"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Maydanoz

Feyzullah ERGÜN
12 Eylül 2016, Pazartesi
“Maydanozda ne sır ve marifet var ki, uzun uzun yazmaya ihtiyaç duyulmuş olsun?” dediğinizi duyar gibi oluyorum.

Sabır gösterip, okuduktan sonra, maydanozun sadece yemeklere yeşillik ve süs olmayıp, sağlık ve güzellik iksiri olduğunu gördükten sonra, bu ilâhî nimetin bol miktarda ihsan edilerek, yardımımıza gönderilmesinin hikmetlerini tefekkür ederek değerlendirmiş olacağız. Dünyanın her yerindeki ılıman iklimlerde ekimi yapılan, 30 cm. boyunda, parçalı yapraklı bir bahçe bitkisidir.

Şâfî isminin tecellisiyle, insanı hayrette bırakan maydanoz nimetinin bazı önemli özellikleriyle, beslenme ve sağlık yönlerinden değerlerini araştırdığımızda, vücut sağlığımıza verdiği destekleri şöyle sıralayabiliriz. Maydanozda sağlık için birbirinden değerli 24 kadar kimyasal bileşik, vitamin ve mineral bulunmaktadır. Portakalın üç katı çok zengin bir C vitamini, iyot, ıspanaktan daha çok demir ve birçok mineralin kaynağıdır. “İhtiva ettiği birçok uçucu yağların ve fotokimyasalların, özellikle MYRİSTİCİN’in kanser önleyici özelliği bulunmaktadır. Hücre koruyucu seviyelerini arttırırken, kan şekerini düşürdüğü gözlemlenmiştir. Maydanoz ruhunun aynı zamanda şeker hastalığı tedavisine oranla, şeker hastalığına yol açan karaciğer toksinine karşı koruyucu etkilere sahip olduğu bulunmuştur.”1 Kansızlık (anemi) durumlarını düzeltir. “Karaciğer şişkinliğini indirir, sağlıklı çalışmasına, karaciğer yağlarının azaltılmasına etkili olur. Bu sebeple Hepatit B ve C’ye karşı çok etkilidir. Safra akışını kolaylaştırır. Kan şekerini normal seviyede tutar. Vücutta biriken zehirli maddeleri boşaltır. Cilt güzelliği üzerine olumlu tesir eder. Yüksek tansiyonu düşürür, görme gücünü arttırır, beyin yorgunluğunda faydalıdır.”2

Maydanoz çok iyi bir diüretiktir (idrar söktürücü). Bu özelliğiyle idrar yollarındaki iltihap, kum ve uygun cesametteki taşları temizler. Mide ve bağırsaklarda gaz birikmesini önler. Romatizma ve gut’ta faydalı olup, hücre aralarında biriken suları, tuz ve üre asitlerini atarak, meydana gelen ödemleri çözer. “Maydanoz karaciğer metabolizmasında (GST) enzimlerinin üretimini aşırı derecede arttırıcı özelliğe sahiptir. GST enzimlerinin en büyük özelliği gerek besinler yoluyla, gerek solunum yoluyla aldığımız sentetik kimyasal kanserojen maddeleri ve gerekse de vücudumuzda oluşan zararlı kimyasal maddeleri zararsız hale dönüştürürler. Maydanoz kürü karaciğeri arındırarak, daha sağlıklı çalışmasını sağlar. Sağlıksız çalışan bir karaciğer, zamanla bütün organlarımızı olumsuz etkilediği gibi aynı zamanda da cildimizin canlılığını, tazeliğini ve güzelliğini de etkiler. Maydanoz kürü hem bir gençleşme iksiri hem de bütün organları ve vücudu yabancı kimyasal maddelerden arındırma kürüdür. Bu kür sayesinde kendinizi daha dinç, daha genç ve daha sağlıklı hissedeceksiniz. Merkezi sinir sisteminde depresyona sebep olan, noradrenalin azalmasına engel olabilmektedir.3 Yaprakları çiğnendiğinde ağızdaki soğan, sarımsak ve başka kokuları giderir. Çiğ olarak bol tüketildiğinde, nezle ve grip enfeksiyonlarının kolayca iyileşmesini sağlar. Eklemlerdeki kireçlenme riskini azaltır. Çocukların kemik gelişiminde önemli destek sağlar.

