"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Anlaşmanın altından gaz çıktı!

30 Haziran 2016, Perşembe 10:32
Gazeteci Yıldıray Oğur, Türkiye-İsrail anlaşmasının altından doğalgaz anlaşmasının çıktığını yazdı.

"Altından gaz boruları geçen bir anlaşmayı siyaseten yanlış buluyor, hükümetle aynı düşünmüyor diye bir sivil toplum örgütünü ihanetle, millî olmamakla" suçlamanın doğru olmadığını söyleyen Oğur'un Türkiye'de yayınlanan (29 Haziran 2016) yazısının bir bölümü şöyle:

Bu kez de öyle oldu. “Gazze’ye ambargo kalktı” manşetlerine tekzip Roma’da Kerry ile kameraların karşısına çıkan Netanyahu’dan geldi.

İşin püf noktası o açıklamada saklıydı zaten.

Başbakan Binali Yıldırım, anlaşmayla ilgili açıklamasında en çok Gazze ve ambargo derken, Netanyahu’nun açıklamasında en çok geçen kelimeler gaz ve ekonomiydi.

İkisinin aynı anlaşmadan bahsettiğine bile inanmak zordu.

Netanyahu anlaşmayı duyurur duyurmaz şöyle dedi:

“Bu anlaşmanın İsrail ekonomisi üzerinde devasa ölçüde pozitif etkileri olacak. Başkan yardımcısı Biden’la konuştum dün. Birkaç yıl önce Davos’ta beni petrol uzmanıyla, pardon gaz uzmanıyla tanıştırmıştı. ‘Bu gaz sizin gelecekteki ekonominizin temellerini oluşturacak’ demişti."

Sonra sözü Kerry aldı: Amerika da bu adımı memnuniyetle karşılıyor. Başbakan söyledi. Ben de gururla söylemek isterim ki Başkan Yardımcı ve Dışişleri Bakanlığı’nın gaz uzmanı Amos Hochstein büyük bir iş başardı.

Küçük bir Google taramasıyla 44 yaşındaki ABD’nin Orta Doğu’daki petrol ve gaz özel temsilcisi Amos Hochstein’in 2013 yılından bu yana Akdeniz’deki gaz rezervi üzerinden İsrail’le Türkiye ve Mısır arasında ilişkiler kurulması için nasıl bir mekik dokuduğunu görmek mümkün.

http://www.starkibris.net/extra/index.asp?haberID=192724

Bu anlaşmayla ilgili İsrail’de en çok görüşü alınan, konuşan ve anlaşmayı en hararetle savunan ismin Enerji Bakanı Yuval Steinitz olması da o yüzden rastlantı değil. Steinitz’in BM zirvesi sırasında New York’ta Cumhurbaşkanı Erdoğan’la yaptığı görüşmenin fotoğrafları çıkmış, bir süre sonra bakan görüşmeyi doğrulamıştı. http://www.hurriyet.com.tr/israilli-bakan-abdde-erdoganla-gorustugunu-iddia-etti-40119846

Bu izlerin peşinden gidince Akdeniz’deki İsrail’in büyük doğalgaz yatakları, özellikle Leviathan adlı rezervin Türkiyeli firmalar tarafından alınıp, işletilmesi, satılması ve Avrupa’ya ulaştırılması üzerine büyük bir külliyat karşınıza çıkıyor.

Anlaşmanın neden geciktiği sorusuna örneğin Mart ayında İsrail Anayasa Mahkemesi’nin doğalgaz rezervini çıkaracak şirketlerin sözleşmesini tekel oluşturdukları gerekçesiyle reddetmesi gibi cevaplar buluyorsunuz karşınızda. http://www.haberturk.com/ekonomi/enerji/haber/1216310-israilin-akdenizdeki-dogalgaz-anlasmasi-iptal.

Yani gerçek hamasetten daha rasyonel ve anlaşılır aslında.

(...)

AK Parti iktidarı 2002’den-2010’a kadar zaman zaman gerilen dönemler olsa da İsrail’le iyi ilişkiler içinde oldu. Karşılıklı ziyaretler yapıldı. İktidarın Orta Doğu’da İran yayılmacılığına ve Obama politikalarına karşı müttefiklerini artırmaya çalışması, İsrail’i, PKK’dan Türkiye’nin yabancı medyadaki imajına kadar meselelerinde negatif etki edecek aktörler listesinden çıkarmaya çalışması gayet doğal.

Anlaşmanın esas büyük motivasyonunun dünya çapındaki bir doğalgaz rezervi olması da…

Ama son üç yılda Hazreti Musa’dan başlatılan üst akıl belgeselleri, PKK, cemaat meselelerinin arkasında İsrail’i bulan ağır bir söylemle hitap edilmiş kitleleri, bir anda “İsrail’le ekonomik iş birliği” ve “bölgemizde reel politikanın önemi” üzerine yeni bir siyasete alıştırmak o kadar kolay olmayabilir, tepkiler kaçınılmaz.

Özellikle, İHH gibi Gazze ile anılan bir sivil toplum örgütünün 10 insanın hayatını kaybettiği Mavi Marmara’nın peşini bırakmak istememesi, hükümetin İsrail anlaşmasını eleştirmesi, ambargo şartında ısrarcı olmasına şüpheyle bakmaya kimsenin hakkı yok.

Fikirlerini, yöntemlerini beğenirseniz beğenmezsiniz, sivil toplum örgütleri devletlerle aynı gündemleri paylaşmak zorunda değildir. Ayrıca sivil toplumun idealizmde ısrar etmek, reel politikaya uymamak ve pragmatik davranmamak gibi hakkı ve lüksü vardır.

Hele altından gaz boruları geçen bir anlaşmayı siyaseten yanlış buluyor, hükümetle aynı düşünmüyor diye bir sivil toplum örgütünü ihanetle, millî olmamakla suçlayanların dışarıda “düşmanları azaltmak” için haklı olarak adımlar atan hükümete, içeride düşmanları artırarak pek hizmet etmedikleri açık.

Okunma Sayısı: 2479
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı