OHAL'le birlikte KHK'ları da kalkmalı

Darbe girişiminin ardından ilan edilen ve 3 aylık sürelerle uzatılan OHAL, 18 Temmuz 2018 itibarıyla bitiyor. OHAL kapsamında bugüne kadar yayımlanan 32 KHK ile 125 bin 800 kamu görevlisi meslekten ihraç edilirken çok sayıda yayın kuruluşu, vakıf ve dernek kapatıldı. Soruşturmalar kapsamında şu ana kadar 446 bin kişi hakkında işlem yapıldı. 15 Temmuz darbe girişimi sonrası ilân edilen ve 2 yıl süren Olağanüstü Hal dönemi sona eriyor. Habertürk’ten Fevzi Çakır’ın derlediği bilgilere göre, darbe girişiminin hemen ardından ilan edilen OHAL kapsamında bugüne kadar yayımlanan 32 Kanun Hükmünde Kararname ile 125 bin 800 kamu görevlisi meslekten ihraç edilirken çok sayıda yayın kuruluşu, vakıf ve dermek de kapatıldı. Darbe girişiminin ardından başlatılan soruşturmalar kapsamında şu ana kadar 446 bin kişi hakkında işlem yapıldı. Halen 100 bin 661 soruşturma, 48 bin 390 ise dava bulunuyor. ‘Gülen Hareketi’nden olduğu iddiasıyla cezaevlerinde bulunanların sayısı ise 33 bin 308. Ülke genelinde açılan 289 darbe davasından 187’si karara bağlanırken, şu ana kadar 62’si general 2 bin 263 asker darbe suçundan mahkûm edildi.

OHAL valilerle devam edecek

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, TBMM Başkanlığı’na AKP tarafından sunulan kanun teklifine ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Bu gelen teklif, içindeki düzenlemelerle OHAL’i üç aylığına değil, üç yıllığına uzatıyor” dedi. AKP, 19 Temmuz’da sona erecek Olağanüstü hal (OHAL) uygulamasından sonrası için hazırlanan torba yasa teklifini Meclis Başkanlığı’na sundu. OHAL Yasası’nda bulunan bazı önlemler 3 yıl uygulanmaya devam edecek. CHP’li Özel de AK Parti’nin bu teklifiyle ilgili olarak şu değerlendirmeyi yaptı: “Metin, tam olarak şudur. Biz OHAL’in ismine değil cismini karşıyız demiştik. Bu OHAL’in ismini kaldırıyor. OHAL, kalktı diyecekler. Seçim meydanlarında verdikleri sözü şeklen tutmuş olacaklar. OHAL’in ismi kalkacak, cismi burada duracak. Biz OHAL’in ismine değil cismine karşıyız, Bu teklif, OHAL’i kalıcı hale getiren maddelerle doludur.

Valiler, OHAL’in yılmaz savunucuları olacak

OHAL, bugüne kadar üçer ay üçer ay uzatılıyordu. Bu gelen teklif, içindeki düzenlemelerle OHAL’i üç aylığına değil, üç yıllığına uzatıyor. Örneğin gözaltı sürelerinin uzatılmasını koyuyorlar bu teklife. Valilere öyle yetkiler veriyorlar ki… Valiler, sivil toplum örgütleri temsilcilerine, sendikacılara, çeşitli derneklerin temsilcilerine 15 gün süreyle o şehre girme yasağı getirebilecekler. Valiler istedikleri takdirde çevreye sahip çıkmak isteyen dernek temsilcilerini, madenci ailelerini şehre sokmayabilecekler. Eylem yapma endişesi nedeniyle böyle bir adım atılmış. Valiler, OHAL’in yılmaz savunucuları, bekçileri olarak vatandaşın tepesinde durmaya devam edecekler.”

***

‘Sansür-sürgün” kararnamesinin benzeri

Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, valilere yeni yetkiler verecek, ihraçların devamını sağlayacak teklif ile “OHAL’in kalıcı hale getirilmek istendiğini söyledi. Tanrıkulu, valilere ildeki belirli yerlere giriş çıkışla ilgili verilecek sınırlama yetkisini için, “Bu 90’lı yıllarda çıkan Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği ‘SS’ olarak nitelendirilen “sansür-sürgün” kararnamesinin benzeridir” dedi. Duvar’da yer alan habere göre, Tanrıkulu’nun anayasal temel hak ve özgürlüklerin kanunla sınırlandığını söylediği teklifle ilgili değerlendirmeleri şöyle oldu; “Bu yetki 90’lı yıllarda çıkan, Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği “SS” olarak nitelendirilen “sansür-sürgün” kararnamesinin benzeridir. Yurttaşların, seyahat, toplantı gösteri özgürlüklerinin bir yargı kararı olmadan 15 gün gibi uzun bir süre sınırlanması kabul edilemez.”