgili değil. Aklı, sahip olunan imkânları kullanıp kullanmama meselesi var. Petrol zengini olsaydık o imkânları israf etmeyeceğimizin garantisi var mı? Mevcut haldeki anlayış israfa ve eldeki imkânları iyi şekilde değerlendiremediğimizi gösteriyor. Petrolümüz yoksa güneş ve rüzgâr zenginiyiz. Niçin Almanya gibi daha az güneş gören ülkeler kadar olsun güneşten istifade etmedik, etmiyoruz?

Netice olarak petrol zengini olmamamız tembelliğimize bahane olmamalı. Ne zaman ki güneş santralleri kurar ve onlardan gereği gibi istifade ederiz, o zaman petrol zengini olmadığımızı gündeme getirmeye hak kazanırız.

Temennimiz, sahip olduğumuz güneş ve rüzgâr hazinelerinin farkına varmak ve bir an önce israf denizinden çıkmaktır. İsrafı terk edebilsek asıl zenginliğe kavuşmuş olacağız. Hem devlet hem de millet olarak başka çaremiz de yok.

Okunma Sayısı: 2893
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı