"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hakan Şükür'den çarpıcı açıklamalar

01 Kasım 2014, Cumartesi 12:47
A Milli Futbol Takımı ve Galatasaray'ın eski golcüsü, İstanbul Bağımsız Milletvekili Hakan Şükür, kendisiyle ilgili merak edilenleri Aksiyon dergisine anlattı. AKP tarafından istifa ettiği gün bakanlık teklifi aldığını açıkladı.

Hakan Şükür'ün açıklamalarından başlıca satırlar :

Siyasete girdiğinize pişman oldunuz mu?

Olmadım. Başlangıç itibariyle istifa sebeplerimde, niye siyasete girdim dedim, çıkmak istedim, farklı sebepten dolayı. Ama bugüne baktığımda bana çok şey öğretti siyaset. Yani bu, istifadan sonraki süreç.

Size istifa etmeden önce bakanlık teklif edildiği söyleniyor?

Açık net söylüyorum, partinin ileri gelenlerinden, başbakana yakın biri vasıtasıyla, -ismini gerektiği zaman söyleyeceğim-, istifa etmeden 3 hafta önce ‘yakında bakansın, buna göre hazırlıklarını yap’ dendi. Hatta ve hatta istifa ettiğim, telefonlarımı kapattığım gün bütün o yetkili kişiler yakınlarımı arayarak döndürmeye çalıştılar ve bunu söylediler bana. ‘Bakan yaptık adamı, istifa etmesin’ dediler. Ben sadece bir olaya bakarak istifa etmedim. Ama ‘Hocaefendi istedi diye istifa etti’ dediler. Hiç alakası yok. Daha önce istifa etmeyi düşündüğümü partili birçok milletvekili arkadaşıma dillendirmiştim. Hepsi biliyor bunu.

Şu an bağımsızsınız. 2015’teki seçimlerde aday olacak mısınız?

Şu anda hiçbir şey düşünmüyorum. Çünkü çok belirsiz bir ortamı ve çok bölünmüş toplumsal yapıda siyaset çok da anlamlı gelmiyor bana. Ancak 3 yıllık deneyimim bana siyasi anlamda da yapılabilecek şeyler olduğunu söylüyor. Açıkçası zaman gösterecek diyebilirim.

İdris Bal bir parti kuruyor, var mısınız içinde?

Hayır. Ancak İdris beyi çok seviyorum. Kendisinden de çok şey öğrendim. Her türlü desteği veririm.

Beraber olur musunuz?

Bugün için böyle bir planım yok. Ama 2015 bize neler getirecek bilmiyoruz.”

DERSHANE OLAYI, BARDAĞI TAŞIRAN DAMLAYDI

Siz bu dershane tartışmalarının çıktığı dönemde istifa ettiniz.
O, bardağı taşıran damlaydı. Ben partinin içine girdikten, yaşadığım birçok konudan sonra istifa etmeyi çok düşünmüştüm.

Dershane tartışmaları öncesi mi?

Evet.

Ama sizin için ‘talimatla geldi, talimatla gitti’ dedi Mehmet Ali Şahin.

Ucuz siyaset yapıyorlar. Bir yere bağlayıp bir yere vurmak, sizin üzerinizden koca bir hareketi zor duruma düşürmek istiyorlar. Futbolun sıkıntıları ve çözümleri için gittiğim yerden milletvekili adayı olarak çıktım. Doğruyu, olayın nasıl cereyan ettiğini kendileri gibi bana bu teklifi yapan da biliyor. Ben biliyorum, Allah biliyor...

İstifa etmeden önce Fethullah Gülen’le hiç görüşüp, onun telkini ile ayrıldığınız söylendi… 
Tamamen uydurma. Hatta tam tersi, dershane tartışmalarından önce birçok kez istifa etmek istedim. Ama beni burada kalmaya zorlayan kişi Hocaefendi’ydi. “Onlar bizim kardeşimiz, siz çıkarsanız, şimdi yanlış anlaşılır. Türkiye’de çok güzel şeyler oldu. Yani sizin girişiniz nasıl bir olaysa, çıkışınız, sebebi ne olursa olsun, farklı dedikoduları beraberinde getirir, bu da o partiye zarar verir.” gibilerinden telkinlerde bulundu. Hani ben girerken sormuş olsaydım, belki de bana ‘girme’ diyecekti, bilmiyorum. Girerken de sorma imkânım olmamıştı.

İDRİS NAİM BEYİN BAHSETTİĞİ YAPIYI HİSSETMİŞTİM

İdris Naim Şahin bir oligarşik yapıdan bahsetti. Siz bu yapıyı hissettiniz mi?

Belli bir his vardı ama ben onu konumlandırıp, anlamlandıramamıştım. Herhalde bunu yapabilmek için yakın ve birebir yaşamak gerekiyor. Eskiden kolaylıkla ulaşıp bir şeyler paylaşabildiğimiz başbakanın etrafına adeta görünmez bir duvar örülmüş durumda. Ulaşabilmek için büyük kalkanları geçmek zorundasınız. Ulaşılmaz bir hale geldi başbakan. Uyarmak, söylemek, fikirlerinizi anlatmak çok güç artık. Sanırım İdris Bey’in kast ettiği yapı bu. Aslında bugün ki pek çok meselenin kökeninde de aynı sıkıntı var gibi. Bir yerleri ele geçirme düşünceleri, Fenerbahçe mesela, ses kayıtlarında çıktı. Böyle onlarca, yüzlerce başlık var. 

Milletvekilliğinin hiç mi önemi yok?

Görünürde var gibi. Açıkçası bana uymayan ve yaşadığımda hayal kırıklığına uğradığım bir fonksiyon söz konusu. Bir konudaki fikrinizi önceden öğreniyorlar, test etmek için size birilerini gönderiyorlar, eğer düşündükleriniz işlerine hiç gelmiyorsa o konuda kamuoyu önünde hiç fikrinizi sormuyorlar. Ama onlar gibi düşünürseniz, isminizi kullanarak ‘Hakan da böyle düşünüyor’ diyorlar. Beni rahatsız eden bu yapı. Kaldı ki meclise gidip 15 saat oturan adam hiç olmadım.

Kullanılmaya çalışıldığınız anlar hiç olmadı mı?

Oldu. Şike sürecinde cezaların düşürülmesi meselesi. Evet, cezalar fazlaydı. Ama olaylar patlayınca düşürülmeye çalışılmasını onaylamamıştım. O yasa görüşülürken atlayıp İstanbul’a geldim. Partiden çok önemli bir yetkili de arkamdan geldi. “Bu yasa ile ilgili Meclis’te sen konuş.” dedi. “Ben hukukçu değilim.” dedim. “Ben yasanın geçmemesini düşünüyorum, siz bana bunun tersini yap diyorsunuz. Yapamam.” dedim. “Böyle mi söyleyelim beyefendiye?” dedi. “Söyleyin.” dedim. 

BENİ SADECE ŞENOL GÜNEŞ ARADI

17 Aralık sonrası isminiz statlardan söküldü. Sizi rahatsız etti mi?

Herkes kendine yakışanı yapıyor. Tabelaların sökülmesi beni hiç etkilemedi. Aksine ‘Duvarda resmin olacağına âlemde ismin olsun’ diyerek onların basitliğine verdim. Bence ibretlik olan tam da aynı süreçte Avrupa’nın en prestijli ödüllerinden biri olan Golden Foot’a (Her yıl bir aktif bir de futbolu bırakmış iki efsane oyuncuya verilen altın ayak ödülü) layık görülmemdi. Sahip olduğum maddi manevi zenginlikleri, imkanları bir üstünlük ve tahakküm aracı olarak kullanmadım bugüne kadar. Ben hiçbir şey olmamayı göze almış bir insanım. Tabela, isim, unvan benim nezdimde çok fazla değer ifade eden şeyler değil.

Lig TV’deki yorumculuğunuz da bu süreçte sonlandırıldı. Bu olay karşısında Şansal Büyüka’nın duruşunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kimse, biz böyle durduk, herkesten böyle durmasını bekliyoruz dememeli. Diyemez. Olmaz. Yapamazsınız yani. O insanları ben kesinlikle sorgulamıyorum. Hepsini çok seviyorum. Dostum onlar. Siyasete girmeden önce de tanıyordum onları. Lig TV bana yorumculuk teklif ettiğinde henüz TMSF’nin elinde değildi. Dolayısıyla bir özel kanaldan gelmişti teklif. Ancak sıkıntılı sürecin başlangıcı ile beraber kanala el konulunca maksat zarar verelim düşüncesiyle yapılan bir atraksiyondu diye düşünüyorum. Şuna üzüldüm ama hak da veriyorum, kolay değil, telefonları dinleniyor, takip ediliyor, ‘bak onunla konuşursan seni de örgüte sokarlar’ diye söyleniyor onlara. O arkadaşlarım nasıl yapacak ki, nasıl konuşacak ki? Onları da anlamak lazım. Ama şuna üzüldüm; Altın Ayak ödülünü, futbolculuk kariyerim, Milli Takım, G.Saray’da yaptıklarım, bir de saha içi duruşumla -evet o gün Fransa’daki ödül töreninde bu önemle ifade edildi- aldım. Sadece o arkadaşlarımdan bir vesileyle tebrik telefonu beklerdim. Sadece Şenol Güneş aradı. Şenol hocanın açık açık çıkıp söylemesi beni çok mutlu etti. Ona teşekkür ederim. Ancak sadece Şenol Güneş’in araması yetmez. Ancak futbol anlamlı suskunluğu, susmayanların ise adeta aforoz edilmesi ülkenin yaşadığı cinnet halinin tezahürüdür.

Okunma Sayısı: 1756
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • HÜSEYİN İLHAN

    2.11.2014 07:51:25

    M.TORUN kardeşim haberin kaynağı AKSİYON DEGİSİ olarak belirtilmiş dikkatine.HAKAN ŞÜKÜR ü B.SPOR a geldiği ve transfer eden merhum başkanımız İBRAHİM YAZICI nın işyerine komşu olduğu günden beridir tanırım.2002 D.Kupasında ve daha nice kulüp,takım maçlarında futbol camiasına dindar futbolculuğu ile örnek olmuştur.Siyasete sokulması onun şan,şöhretinden nemalanmak isteyen menfaat üzerine dönen siyaset çirkindir diyerek üstadımızın tarif ettiği siyasetçilerin marifetidir. Şike ve şiddet için kanun çıkartıp sonra değiştirerek haksızlıklarına bir örnek daha delil eden bu menfaat üzeri siyasetçilerinden uzaklaştığın için tebrikler HAKAN kardeşim.

  • Mustafa Torun

    1.11.2014 15:59:57

    Bu haberin kaynağı nedir? Roportajı kimin yaptığı bilgisini göremedim.

  • vefa umurca

    1.11.2014 15:53:24

    evet hakan kardeş, 2004 yılından bu tarafa bu gazete ve içindekiler, hep bu siyasal İslamcı çizginin takiyeci, oportunist ve mahkevelist olduğunu söyledik, toplumun kendine tabi olmıyanlarını susturup sadece para peşinde koşturmaya çalışıyorlar, malasef siz ve hizmet dediğiniz yerde bulunan kardeşlerde buna kapıldınız. Rabbim hepimizi affetsin,

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı