AYM’nin Şahin Alpay kararını değerlendiren Adalet Bakanı AbdUlhamit Gül, “Anayasa Mahkemesi’nin kararının bağlayıcılığı konusunda hiçbir tereddüt bulunmamaktadır” dedi.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, CNN TÜRK’te Hakan Çelik ile Hafta Sonu programının konuk oldu. AYM’nin Şahin Alpay kararını değerlendiren Abdulhamit Gül, şöyle konuştu:
“Öncelile şunu ifade etmek lâzım. Hem Anayasa Mahkemesi hem ilk derece mahkemeleri, anayasa ve kanunlarca kurulan görev ve yetkileri belirlenen mahkemeler. Dolayısıyla tüm mahkemelerin ve vatandaşların hukukun itibarını korumak görevidir. Burada anayasanın 153. maddesi gayet açık: ‘Anayasa Mahkemesi kararları, yasama, yürütme, yargıyı bağlar’. Dolayısıyla Anayasa Mahkemesi’nin kararının bağlayıcılığı konusunda hiçbir tereddüt bulunmamaktadır. Bu kararda iki noktayı tesbit etti Anayasa Mahkemesi. Birincisi; bir hak ihlâli tespit ettiğinde, sadece tahliyeyle sonuç ortadan kalkar diye bir tespite gitmiyor. Yerel mahkeme tutukluluğun devamına karar verdi, ama ihlâlin ortadan kalkmadığı yönünde bir karar verdi. Yani diyor ki: ‘Sen tahliye ederek bu ihlali ortadan kaldırırsın’. Dolayısıyla mahkeme de tahliye ederek bu karara uymuştur. AYM nihaî karar vermiyor, tutukluluğa dair durum tespiti yapıyor. Sanığın suçluluğuna dair kararı görevli mahkeme, istinaf ve Yargıtay verecektir. Türkiye’de hukuk sistemi işlemektedir, bu nedenle de mahkeme kararının gereği yerine getirilmiştir.
Türkiye’de bireysel başvuru hakkı aktif bir şekilde kullanılabilen etkin bir yoldur. Bireysel başvuru hakkı işlemektedir. AYM de bu konudaki kararlarını uluslar arası hukuk ve anayasa çerçevesinde vermektedir. Son kararı da AYM vermiştir. Bir ihlal tesbit etmiştir, yerel mahkeme de buna uymuştur. AYM gibi bir mekanizma aktif işler vaziyettedir. Böyle bir şeyin gündem olacağını düşünmüyorum. Türkiye’de hukuk mekanizması işlemektedir. İstanbul
Etkili bir yol
Türkiye’de bireysel başvuru hakkı aktif bir şekilde kullanılabilen, etkin bir yoldur. Hükümetimizin de önemli bir reform olarak getirdiği bireysel başvuru hakkı işlemektedir. Anayasa Mahkemesi de bu konuda kararlarını vermektedir. Son kararı da Anayasa Mahkemesi vermiştir. Tesbitin nasıl giderileceğine ilişkin bir karar vermiştir, yerel mahkemede buna uymuştur. Türkiye’de bu mekanizma aktif işlemektedir.”
Cezaevleri konusunda da ilgi veren Gül şöyle dedi: “Türkiye’de 5469 kişi dolandırıcılıktan, hırsızlıktan 41.434 kişi cezaevinde olan kişi sayısı. Uyuşturucuda çok yoğun bir şekilde hem cezaları hem de uygulamaları arttırdık. Uyuşturucu suçlarından dolayı cezaevlerinde 51.359 kişi var. Cezaevinin neredeyse dörtte biri uyuşturucudan, hırsızlık ve yağmayı koyduğumuzda yarısı bu suçlardan dolayı cezaevinde. Hiçbir hükümet cezaevlerinin dolu olmasını arzu etmez. Biz isteriz ki hiç kimse tutuklu olmasın, mahkum olmasın. Ama bir realite var.”