19 Kasım 1997 tarihinde Almanya'dan Türkiye'ye dönerken Bulgaristan'da geçirdikleri trafik kazası sebebiyle vefat eden Bediüzzaman Hazretlerinin talebesi ve hizmetkarı Bayram Yüksel ağabey ile Nur Talebeleri Ali Uçar ve Mehmet Çiçek'i rahmetle anıyoruz.
Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri Afyon hapsindeyken bir vesile ile hapse düşen Bayram Yüksel, Afyon Cezaevinde Üstad Bediüzzaman'la tanışma ve ona hizmet etme şerefine eren kahramanlardandı.
Risâle-i Nur eserlerini elle yazarak çoğaltan Bayram Yüksel, Üstad'dan aldığı dersle ihlâs, sadakat ve tevazu hasletleriyle öne çıkmıştı. Hayatı boyunca Risâle-i Nur eserlerinin yazılması, okunması ve yayılması için çalışmalar yapan Yüksel; Üstad Hazretlerinin yakın hizmetinde bulunmuş ve tecrubelerini yeni nesillere aktarmıştı.
Bayram Yüksel, Bediüzzaman Hazretlerinin Urfa'da vefatı anında da yayında bulunan talebeleri arasındaydı.
Ali Uçar da gazetemiz Yeni Asya’da 28 gün tefrika edilen ve Üstad'ın eğitim konusundaki fikirlerini nazara vermek için “Van Üniversitesi’’ dizi yazısı hazırlamıştı.
Bayram Yüksel kimdir? (1931- 1997)
Bediüzzaman’ın talebelerinden olan Bayram Yüksel, 1931 yılında Bolvadin’in Çoğollu Köyü’nde doğdu. 1945 yılında ilkokulu “pekiyi” derecesiyle bitirince öğretmeni tarafından Köy Enstitüsüne gönderilmek istendi; ancak, babası dindar bir insan olduğundan göndermedi.
Çok genç yaşta Risale-i Nur’la tanışarak Bediüzzaman’a talebe oldu (1948). Vatani hizmetini ifa ettiği sırada Kore Savaşı çıkmış olduğundan, Kore’ye gönderilen birliklerimizin içinde yer aldı (1951). Kore Gazisi olarak geri döndü. Bediüzzaman Hazretlerinin vefatına kadar hizmetinde bulunmaya devam etti (1960).
Bayram Yüksel, gerek Bediüzzaman gerekse Risale-i Nur hizmeti konusunda çok sayıda hatıra nakletti. Uzun süre hizmetin içinde yer aldı. Bediüzzaman’ın derslerinde bulundu. Bu yüzden aktarmış olduğu bilgiler, “birinci elden kaynak” olup çok büyük önem arz etmektedir
Bayram Yüksel’in, Kore’de bulunduğu sırada en çok düşündüğü şey, Üstad’ın verdiği kitapları Japon başkumandana nasıl ulaştıracağı konusu idi. Tokyo’ya tedavi edilmek üzere gönderilmiş bulunan yaralıları alma görevi, kendisinin mensubu bulunduğu tabura verildi ve böylece Tokyo’ya gitme imkanı doğdu. Buraya gelince komutanlarından izin aldıktan sonra, Türklerin bulunduğu camiye gitti. Cami müezzini ile tanıştı. Kendisine çok yakın ilgi gösterildi. Kazan Türklerinden olan müezzin ve diğerleri, Japon-Rus savaşı sırasında, Bediüzzaman’ın İstanbul’da iken tanışıp haberleştiği ve eserlerini gönderdiği komutan tarafından Tokyo’ya getirilerek yerleştirilmiş ve kendilerine cami yaptırılmıştı. Müezzin, Bediüzzaman’ı Rusya’daki esaretinden beri tanıdıklarını söyledi. Japon kumandan vefat etmiş bulunduğundan, Bayram Yüksel eserleri buradaki Türklere verdi.
Bediüzzaman’ın vefatından sonra, iman ve Kur’an hizmetini Ankara ve Isparta’da devam ettirdi. Nur hizmeti, Bediüzzaman ve parmakla sayılacak kadar az sayıdaki talebeleriyle başlamışken, daha sonra ülkenin dört bir yanına yayıldı. Risale-i Nur Külliyatı, başta Arapça ve İngilizce olmak üzere birçok dile tercüme edildi. Bu hizmete paralel olarak yurt dışında bir çok hizmet merkezi vücuda geldi. Bayram Yüksel de muhtelif zamanlarda yurt dışına gitti. Yine böyle bir seyahatten sonra Almanya’dan dönüşlerinde, beraberinde bulunan Ali Uçar ve Mehmet Çiçek’le birlikte, Bulgaristan’da geçirdikleri trafik kazası sonucu vefat etti (19 Kasım 1997).