"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

AB süreci mülteci parantezine sıkıştı

19 Aralık 2018, Çarşamba 00:40
Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, “Avrupa Birliği’yle müzakere süreçlerimiz sadece mülteciler parantezinde sıkıştığı bir dönemde yaşıyoruz” dedi.

Demokrat Parti Genel Başkanı Afyonkarahisar Milletvekili Gültekin Uysal, 2019 bütçe görüşmeleri devam eden TBMM Genel Kurulu’nda bir konuşma yaptı.

Konuşmasında Türkiye’nin dış politikası ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak Türkiye’nin dış politikada istikametini kaybetmiş bir görüntü arz ettiğini ifade etti.

Demokrat Parti Genel Başkanı Afyonkarahisar Milletvekili Gültekin Uysal, yaptığı konuşmada şunları kaydetti; “Ben özellikle son 15 – 16 yıllık zaman dilimi içerisinde iç siyasetimizin de en önemli tartışma konularından birisi olan dış politikayla, Dışişleri Bakanlığı’mızla ilgili, Türkiye’nin dış politikasıyla ilgili belirli değerlendirmelerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Bulunduğumuz coğrafya, her dakika çatışmaların tetiklenebildiği bir coğrafya. 2 tane çökmüş ülkeye komşu bir ülke olarak da zaman zaman millî güvenlik endişelerimizi pekiştirecek, katmerlendirecek pek çok hadise de bölgemizde cereyan etmekte. Böyle bir dönem içerisinde zaman zaman sloganlara sıkışmış, zaman zaman romantizm, tarihi geçmiş vurguları içerisinde bir politika tercih ederek bugünlere kadar geldik.

Orta Doğu’da masada oturmuyorsanız kendinizi mönüde bulursunuz

Birleşik Devletlerin bu manadaki PYD terör örgütüyle PKK uzantısı örgüt başta olmak üzere Türkiye gibi uzun yıllara dayanan müttefiklik ilişkisi içerisinde bir ülkeyi yok varsayarak bu ilişkiyi tercih ediyor olmasını da burada kabul etmediğimizi bir kez daha sizlerin huzurunda ifade etmek isterim. Son söz olarak, rahmetle yad edeceğimiz Adalet Partisi’nin Dışişleri Bakanlarından İhsan Sabri Çağlayangil’in bugün yönetenlerin, yarınlarda da yönetmeye talip olanların kulağına küpe yapması gereken bir sözü var: “Eğer Orta Doğu’da masada oturmuyorsanız kendinizi mönüde bulursunuz.”

Derinleşen meydan okumalarla karşı karşıya kalındı 

Bugün özellikle Türkiye’nin kudret kapasitesini aşan amaç ve araç uyumu noktasında farklılık gözeten bir dış politik tercihle beraber özellikle Suriye krizinin derinleşmesiyle birlikte Türkiye, daha da derinleşen riskler ve meydan okumalarla da karşı karşıya kaldı. 3,5 milyonu aşan mülteciyi bağrına basmak mecburiyetinde kalması dolayısıyla da pek çok boyutuyla bu krizi yaşıyoruz. Mülteciler konusu başta olmak üzere dış politikamızda çok boyutlu, çok yönlü, çok merkezli değerlendirmeler yapma ihtiyacımız var. Avrupa Birliği’yle müzakere süreçlerimiz sadece mülteciler parantezinde sıkıştığı bir dönemde yaşıyoruz. Özellikle Suriye meselesinin ve Türk dış politikasında Türk Silâhlı Kuvvetleri’nin, ekonominin nitelikli insan gücü başta olmak üzere bütün millî güç unsurlarıyla beraber dış politikamızı desteklemesi, arkasına bu güç kuvvetlerini koyması gerekirdi.

Türkiye’nin maalesef pek çok sözü yerde kaldı

Bugün dışarıdan ve içeriden baktığımızda “tehdidi ikaya muktedir olmak” diye dış politika için önemli bir referans, önemli bir prensip vardır. Geldiğimiz noktada, Türkiye’nin maalesef pek çok sözü yerde kalmıştır ve istikametini kaybetmiş bir görüntü arz etmektedir. Bölgede daha çok ahbap çavuş ilişkileri içerisinde ilişkilerimizi tanzim ederken maalesef Orta Doğu’da Katar’ın dışında belirli derinlikte ilişkilerimizi koruyabildiğimiz bir ülkenin kalmadığını da biliyoruz. Bir deli gömleği giydirme teşebbüsüyle, Mısır, İsrail, ABD ve Suudi Arabistan’ın önceliğinde bir hat oluştururken diğer tarafta da ideolojik ve mezhebi bir hat oluşturan İran kıskacı arasında maalesef Türkiye’nin de zaman zaman Rusya’ya, zaman zaman Rusya-İran iş birliğiyle kendi önceliklerini, endişelerini askeri düzeye indirmek noktasında bir çabası vardır.

Dış politikada doğru bir siyasÎ akla ihtiyaç var 

“Türkiye’nin bir idrak tazelemesine, doğru bir siyasal akılla dış politikasını ete kemiğe büründürmeye ihtiyaç vardır” Türkiye maalesef kendisini yemek masasında menüde bulmuştur. Bu açıdan bütün bu tenkit ve eleştirilerimize rağmen Türkiye’nin bugün karşı karşıya kaldığı risklerin, meydan okumaların bilinci içerisinde, masada kendisine yer açmak adına El Bab, Afrin harekâtları, Fırat Kalkanı Harekâtı başta olmak üzere bütün bu süreçlerde Türkiye’nin elzem önceliklerini göz önünde bulundurarak bizler de olumlu beyanlarımızı, destek beyanlarımızı ifade ettik. Bu açıdan şehitler vermek pahasına bu yanlışları telafi etme yolunda Türkiye ilerliyor. O açıdan Türkiye’nin bir idrak tazelemesine, doğru bir siyasal akılla dış politikasını ete kemiğe büründürmeye ihtiyaç vardır.”

HABER: FATİH KARAGÖZ

Okunma Sayısı: 1388
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı