"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Enerji azalması: Yorgunluk - 2

Feyzullah ERGÜN
24 Aralık 2018, Pazartesi
Vücudumuzun fizyolojik faaliyetlerinde ve hayatın devamını gerektiren çalışma dünyasının yoğunlukları sonucunda, organizmanın bir tepki ve ikaz sinyali olarak, fizyolojik ve psikolojik yönleriyle hissedilen yorgunluk; üzerinde durulması ve giderilmesi gereken, önemli bir erken uyarı ve savunma sistemidir.

Yorgunluğun sebebi bir organ veya sistem hastalığından kaynaklanmıyorsa, vücudumuz kaslarda ve diğer organlarda, kimyevî tepkiler sonucu açığa çıkan maddelerin, İlâhî biyolojik saatin düzenlemesiyle giderilmesi, konfor ve istirahatinin otokontrol sistemiyle sağlandığı bilinmektedir. Hastalıklardan kaynaklanan yorgunlukların meydana gelişi ve kontrol edilerek giderilmesi, tıp ilminin ilgili branşları alanına girdiğinden, o tip yorgunluğu hissedenlerin, aldıkları erken uyarı sinyalleriyle, medikal tedavi alanına gecikmeden başvurmaları, gerekli ve isabetli olacaktır. 

Bizim konusunu açacağımız yorgunluk ise, günlük çalışmalar sonucunda az veya çok yoğunlukta hissedilen yorgunluğun azaltılarak, kolayca rahatlatılması yolları olacaktır.

Vücut makinesinin verimli, dayanıklı ve güçlü enerji üretebilmesi için, gerekli bakım ve kaliteli besinlerle, vücudun enerji yakıtları hazırlanmalıdır. Kullanılan yakıt yetersiz ve kalitesiz ise, hiçbir mekanik faaliyet randımanlı ve devamlı olamaz. 

Onun için yeterli ve dengeli beslenme ile, yeterli su ihtiyacının düzenli karşılanması gereklidir. Vücudun dengede ve dayanıklı olabilmesi amacıyla “Bol miktarda antioksidan ihtiva eden taze, koyu renkli sebze ve meyve tüketilmelidir. Liften zengin gıdalar tercih edilerek, bağırsak florası ve çalışması desteklenmelidir. Doymuş (katı) yağların tüketiminden kaçınmalıdır. Günde 1-2 çiğ sarımsak tüketilmelidir. Kafeinli içeceklerin (çay, kahve gibi) tüketimi azaltılmalıdır. Stresin azaltılması yararlıdır. Egzersiz ve kısa yürüyüşler, yorgunluk yakınmalarını azaltmada yararlı olabilmektedir. Yeterli ve zamanında uykuya dikkat edilmelidir. Yorgunluğun daha fazla hissedildiği durumlarda B, C ve E vitaminleri enerji üretimi için, gerekli olmaktadır. B12 vitamini eksikliğinde, halsizlik ve yorgunluk yakınmaları görülebilmektedir. Magnezyum, enerji sağlar ve duyusal tepkileri güçlendirebilir. Koenzim Q10, hücrelerin enerji üretimini arttırabilmek için önerilir. Balık yağı da, beyin fonksiyonlarını destekler. Bitki muhtevalı takviyeler ise, zihnî performansı ve konsantrasyonu arttırmak için, Gülotu ekstraktı ihtiva eden kapsüller, yorgunluk yakınmalarında Siberian Ginseng (Sibirya ginsengi) ekstrakt kapsülleri fayda sağlar. Ayrıca 15 gram Alıç çiçeği, 15 gram Biberiye yaprağı, 15 gram Civanperçemi karışımından elde edilen, enerji verici çay, kalbi güçlendirir, tükenmişlik hissini yok eder.”3 Siyah kuru üzüm, Keten tohumu (öğütülmüş taneleri veya çayı), Papatya çayı gibi nebatî desteklerin, yorgunluk azaltıcı etkileri bilinmektedir.

Yorgunluğu netice veren, insanın iş hayatındaki çeşitli faaliyetlerinde ve sosyal hayatın diğer faaliyetlerinde, mükemmeliyetçilikle alâkalı yararsız düşünceler zinciridir. Bu düşünceler, kendimizi daha yorgun hissetmemize sebep olur. Bu yararsız ve yıpratıcı düşüncelerden, zihnimizi temizlediğimizde, vücudumuzun enerji depoları gereksiz şekilde boşalmayacak ve yorgunluk problemimiz, en düşük seviyede zihnimizde yer bulacaktır. Yorgunluğu arttıran en önemli sebeplerden birisi de, uzun süre yaşanan yoğun stres baskısıdır. “Her tür stres, ne kadar çabalarsanız çabalayın, istikrarlı bir şekilde ilerlemenizi zorlaştırabilir. Stres, yorgunluk seviyenizi yükseltebilir ve ayrıca yatarken veya dinlenmeniz veya gevşemeniz gerektiği zamanlarda “ŞALTERİ İNDİRMENİZİ” daha zorlaştırır. Stres sonucunda yaşanacak endişe hali, çeşitli fizikî semptomlara (baş ağrısı, boyun ve omuzlarda gerginlik, kalp çarpıntısı ve yararsız düşüncelere) yol açabilir. Onun için, gevşemeye zaman ayırmayı da unutmayın.”4 Günlük hayatta yanlış bilgilerden kaynaklanıp, yorgunluklara yol açan, dinlendirmeyen, yorucu ve zararlı uygulamalar, etkili olmaktadır. Yorgunluk hissini azaltmak için, yaygın olarak kullanılan, kafein kaynağı kahve çeşitleri başta gelmektedir. 

Kahve “yorgunluğu belirli bir süre erteleyebilirse de, ardından daha ağır ve daha uzun süreli yorgunluğa sebep olur. Yorgunluğu gidermek için, gereksiz ilâç kullanımından kaçınılmalı, ilâçların çoğunun yan etkileri arasında yorgunluk olduğu unutulmamalıdır. Vitamin ve nebatî desteklerden yararlanılabilir.  

Unutulmaması gereken bir gerçektir ki, tıptaki eski alışkanlıklar zor ölür ve her hastalık için bir önyargı yumağına dönüşen alışkanlıklar, hepsinden daha zor sona erer. Yorgunlukla baş edebilmek için uyulması gereken bazı uygulamalardan başlıcaları ise, işinizi eve taşımamaya, dinlenme sürelerinize iş bırakmamaya çalışın. İyimser olun, olaylara olumlu bakın, yardımcı ve yapıcı olun. İyimser bir hayat bakışını enerji verici, yorgunluk giderici sihirli bir tablet gibi kullanın. Özellikle televizyonun amaçsızca ve saatlerce izlenmesi, sanıldığının aksine dinlendirici değil, yorucudur. Uyku öncesi ılık bir duş, bir fincan papatya çayı, SEVDİĞİNİZ BİR KİTAP ve dinlendirici bir müzik yararlı olacaktır. Uyumadan en az dört saat öncesinden itibaren yemek yememelisiniz.” 5

Yorgunluğu azaltan, rahatlatıcı bitki çaylarından yapımı kolay olanlardan birkaç tarif vererek bitirelim: 

“1) Rendelenmiş limon kabukları, kurutulmuş papatya ile birlikte 15 dakika süreyle kaynatılır. Süzüldükten sonra çay gibi içilir. 

2) Lavanta çiçekleri, oğulotuyla birlikte 15 dakika süreyle kaynar suda bekletilerek, demleme sağlanır. Çay gibi içilir. 

3) Kuşburnu tomurcukları bıçakla çizildikten sonra, içi su dolu bir kap içinde gün boyu dinlendirilir. Dinlendirilen tomurcuklar 15 dakika süreyle kaynar suda bekletilerek demlenir. Süzülerek elde edilen sıvıya, tarçın ilâve edilerek çay gibi içilir.” 6 

SAĞLICAKLA KALIN

Dipnotlar:

3) Tam Şifa, s. 934.

4) Kronik Yorgunluk, s. 174.

5) Prof. Dr. Osman MÜFTÜOĞLU, Yaşasın Hayat, s. 216, Doğan Kitap 2003.

6) A. Siraç FAKİRULLAHOĞLU, Şifalı Bitkiler ve Emraz, s. 542, Merve Yayınları 1996.

Okunma Sayısı: 4971
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı