Üstadın izini arayan gönül dostları Barla’da uhuvvet buluşmaları gerçekleştirdi.
Bizleri Barla’da gönül dostlarımız olan güzel nur kardeşlerimizle buluşturan, gönüllerin şevke ihtiyacı olduğu anda bizlere bu güzel nimetleri sunan Rabbimize sonsuz şükürler olsun. Barla’da bu yılki buluşmamızda İstanbul, Ankara, İzmir, Gaziantep, Bursa, Malatya, Antalya, Mersin, Alanya, Nevşehir, Kayseri, Kahramanmaraş vs. yerlerden kardeşlerimiz vardı.
Barla; insan nasıl tarif edebilir ki seni? Bizler senin yanında denizden katre iken. Yorgun bedenlerimiz seninle nefes aldı. Nefes almak hem de nurlarla, nur kardeşlerle, nur beldesinde... Sanki yıllardır özlediğimiz kardeşlerimizle beraberdik. Onlara şefkat kollarımızı açmak bizim için görevdi. Her birimiz vücudun azaları gibiydik... Orada hakikatlerin tecellisi bambaşkaydı. Her birimizin gözlerinden okunuyordu mutluluğun tablosu. Şahs-ı manevinin oluştuğu medresemiz kâinata açılan bir nur olmuştu. Uhuvvetimizin vücud bulması, tecelli etmesi orada bambaşkaydı.
UHUVVET İÇİN NE KADAR ÇALIŞIYORUM?
Sorgulamamız gereken bir soruydu belki de her an. Bu şahsı manevî için, uhuvvetimiz için ne kadar çalışıyorum? Şahsı manevîdeki uhuvvetimize katkım ne kadar? Bizim nefislerimiz şöyle düşünüyor; Risale-i Nur’u çok bilirsem, çok iyi ders yaparsam, çok yüksek manevî mertebelere gelirsem hizmet ederim. Hubb-u cah kazanırsam, insanlar tarafından sevilir ve el üstünde tutulursam bu hizmette en önlerde hizmet etmiş olurum. Gerçekten böyle mi? İnsanların teveccühü mü, Allah’ın teveccühü mu? diye sorgulamak her an borcumuz. Üstadımız diyor hep: Uhuvvet mesleğimiz. Mesleğin gerektirdiği ölçüyle davranmak Rabbimize olan görevimiz. Yani manevî mertebemiz ne olursa olsun, Risale-i Nur bilgimiz ne kadar olursa olsun uhuvvetimiz ne kadar? Salondan içeriye girdiğin zaman uhuvvete katkın ne kadar oluyor? Yeri gelince bir gülümsemek, kalbinden ettiğin içten bir dua. Eğer öğrendiğin Risale-i Nur bilgisi kardeşinle arandaki uhuvveti arttırmakta sana katkı sağlamıyorsa hiçbir önemi yok o bilginin. Oysaki kardeşlerimiz arasındaki muhabbet Barla’da gözlerimizden okunuyordu. Kalblerimizin birbirine olan bağlılığı hakikatlerle birleşince sümbül veriyordu adeta. İzmir’li kardeşlerimle tanışmış olmaktan büyük onur duydum. Rabbim hizmetlerini kabul eylesin inşallah.
Hediye ARIBENİZ / ISPARTA