Türkiye’de sivil toplum Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin ‘etkinliğini’ sorgulamaya başladı. Avrupa’ya adalet çağrısında bulunan hukukçular mağduriyetlerin acilen giderilmesi çağrısında bulundu.
AİHM’nin özellikle 15 Temmuz darbe girişimi sonrası aldığı kararlara “şüpheyle” bakan Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) konuyu Strasbourg’da Avrupa Konseyi yetkilileriyle düzenlenen bir toplantıda masaya yatırdı. Avrupa Konseyi’nin daveti üzerine yapılan ve bir ilk olma özelliği taşıyan toplantıya MLSA adına direktör Barış Altıntaş ile genel koordinatör Avukat Veysel Ok katıldı. Avrupa Konseyi ise İnsan Hakları Dairesi genel müdürü Christos Giakoumopoulos ve Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Sözcüsü Daniel Höltgen tarafından temsil edildi.
AİHM harekete geçmeli
Toplantı sonrası DW Türkçe’ye konuşan avukat Veysel Ok, “Türkiye’de basın ve ifade özgürlüğü konusunda bir avukat ağı olduğunu, bu avukatlar arasında yapılan toplantılarda AİHM’ye yönelik ciddi eleştirilerin dile getirildiğini” söyledi. OK, “AİHM 15 Temmuz sonrası yaygınlaşan uzun tutukluluk meselesine çözüm üretmedi. Biz başvuru yapıyoruz, insanlar yıllarca tutuklu kalıyorlar. AİHM karar vermiyor. Sonra hüküm alıyorlar ve yaptığınız başvurular boşa düşüyor. AİHM bu anlamda yavaş davranıyor” şeklinde konuştu. AYM’nin “etkin olmadığını” savunan Ok, “Demirtaş kararıyla, KHK kararıyla, kendi iki üyesinin tutuklanmasıyla, siyasi baskı nedeniyle ve Şahin Alpay ve Mehmet Altan kararlarında gördüğümüz gibi, verdiği kararlar uygulanmayan bir AYM var, AİHM bu gerçeği dikkate almalı” görüşünü dile getirdi.
Benzeri görülmemiş baskı
MLSA heyeti toplantı sonrası yaptığı açıklamada, “Türkiye’de darbe girişimi sonrası özellikle basına, siyasetçilere, sivil topluma ve diğer kesimlere yönelik baskının benzeri görülmemiş biçimde arttığı bir dönemde etkinliği tartışılan AİHM’nin Türkiye ile ilgili tutumuna ilişkin eleştirileri aktardığını” bildirdi.
OHAL Komisyonuna eleştiri
AİHM’i OHAL komisyonu konusunda da eleştiren Ok, “Türkiye’de kurulan komisyon bir yargı yolu değil, bir idari kurul, bağımsız çalışmıyor ve oraya yapılan başvurulardan sonra yargı süreci başlasa bile en az 7-8 yıl insanlar işsiz kalacak, sivil ölüme mahkum edilecek. AİHM de buna katkı sağlıyor” dedi.
Amaç gazetecilere destek
Gazeteci ve hukukçulardan oluşan MLSA’yı 2017 yılında kurduklarını hatırlatan Barış Altıntaş ise hedeflerinin “tehdit altında olan veya cezaevindeki gazetecilere hukuki destek sağlamak” olduğunu ve “şu anda cezaevindeki 10 gazeteciyi temsil ettiklerini” belirtti. Altıntaş, Türkiye’de basın avukatlarının AİHM’nin etkinliğini sorgulamaya başladığına vurgu yapmakla birlikte, “iç hukuk yollarıyla ilgili problemler nedeniyle uluslararası mekanizmaların kendileri için çok önemli olduğuna” işaret etti.