"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Davud-el Antakî’den reçeteler - 12

Feyzullah ERGÜN
27 Ağustos 2018, Pazartesi

MAHLEP: Mahlep, bütün duyu organlarını kuvvetlendirir. Kalp çarpıntılarına, nefes darlığına ve balgamın temizlenmesine fayda sağlar. Mide ve bağırsakları arındırarak, gazların atılmasını sağlar. Karaciğer, böbrek, dalak ve idrar yolları (üriner sistem) hastalıklarına fayda sağlar. Vücutta tıkanan kanalları açar. Allerjik kaşıntıları rahatlatır. Mahlep, badem ve balla yenirse, zayıf bünyelere kuvvet verir, kilo aldırır. Mahlep ağacının çiçek ve yaprakları kaynatılıp, çay olarak içilirse; vücuda kuvvet verir, nahoş kokuları giderir. Küçük böcekleri uzaklaştırır. Bal ile karıştırılarak yenirse, bağırsak parazitlerini temizler. Ekmek yapımında kullanılırsa, sindirimi kolaylaştırarak, vücuda faydalı hale getirir. Baş dönmelerinde dinlendirici rol oynar. Karaciğerden kaynaklanan ağrılara, bacak ve sırt ağrılarına fayda sağlar.

Mahlep tanelerinin kabukları, bütün öksürüklere faydalıdır. Vücutta meydana gelen titremeler (tremor), GUT, eklemlerdeki şiş ve ağrılarda çayı içilerek veya merhem haline getirilerek fayda sağlanabilir. Banyo yapılırken, vücuda sürülüp bekletildikten sonra, yıkanılırsa; nezle ve gripten kaynaklanan ağrılara, karaciğer ve sırt ağrılarına fayda sağlar. Mahlep hakkında İbn-i Sina, El Kanun adlı kitabında, özellikle sırt ağrılarına olmak üzere bütün ağrılara ve bal ile karıştırılıp yenirse, böbrek sıkıntılarına devadır. Sırt ve yan ağrılarında, kansızlık şikâyetlerinde; 10 gram mahlep, 100 gram nebat şekeri, 12 adet tatlı iç badem karıştırılarak toz haline getirilir. Günde 2 defa, yemekten sonra birer tatlı kaşığı alınarak, buna 12 gün süreyle devam edilir. Nebat şekeri karıştırılmadan, aynı ölçülerle hazırlanıp, 21 gün düzenli alınırsa, DİYABET hastalığına faydalı olur.

KAYSI: Kıymetli ve çok faydaları olan bir gıdadır. Şeyh-ül-Reis İbn-i Sina, el Kanun’da mahlebin faydalarını ve bazı özelliklerini, şu şekilde anlatmaktadır. Susuzluk hissini dindirir. Kaysı, anason ve damla sakızı ile birlikte yenirse, vücut direncini güçlendirerek, küf ve mantar hastalıklarından korur. Kaysı çekirdeği yağı, hemoroit hastalığına faydalıdır. Kuru kaysının suda bekletilmesiyle elde edilen sıvı, ateşli hastalıklarda, vücuda destek sağlar. Kaysı hakkında İbn-i Baytar ise şöyle demektedir. Şeftali cinsine benzemekle beraber, şeftaliden daha yararlıdır. Safra salgılanmasını kolaylaştırır. Midedeki sindirim faaliyetine destek sağlar. Genellikle kaysı, ferahlatan bir gıda, bağırsak fonksiyonlarını rahatlatan ve yumuşatan bir gıdadır. Sindirim şikâyeti olanların, kaysı yemeleri şikâyetlerini arttırarak, sıkıntı verir. Kaysı, kan hastalıklarına faydalıdır. Sinir sistemi fonksiyonlarını güçlendirir. İştah açıcı olup, vücudun bağışıklık sistemini güçlendirir. Vücut ve beyin yorgunluklarına destek verir. Sinirleri sakinleştirir. Gelişme çağındaki çocuklara destek veren bir gıdadır. Taze olarak yenilebildiği gibi, suyu sıkılarak veya çeşitli reçellerle tüketilebilir. Ezilerek, yüze maske olarak sürüldüğünde, cildi besler. Kansızlık (anemi) hastaları ve diyet uygulayanlara faydalı bir destek verir. Ağır ve yorucu işlerde çalışanlarla, hamilelere güçlü destek sağlar. Sindirim sistemini yormamak için, tüketilmesinde aşırıya gidilmemelidir. Acı kaysı çekirdekleri, tehlikeli ve zehirli maddeler ihtiva ettiğinden, tüketilmesi sakıncalıdır. Tatlı kaysı çekirdekleri, dikkatli ve ölçülü tüketildiğinde, kanserden korunmada, vücuda destek verir.

DAMLA SAKIZI: Arap ülkelerinde, Rum sakızı olarak bilinmektedir. Bilinen adı olan mastika, Yunanca aslından alınmıştır. Türkler ve Yunanlılar, ağız rayihasını güzelleştirmek için, yaygın olarak, çiğneyerek kullanılmaktadır. Ayrıca, çiğnemekle bağırsak sancılarına fayda verir. Dişlerin korunmasına faydalıdır ve beyaz kalmasını sağlar. İçinde bulunan acı tadı veren madde, tükürük salgısını arttırır. Midedeki sindirimi de rahatlatır. Romatizmal ağrılara, GUT ve sinir ağrılarına fayda sağlar. Göğsü yumuşatır. Kemikleri güçlendirir. Damla sakızı kaynatılarak, çay gibi içildiğinde; mide ülserine ve idrar yolları hastalıklarına fayda sağlar. Diş çıkaran bebeklerin ishali durumunda faydalıdır. Toz halinde diş etlerine sürülürse, diş eti hastalıklarına ve ağrılarına fayda sağlar.

MUZ: İbn-i Sina, el-Kanun kitabında, besleyici bir gıda ve yumuşatıcı özellikte olduğunu bildirir. Fazla miktarda tüketilmesi durumunda, vücutta tıkanıklıklara sebep olur. Safra ve balgamı da arttırır. Boğaz ve göğüs ağrılarına fayda verir. Mideye ağır gelebilir. Böbrek fonksiyonlarına destek vererek, idrar söktürücü olarak etki eder. Çocuklara, süt ile birlikte verilirse, gelişmelerine destek verir. Hastaların yorgunluk hallerine ve kansızlık şikâyetlerine, genel vücut zayıflığına, hamilelere, süt emziren annelere, gelişme çağındaki çocuklara ve yaşlılara güçlü enerji desteği verir. Kurutularak, toz haline getirildiğinde, ekmek yapımında kullanıldığında, idrar yollarını temizler.

SAĞLICAKLA KALIN.

Okunma Sayısı: 2581
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı