5 Baro adına açıklama yapan Adana Baro Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık, hükümetin aylar öncesinden bu operasyonun yapılacağına yönelik bir algı oluşturduğunu belirterek, yaşananların yargısal bir takip ve süreç olmaktan çok, karşılıklı siyasî bir hesaplaşma olduğunu söyledi. Hatay, Gaziantep, Adana, Mersin ve Osmaniye baro başkanları, “Medya Operasyonu” ile ilgili açıklama yaptı. Adana Baro Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık, Gaziantep Baro Başkanı Bektaş Şarklı, Hatay Baro Başkanı Ekrem Dönmez, Mersin Baro Başkanı Alpay Antmen ve Osmaniye Baro Başkanı Dilem Aksoy’un yaptığı ortak yazılı açıklamada, 14 Aralık Pazar günü içlerinde medya ve emniyet mensuplarının olduğu 31 kişi hakkında İstanbul Sulh Ceza Hâkimliği’nin gözaltı kararının uygulamaya konulduğu belirtildi.

“Eleştiren herkes şüpheli durumunda”

Siyasî erk kullanan makamların aylar öncesinden, sıklıkla ve ülkenin o anki gündemini de takip ederek bu operasyonun yapılacağına yönelik oluşturduğu algının, yargısal bir takip ve süreç olmaktan çok, karşılıklı siyasî bir hesaplaşmanın varlığına işaret ettiğinin ifade edildiği açıklamada, şu ifadeler kullanıldı: “Hiç kimse yargısal denetimden, yargıya hesap vermekten muaf değildir. Ancak, hiç kimse suç işleme özgürlüğü içinde de değildir. Çok kısa bir süre önce eleştiri konusu yaptığımız hususlar fiilen uygulamaya konulmuştur. Yeni düzenlemeler ilk defa bu operasyon için kullanılmış olmakta. Yeni düzenlemelerin bu operasyonla birlikte daha sonraki zamanlarda nasıl kullanılabileceğinin somut örneklerini yaşadık. Eleştiri hakkını kullanan, ifade ve düşünce özgürlüğünü kullanan tüm unsurlar yarın bu düzenlemelerin olağan şüphelisi ve mağdurudurlar. Hukuk bir gün herkese nasıl lazım olacaksa gelin hepimizin ortak sofrası olan hukuk ve yargıyı duruma ve ülkenin gündemine göre değil, yarın hepimizin inanarak, güvenerek hesap verebileceği, kimsenin kendi acısına göre dokunmayacağı bir noktaya taşıyalım.”

Adil yargılama demokrasinin olmazsa olmazlarındandır

Açıklamada, olağanüstü ve siyasî hesaplaşma algısıyla yürütülen kişiye özel soruşturma usûlleri yerine adil yargılama ilkesinin ihlâl edilmediği, yargı bağımsızlığının ve demokrasinin sağlıklı işlediği, basın özgürlüğünün bir ülkenin olmazsa olmazlarından olduğu bir ülke istenildiği vurgulandı. 

AB: Yeni başlangıç için anlaşmıştık

Avrupa Birliği Dış Politika Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Lütfen siz kendi aklınızı kendinize saklayın’ sözlerine cevap verdi. Geçtiğimiz hafta yaptıkları ziyarette verilen yapıcı mesajlardan bahseden Mogherini Türk hükümetini tutarlı olmaya dâvet etti. Avrupa Dışişleri Bakanları toplantısının ardından basının sorularını cevaplayan Mogherini, geçen hafta Türkiye’ye gerçekleştirdikleri üst düzey ziyaret sonrası Erdoğan’ın böyle açıklama yapmasına şaşırdığını belirtti. 