Maydanozun sağlık ve hastalık durumlarında, kullanma şekillerine gelince, taze yaprakları çiğ olarak salata şeklinde tüketilebileceği gibi, çay olarak da demlenebilir. Ayrıca kalın sapları atılmayarak, katı meyve sıkacağında suyu çıkarılabilir. Maydanoz tohumları da ayrıca kaynatılıp veya toz haline getirilerek kullanılabilir. Çeşitli kullanım şekillerinden bazılarını sıralayacak olursak; bir bardak kaynar suya 10 sap maydanoz konur, 10 dakika bekletilir. Günde 2-3 bardak içilebilir. Kahvaltı ve yemeklerde temiz bir demet maydanoz doğranır, üzerine limon veya ev sirkesi ile sızma zeytinyağı sos yapılarak ilâve edilir. Yerine ve mevsimine göre domates, salatalık, pul biber ve sarımsak da eklenebilir. İdrar yollarını kum ve iltihaptan temizleyip, bağırsak faaliyetlerini düzenlemek için, bir demet maydanozun suyu çıkarılır, az limonla karıştırılıp, günde bir defa içilir. Yüzündeki sivilcelerden sıkıntı çekenlerle, yüz bakımında problem yaşayanların günde bir defa, bir demet maydanoz doğranıp, yarım litre suda 5 dakika kaynattıktan sonra, 20 dakika bekletilip süzülür, lapa haline gelen maydanozlar yüze sürülüp, 20 dakika beklenir. Sonra ılık su ile yüz yıkanır. Süzülmüş olan o sudan bir bardak içilirse daha şifalı olur. Yalnız hamile hanımların ve KUMARİN türü antikoagulan (kan sulandırıcı) ilâç kullananların fazla maydanoz tüketmemeleri gerekir, yeni jenerasyon kan sulandırıcı kullananların tedavi eden hekimlerine danışmaları en doğrusu olacaktır. Antioksidan etkisi, vücutta biriken metabolizma atıklarını ve toksik maddeleri zararsız hale getirip, dışarı atar. Organları gençleştirip dinçleştiren bir kürü, kolay uygulanması ve sağlayacağı desteğin uygulayanlar tarafından yaşandığından, sağlıklı hayat dileyenlerin istifadesine takdim ediyoruz. “Saplı olarak 15-16 tane taze maydanozu havanda iyice eziniz ve üzerine yarım limon sıkınız. İyice karıştırdıktan sonra, sabah kahvaltısından yarım saat önce aç karna tüketiniz ve üzerine bir bardak su içiniz. En erken yarım saat sonra kahvaltıya başlanabilir. On beş gün ara vermeden her gün sabah bu kürü uygulayınız ve on beş gün uygulamadan sonra bir hafta ara veriniz. Bir hafta aradan sonra tekrar on beş gün aynı şekilde uygulayınız ve kürü sonlandırınız. Beş altı ay sonra durumunuza göre bu kürü aynı şekilde tekrar edebilirsiniz.”4

Maydanoz ve benzeri nebatatın, hazine-i gayb canibinden, rahmet ve şefkatle, zayıf insanı desteklemek için gönderildiğini, mana-i harfî düşünce sistemiyle tefekkür ettiğimizde maddî, manevî alacağımız lezzet ve fayda kat kat artacağından, nurların deryasından ruh ve kalbimizi de doyurmaya çalışalım. “Herbir çiçeğin güzel ağzı ile ve muntazam sümbülün lisanıyla ve mevzun tohumların ve muntazam habbelerin kelimatıyla hikmeti gösteren o nizam, bilmüşahede, ilmi gösteren bir mizan içindedir. Ve o mizan ise, maharet-i san’atı gösteren bir nakş-ı san’at içindedir. Ve o nakş-ı san’at, lütuf ve keremi gösteren bir zinet içindedir. Ve o zinet dahi, rahmet ve ihsanı gösteren lâtif kokular içindedir…”5

SAĞLICAKLA KALIN.

Dipnotlar:

1. Dr. David GROTTO, Hayat Kurtaran 101 Yiyecek, s. 253 Martı Yayıncılık.

2. Prof. Dr. Ahmet Elmas MARANKİ, Kozmik Bilim Işığında Şifalı Bitkiler, s.177 Mozaik Yayınları 2008.

3. Prof. Dr. İbrahim Adnan SARACOĞLU, Bitkilerdeki Sağlık Mucizesi, s. 8 Kendi Yayını 2002.

4. a.g.e., s. 11.

5. Bediüzzaman Said NURSÎ, Sözler. s. 1090 Yeni Asya Neşriyat 2013.

Okunma Sayısı: 3014
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı