İttihad Gazetesi’nin 50. yılı dolayısıyla ilki 21 Ekim’de gazetemiz İstanbul Güneşli tesislerinde yapılan İttihad Buluşmaları, Anadolu’nun dört bir yanında şevk ve heyecana vesile olurken, Kocaeli de bu kervana katıldı.

Çevre il ve ilçelerin katılımıyla gerçekleşen programda konuşma yapan, bu yola gönül vermiş emektarların İttihad ile ilgili anıları katılımcılara şevk verdi. 

İttihad altın harflerle yazılmalı

İlk olarak söz alan Yeni Asya Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Yavuzyiğitoğlu, İttihad’ın, tarihe altın harflerle kazınması gereken bir naşir-i efkâr olduğuna dikkat çekerek, “Bundan 50 yıl önce, İttihad-ı İslâm’ı hayatının gayelerinden biri yapan Üstadımız Bediüzzaman Said Nursî’nin iman hakikatlerini matbuat lisanıyla neşretmek arzusunun güçlü bir sesi oldu ve 21 Şubat’ta emaneti Yeni Asya’ya tevdi ederek basın tarihindeki şanlı yerini aldı” dedi.

Biz dünyanın en güzel ailesiyiz

Yeni Asya Gazetesi Genel Yayın Müdürü Kâzım Güleçyüz ise şunları söyledi: “İttihad programımız Türkiye’nin her yerinde şevk ve heyecana vesile oldu. Fizikî şartların imkân vermediği bir-iki yer haricinde ailecek yaptık bunları. Biz bir aileyiz ve dünyanın en güzel, en samimî ailesiyiz, Yeni Asya olarak. Çocuklarımızın bu atmosferde büyümeleri son derece önemli. Bu değerlerin, bu inancın nesiller boyu devam etmesi lazım.” 

Taviz vermeden devam edecek

Hendek’ten Halil Karadayı, “Evvelâ bu İttihad tanıtma toplantılarına vesile olanlardan Allah razı olsun. 50 sene önceki hatıralarımızı önümüze koydular. İttihad Gazetesi çok mühimdir, saatlerce anlatsak bitmez. Öyle zamanlar geçirdik ki, Nurcuları sokakta görseler alıp karakola götürüyorlardı. Bu zulümlerin karşısında dimdik ayakta duran İttihad Gazetesi kimseye taviz vermeden Yeni Asya ile devam ediyor ve sonuna kadar devam edecek inşaallah” şeklinde konuştu.

Önemli olan ‘ihlâs’

İttihad kadrosu içerisinde bizzat bulunmuş, Yazı İşleri Müdürlüğü yapmış olan Mehmet Can, “O günden bugüne bu hizmeti getiren ağabeylerden Cenâb-ı Hak ebeden razı olsun. O zamanlar Fen Fakültesinde talebeydim”, Mustafa Polat Ağabey haftalık bir gazete çıkarmayı düşünüyoruz, gelir misin? dedi. Olur ağabey, dedim. Ve Mustafa Ağabeyle beraber İttihad Gazetesini kurduk. Ağabeyler yazdılar, çizdiler. Biz de Sorumlu Yazı İşleri olarak orada görev yaptık. Zaman zaman mahkemelere çağırıldık. Ve bugünlere kadar geldik, Elhamdülillah. İhlâs ile Allah rızası için bir iş yapılırsa Rabbim onu yolda koymaz. Ben bizzat bunu yaşadım ve gördüm” ifadelerini kullandı.

Oğlunun tahliyesi sevinci 

Yeni Asya’nın ilk Yazıişleri Müdürü Sabahaddin Aksakal, son süreçte iftirayla aylardır içeride tutulan oğlunun geçen hafta tahliyesinden duyduğu sevinci dâvetlilerle paylaştı ve diğer masumların da bir an önce hürriyetlerine kavuşmaları dileğini dile getirdi. Bu haber salonda coşkuyla alkışlandı. Aksakal “Yeni Asya’nın çok hizmeti var, ama 12 Eylül’e ve son süreçteki zulümlere karşı verdiği mücadele bilhassa çok önemli” dedi.

İşin temeli Risale-i Nur

Gölcük’ten Talip Çiçek, “Bu programı tertip eden Yeni Asya İzmit Temsilciliği ve emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Nurculuk Üstad ile beraber çıkan bir ekoldür. Gazete ise bunları duyurmak için vasıta ve vesile kıldığımız bir vasıta. İşin temeli zaten Risale-i Nur’du. Risale-i Nur hizmetleri vardı ama daha geniş kitlelere ilanat yapmak için elbette matbuat lisanıyla dışarıda da ihtiyaç vardı” dedi. 

Cesaretli duruşlarımız bizi bu zamana getirdi

Böyle enerjik ve heyecanlı bir cemaatin karşısında nasıl konuşacağız, diyerek söze başlayan Gölcük’ten Hamit Özdel, “Sizleri tebrik ediyorum, dâvânıza sadâkat ile sarıldığınız için. 1966 yılında manevî noktada ailesinde bizim gibi destekleyeceği, yardımcı olacak insanlar olmayınca Cenâb-ı Hakk’ı arayış içerisindeydik. İttihad Gazetesiyle Hacı Bayram’da karşılaştık. Bir tane aldık, inceledik. Ne 10 gazete, ne 20 gazete, o kadar dolu ki köşe yazıları. 1968’de Gölcük’te ağabeylerimiz bizlere yön verdiler. Cesaretli duruşumuzla o zamanlarda görevimizi yaptık. Yeni Asya’yı hep birlikte bu zamana getirdik. Davaya sadakatle sahip olup, davayı ön plana aldığınız zaman dünyevi işler çok rahat yürüyor” dedi.

İttihad’ı heyecanla beklerdik

Karamürsel’den Fehmi Peker Risale-i Nur’la ve İttihad’la tanışmasını anlatırken, “İlk sayılarından itibaren İttihad’ı ve sonra da çizgimizde hiçbir sapma olmadan Yeni Asya’yı takip ederek bugünlere geldik. Haftalık İttihad’ın her sayısını heyecanla bekler ve dağıtırdık” dedi ve bir hizmet yolculuğunda iki arkadaşının manevî şehit olduğu kazadan sağ kurtuluşunun hikâyesini paylaştı.

Zübeyir Gündüzalp’e iki ziyaret

İzmit’ten Ali Kabasakal, Risale-i Nur’la tanıştıktan sonra İttihad’ı da tanıyıp takip etmeye başladığını ve Zübeyir Gündüzalp’le iki defa görüştüğünü anlattı. Ayakkabıcı dükkânında Risale-i Nur’u talep edenlere verdiklerini anlatan Kabasakal, Gündüzalp’in cenazesine katıldığını ve İttihad’da yayınlanan cenaze fotoğraflarından birinde kendi resminin de çıktığını söyledi. (İttihad özel ekinin 46. sayfasında, alttaki fotoğrafta hocanın sağ üst tarafındaki 3. kişi.)

O zamandan bu zamana tavizsiz çizgi

Risale-i Nurlar’la nasıl tanıştığını anlatarak söze başlayan İzmit’ten Rıdvan Ercan, şunları söyledi: “O zamanlarda Üstada karşı bir merakım vardı, ama Risale-i Nur’la buluşmam Ali Kabasakal Ağabeyin dükkânında oldu. Aylar geçti İttihad Gazetesi çıkacak, dediler. İlk sayısından sonuna kadar aldık. Zaman zaman çevremize dağıttık. 50 sene sonra böyle bir toplantının olacağını nereden bilirdik ki yoksa saklardım. Gençler o günleri bilmiyor. İttihad bir gazete isminden önce bir İttihad-ı İslâm projesinin denemesiydi. Türkiye’nin her tarafına ulaştı. Yeni Asya da Risale-i Nur’un, meşveret ve şuranın adıdır aslında. Yeni Asya bir pusuladır, deniz feneri gibidir. O yüzden Yeni Asya’ya sahip çıkalım.” 

Haber: Kübra ÜNÜVAR
Fotoğraflar: Murat SAYAN