Kutlu Doğum Haftası programı çerçevesinde Bizim Aile Dergisi’nin hanım Nur Talebelerine yönelik Yeni Asya Gazetesi Güneşli Tesisleri’nde 29 Nisan tarihindeki ‘Adalet Peygamberi Hz. Muhammed’i (asm) anmak üzere düzenlediği panele hanımların ilgisi yoğundu. Kur’ân-ı Kerim tilâveti ile başlayan panelde ‘Hz. Âdem’in soyu, Hz. İbrahim’in duâsı ve Hz. İsa’nın müjdesi, Yaver-i Ekrem, Rahmet-i Âlem, mağrip ve maşrukun nuru, hatemül nebi, nebi-i Zişan, nuru âlem’ olan Peygamber Efendimizle (asm) alâkalı sinevizyon gösterisiyle devam etti. Açılış konuşmasında Esin Fişek, Peygamber Efendimizin (asm) irhasat ve mu’cizatını anlattı. Ayşenur Kostak’ın modaretör olduğu panelde Nesibe Ersoylu ‘Risale i Nur Penceresi’nden Adalet Hakikati’ konusu üzerinde durdu. Gülnur Tercan ‘İçtimaî Hayatta Adalet Kavramı’nı anlatırken, Mehlike Gürsoylu ise ‘Ailede Adalet Kavramı’ndan Risale-i Nurlar, hadisler ve âyetler ile ışığında açıklayarak, dolu dolu bir söyleşi sundular. 

‘Adalet zulmetmemektir’

Panelde konuşan Nesibe Ersoylu; ‘Sözlüğe baktığımızda adalet; insaflı olmak, doğru davranmak, zulmetmemek, her şeyi yerli yerinde yapmak, istikamet ve hakkaniyet anlamlarına gelir. Genel anlamda ise adalet, verilen ile hak edilen arasındaki dengeyi ifade eder. Manevî tefsir-i Kur’ân olan Risale i Nura baktığımızda ise adalet kavramının bir çok yerinde serpiştirilmiş olduğunu görmekteyiz. İşaratül İcaz adlı eserin baş kısımlarında Kur’ân’daki anasır-ı esasiye ve Kur’ân’ın takip ettiği maksatlar 4 tanedir; tevhid, nübüvvet, haşir, adalet ve ibadettir. Adalet nasıl temin edilecek sorusunu Nesibe Ersoylu şöyle açıkladı: ‘Üstad Hazretleri birkaç yerde izah ediyor. Bu yerlerden biri olan İşaratül İ’caz eserinde  ‘sıratel müstakim’ bahsinde, ruhun bedende yaşayabilmesi için 3 kuvve ihdas edilmiş. Bunlar kuvve-i şeheviye, kuvve-i gadabiye, kuvve-i akliyedir. Bu kuvvelere imtihan sırrı gereği had ve sınır konmamıştır. Bundan dolayı ifrat ve tefrit ve vasat mertebeleri vardır. İşte bu kuvveleri vasat mertebede kullanırsak iffet, şecaat ve hikmet faziletleri meydana gelmektedir. Bunların mezc ve hülâsasında ise Adl ve adalet ortaya çıkmaktadır. Eğer adalet vasfına sahip olmak istiyorsak kuvvelerimizi vasat mertebede kullanmamız gerek. Yoksa ifrat ve tefritler de kullanırsak zulüm ve tecavüzler vukua gelir. Bu ise adalet vasfına münafidir.”

Ailede Adalet; Allah İçin Memnun Etmek

‘Ailede Adalet’ konusunu açıklayan Mehlika Gürsoylu, birçok yerde adaletin ölçülü davranmak olarak karşımıza çıktığını belirtti. Gürsoylu, “Muhakkak ki adalet Cenâb-ı Hakk’ın Adl ismine dayanır. Kur’ân’da Hicr Sûresi’nin 21. Âyetinde Biz her şeyi belirli bir miktar ile indiririz mealinde rastlarız. Buradaki miktar kâinatta yaratılan her şeyin belirli bir ölçü ile yaratıldığını ifade etmektedir. O halde ölçülü davranmak adaletli olmanın diğer bir adıdır diyebiliriz. Peki bu ölçü nedir Peygamber Efendimiz’in (asm) Sünnet-i Seniyyesi işte bize bu ölçüyü gösterir. O’nun (asm) davranışları ve ahlâkı bize nefsimizde, ailemizde, toplumumuzda ve Allah katında uygulamamız gereken ölçüleri bildirir” dedi. Mehlika Gürsoylu Adalet için hadis taraması yaparken özellikle ‘memnun etmek’ ifadesinin dikkatini çektiğini belirterek, “Ancak memnun etmek kelimesinin bir anahtar kelime olduğunu o kelimenin ise ‘Allah için memnun etmek” olduğunun altını çizerek devam etti; “Yani Allah için memnun edersek nefsimizin, akrabalarımızın ve çevremizdekilerin haklarını ödemiş olur ve adalete niyet etmiş oluruz. Meselâ nefsini Allah için memnun etmek onun terbiyesine çalışmaktır. Eşimizi memnun etmek ebedî arkadaş gibi ona ahireti, ebedîliği sevdirmeye çalışmaktır. Anne babayı memnun etmek onların Allah’ın bize verdiği nazırlar olarak görüp merhametle hizmet etmektir. Çocukları, Allah için memnun etmek Allah’ın terbiyemize emanet ettiği hoş mahlûklar diye muamele etmektir.” 

İçtimai Hayatta Adalet

Peygamber Efendimizin (asm) adaleti yaşaması ve tavsiyesi ömrünün başından en sonuna kadar sürdüğünü belirten Gülnur Tercan, “Peygamber Efendimizin (asm) bütün insanlığa son seslenişi olan Veda Hutbesi’ne dikkat çekti. “Adalet kavramının sadece insanlar için değil, hayvanlara ve bitkilere karşı da uygulanması gerektiğini belirten Tercan, konuşmasını şu hadisle tamamladı; ‘Bir yere savaş açtığınızda ağaçlara zarar vermeyin, suları kirletmeyin, kuşları öldürmeyin, yaşlılara çocuklara zulmetmeyin, esirlerinize kendiniz ne kadar yemek yiyorsanız o kadar yemek verin. O esir sizden birine eğitim veriyorsa onu azad edin’. Yeni Asya Nur Talebelerinin sorularının ardından kitaplarını imzalayan Yeni Asya Neşriyat yazarlarıyla keyifli bir sohbet gerçekleştirildi. Panelin ardından Yeni Asya Gazetesi yemekhanesinde yapılan kermeste yoğun ilgi gördü.

İstanbul – Yeni Asya