Türkiye tutarlı olmalı

Başbakan Davutoğlu ve bakanların birçoğuyla bundan sonraki süreçle ilgili çok yapıcı bir görüşme yaptıklarını belirten Mogherini, “Türkiye ile AB arasında yeni bir başlangıç için fırsat olduğu konusunda bir mutabakata varmamız gerekmiyordu bile. Bize AB yolunun Türkiye için sadece ekonomik çıkarlar bakımından değil; başta demokrasi ve hukukun üstünlüğü gibi değerler ve prensipler açısından önemli olduğunu söyleyen hükümet üyeleriydi. Bence bu taahhütlerle tutarlı olmak öncelikle Türkiye’nin çıkarına” diye konuştu. Brüksel’de yeni bir başlangıç arzusu olduğunu belirten Mogherini, “AB’ye üyelik yolunda tutarlı ve uyumlu şekilde çalışma düşüncemiz vardı ve bu hâlâ devam ediyor. Ama bu tutarlılık ve uyumluluk her iki taraf için geçerlidir. Biz kendi hesabımıza buna hazırız” ifadeleini kullandı.

Avrupa tepkili

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın operasyonlarla ilgili eleştirilen getiren Avrupa Birliği yetkililerine “Kendi işlerine baksınlar” şeklinde sert çıkışmasına, Avrupalı parlamenterlerden tepki geldi. Avrupa Parlamentosu’ndaki Sosyalistler ve Demokratlar’ın lideri Gianni Pittella, “Operasyon, Avrupa ailesinin bir parçası olmayı amaçlayan demokratik ve modern bir ülke için kabul edilemez. Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye’yi yanlış yöne, Avrupa’dan uzağa götürüyor” dedi. Almanya Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert “Polisin gazetecilere ve medya mensuplarına yönelik bu tavrının Türkiye’deki düşünce ve basın özgürlüğüyle nasıl bağdaştırıldığı anlaşılamıyor. Demokrasinin temel ilkelerinde her türlü şüpheyi ortadan kaldırmak Türkiye’nin yararınadır. Bu, AB’ye yakınlaşma sürecine bakış için de geçerli” ifadelerini kullandı. İtalya Dışişleri Bakanı Paolo Gentiloni ise, “AB ile Türkiye arasında açık diyalogun devam ettirilmesinde her zaman ön safta yer alıyoruz, ancak ifade özgürlüğü de vazgeçilmez bir değer” diye konuştu. 

Dehşete düştük

ABD Ulusal Basın Kulübü (NPC) Başkanı Myron Belkind, aralarında gazeteci ve dizi yapımcılarının da yer aldığı kişilere yönelik operasyonları, “Dehşete düştük” ifadeleriyle değerlendirdi. Dünyanın önde gelen basın örgütlerinden biri olarak gösterilen Washington merkezli Ulusal Basın Kulübü, Türkiye’de aralarında tanınmış gazetecilerin de olduğu göz altı kararlarına sert tepki gösterdi. Gazetecilere yönelik operasyonları değerlendiren Belkind, bilginin özgür bir şekilde yayılmasının demokrasi ve siyasî tartışmaların tüm yönlerinin anlaşılmasına yardımcı olmak yoluyla sağlıklı ve demokratik toplumlara katkı sağladığını dile getirdi. Türkiye’nin uzun yıllardan bu yanan canlı bir demokrasi geleneği olduğunu ifade eden Belkind, “Türkiye’nin aynı zamanda güçlü bir basın özgürlüğü geleneği vardı. Ancak geçtiğimiz hafta sonu hükümete muhalif olan önemli medya kuruluşu temsilcilerinin tutuklanması ile bu yara aldı” diye konuştu.  Washington / cihan

Çelebi: Ahmed Şahin ne yapmış?

Büyük Birlik Partisi (BBP) Yüksek İstişare Kurulu Üyesi ve Birlik Vakfı kurucularından Ahmet Rüştü Çelebi, 14 Aralık’taki operasyona tepki gösterdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanlış bilgilerle yanlış kanaatlerde bulunduğuna dikkat çeken Çelebi, “Bugün maalesef Türkiye’de Türkiye’nin büyük meseleleri karşısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, meselelerin iç yüzüne vakıf olmadan, etrafındaki danışma grubunun tavsiyesiyle ve tesbitleriyle hükümleri değerlendirmesi bir bakıma yorulmuş olarak bazen yanlış kanaatlerde bulunmaktadır” dedi. Hırsızlık iddialarında adı geçenlere, ‘Bunlar bizim partimizdendir’ diye sahip çıkılamayacağını ifade eden Çelebi, “Kim olursa olsun bir ülkede hırsızlık iddiası varsa, çalma iddiası varsa, bir takım kasalar varsa, başka suç unsurları varsa bunlar bizim kanımızdır, bunlar bizim partimizdendir diye sahip çıkılmaz. Kalkıp da suçluları millet huzurunda beraat ettirmeye, millet huzurunda suçlu değildir diye akla mantığa uymayan bahanelerle ortadan kaldırmak, demokrasi ahlâkıyla, dürüstlük ahlâkıyla bağdaşmaz” şeklinde konuştu. 

Hukuk kişiye göre değişiyor

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’de hukuk’un kişiye, duruma, inanca, kimliğe göre değişkenlik gösterdiğini söyledi. Ankara’da bir otelde, Türkiye Genç İşadamları Derneği’nin (TÜGİAD) düzenlediği “Türkiye’ye Yön Verenler” toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin çok vahim bir tablo ile karşı karşıya olduğunu belirtti. Türkiye’de kanunların, hukuk’un kişiye, duruma, inanca, kimliğe göre değişkenlik gösterdiğini aktaran Kılıçdaroğlu, 17-25 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonları’nın ardından yaşananları da buna delil olarak gösterdi. Hükümetteki yolsuzluk iddialarının ortaya çıkmasıyla birlikte, mecliste yasaların değiştirildiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu,  17 Aralık operasyonlarından hemen sonra yasa değişiyor, ‘somut delile dayalı’ hukuk getiriliyor. Bitiyor 17 Aralık, ‘makul şüpheye dayalı hukuk’ getiriliyor” diye konuştu.

Türkiye, demokrasi ilkelerine riayet etmeli

İtalya Başbakanı Matteo Renzi, Avrupa Birliği’nin genişleme perspektifinde Türkiye’nin olması gerektiğini, ancak Ankara’nın Avrupa’nın özgürlük ve demokrasi ilkelerine uyması gerektiğini söyledi. Başbakan Renzi, ülkesinin AB dönem başkanlığını yıl sonunda Letonya’ya devretmesinden önce dönem başkanı olarak 18-19 Aralık’ta son kez katılacağı Brüksel’deki AB Konseyi toplantısı öncesi parlamentonun alt kanadı Temsilciler Meclisi’nde ülkesinin Avrupa’daki pozisyonuna ilişkin konuşma yaptı. Konuşmasında birkaç kez Türkiye’ye değinen İtalya Başbakanı, “AB’nin genişleme perspektifinde Türkiye olmalı, ancak sadece Ankara’nın, Avrupa’nın özgürlük ve demokrasi ilkelerine riayet etmesi şartıyla. Tabiî ki özgür basının ya da muhalif gazetecilerin tutuklanması bununla bağdaşmamaktadır” dedi.

CHP, makul şüphe’yi AYM’ye götürecek

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, yargı paketindeki “makul şüpheli” düzenlemesinin de bulunduğu bazı hükümlerin iptali için  Anayasa Mahkemesi’ne başvuracaklarını bildirdi. Hamzaçebi, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, “kuvvetli şüphe” kavramından “makul şüphe” kavramına dönüşümün, demokrasi ve özgürlüklerden geri adım olarak değerlendirdiklerini belirterek, “Toplumda herkesi makul şüpheli hale getirip, savcı ve hâkim karşısında güçsüz konuma koyabilecek bu düzenlemeyi Anayasa Mahkemesi’ne taşıyacağız” dedi.