"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gözümün önünde uçuşan beyaz kelebekler!

Fatma Nur DOĞAN
15 Ocak 2017, Pazar
Bana ne anlatmak istiyorsunuz bu kadar serenomi ve ahenk neden? Siz kimin orkestrasında çalışıyorsunuz? Hangi gösteriyi yapıyorsuz?

Evet bana bir şeyler anlatıyorsunuz ve ne yalan söyleyeyim gözüme, kulağıma, gönlüme ne de hoş geliyorsunuz. Sanki beni çok seven ve sevindirmek isteyen birinden gelen mektuplar gibisiniz. Öyle ki pencereme çarpıyor, balkonuma birikiyor  dünya olan misafirhaneye teşrif ediyorsunuz. Peki bu kadar kesretiniz nasıl bir vahdetten geliyor? Bu yaptıklarınız nasıl bir amaç güdüyor ki birbirinize ve size bakanlara bu derece gülümsüyorsunuz? Ne kadar da beyaz ve temizsiniz sanki yeni bir hayatın habercilerisiniz. Bakıyorum da beyaz bir yorgan gibi herşeyin üzerini örtmüşsünüz. Sahi neden top gülleleri gibi üzerimize düşmüyorsunuz? Bizi bu kadar mı çok seviyor ve düşünüyorsunuz? Zarar vermemek için hikmet içinde hareket ediyorsunuz. Ama size akıllı desem değilsiniz. Camit hissiz olup nasıl bu kadar şuurî hareket edebilirsiniz ki? Yok yok sizin perde arkanızda bir hikmet eli işliyor. Zira gelişiniz bir çok maslahatı tazammun ediyor. Ancak benim ihtiyacımı bilen Hakim-i Rahim tarafından gönderiliyorsunuz. Bana Rabbimden gelen beyaz mektuplarsınız. Sizi okumamı istiyorsunuz. Rabbimin beni ne kadar sevdiğini anlatıyorsunuz. Tefekkür etmem için fırsat şekerlerisiniz. Mutlak güzelliğin sahibinden güzellik getirmiş, güzelliğe müştak gözlerimi kendisinden geldiğiniz  mecraya, asıl güzel olana çevirmemi istiyorsunuz...

Mektubunuzda hem ibret, hem müjde, hem güzellik var. Güzelsiniz, çünkü bana sonsuz güzel olanı, müzeyyin Zatı anlatmak istiyorsunuz. Geliyorsunuz gidiyorsunuz ve yerinize yenileri geliyor, çünkü “El Bâki” olanı anlatıyorsunuz. Kefen misali kâinatı örtüyorsunuz, çünkü gelecek olan bahar gibi ahiretten haber veriyorsunuz. Bu güzelliğin bitmesini istemediğimin sebebi olan kalbimin sonsuz güzellik sahibine ait olduğunu ifade ediyorsunuz. İbret veriyorsunuz, çünkü kefenle kabre girmeyi, bu mahlûkatın üzerini örtmekle bana hatırlatıyorsunuz. Sadece kefenimle gideceğim bu dünyadan, bana gelirken getirmediğim ve giderken de götüremeyeceklerimi hatırlatıyor ve kalbimi onlara bağlamamam için ikaz ediyorsunuz.

Ne de şirinsin küçük kar tanesi, ama beni gafletten uyandırıyorsun. Sahi nasıl güzel samimî ve bana kendini letafetle hatırlatan birinden geliyorsun. Çok teşekkürler mütebessim yüzüne ve çok şükür seninle inen her bir melekle buluşan gönlümü yaratana. Sonra seni dikkatle inceliyorum da, hiçbir tanen diğeriyle aynı değil, tek tek ve mütemadiyen öncen ve sonranla gözetlenerek eşsiz yaratılmışsın. Sende ehadiyet sikkesi var. Çok şükür kesret içinde bana birliğini unutturmayan Rabbime... Ya sizi gören gözlerim... Beyaz bir tuvalde harika resimler seyrettiriyorsunuz. Ne kadar şükretsem az... Bu gözleri veren, ancak onlar için güzel zevk alacağı levhalar hazırlayabilir. Yani sizi görmem için gönderen de görme nimetini bu gözlerime  verende beni kendine muhatap yaratan da aynı Zat ve O Zat beni hem gören, gözeten ve beni hiç unutmayan ve bana kendini hiç unutturmayan Fatır-ı Zülcelâl-cemâl... Sahi yüz binlerce malayâni mesajlara bakıpda asıl sevgiliden gelen siz mesajlara bakmayan hemcinslerime ne de  çok şaşırıyorum... O Zat ki, “şimdi bak Allah’ın rahmet eserlerine, yeryüzünü ölümünün ardından nasıl diriltiyor, bunu yapan elbette ölüleri de öylece diriltecektir” âyetini Kevni âyetleriyle de kâinat kitabından bana okutmaya devem ediyor. Elbet kış ve kar yorganının ardında, bahar ve tazeliğini gördüğüm gibi, bu fâni dünya ve kıyameti ardında da ebedî âlemi görüyorum ve bu müjde az mı ki gözardı edilsin? “Kar’ı, pek bâridane ve tatsız telâkki ederler. Halbuki o bârid, tatsız perdesi altında o kadar hararetli gayeler ve öyle şeker gibi tatlı neticeler vardır ki, tarif edilmez. (Sözler -232)

Okunma Sayısı: 2371
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı