"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hukuk ve adalet çağrısı

26 Mart 2017, Pazar
12.'si düzenlenen Risale-i Nur Kongresi masa çalışmalarıyla başladı. 5 farklı konuyla görüş alış verişlerinin yapıldığı masa çalışmalarında çok sayıda akademisyen ve yazar bir araya gelerek hukuk ve adalet çağrısı yaptı.

Risale-i Nur Enstitüsü ve Yeni Asya Gazetesi’nin hazırladığı ve bu yıl 12. düzenlenen Risale-i Nur Kongresi İstanbul Radisson Blu Otel’de masa çalışmalarıyla başladı. “Risale-i Nur’a Göre Hukukun Üstünlüğü ve Adalet Ekseninde Din-Devlet ve Cemaat İlişkileri” başlığı altında beş masada yapılan çalışmalarda çok sayıda akademisyen ve yazar bir araya gelerek görüş alış verişinde bulundu.

1. Masa’da ‘Hukukun Üstünlüğü Ve Adalet’ konusu ele alındı. Konuyla ilgili açıklama yapan 1. Masa’nın Oturum Başkanı Prof. Dr. Ahmet Aydın, “Devlet ve Adalet ilişkisi genellikle devlet ve hukukun üstünlüğü ve adalet konusu üzerinde bildiri sunulacak. Genel anlamda hukuk ve devletin adil işlemesi vurgulandı. Devletlerin adil oldukları ölçüde uzun ömürlü yaşadıkları, yaşayabilecekleri aksine adil davranmadıkları takdirde kısa ömürlü olacakları vurgulandı. Örnek olarak Osmanlı Devleti verildi. Burada kısacası adaletin önemi ve hukukun üstünlüğü  nü açıklamaya çalışıyoruz, yarın da devam edeceğiz” dedi.  

Devlet cemaatlere müdahale etmez, yardımcı olur

2. Masa’da ‘Din, Devlet ve Cemaat ilişkileri’ konuları ele alındı. Oturum Başkanı Prof. Dr. Nurettin Abut, “Devlet, cemaatlere ne kadar hizmet etmeli veya mesafeli olmalı? Devlet nasıl diyalog kurmalı? Devlet cemaatlere nasıl davranmalı konuarını ele aldık. Devlet demokratik bir yapıda olursa, cemaatlere yardımcı olur. Onlara müdahale etmez. Onlardan çekinmesine gerek yok. Ama cemaatlerin de kendilerine göre bir stratejisi olmalı. Birşey daha olmalı ki, devlet onlara yardımcı olurken onların da yönetime hevesli olmamaları gerekir. Peki, bu konuyla ilgili Bediüzzaman Hazretleri neler diyor? Dinî cemaatlerin maksatta ittihat etmelerini tavsiye ediyor. Hani, son zamanlarda cemaatlerin birleştirilmesi konuşuluyor, bu mümkün değil, ama  maksatta ittihat edebilirler. Yani cemaatler devletin yönetim erkine değil,  toplumun mutluluğuna, dünya ve ahiret hayatlarının daha iyi olması için gerekli bilgi hazırlığına yardımcı olacak olmalıdır. Modern toplum, bilimsel aşamaya gelmiş. Burada cemaatlerin rolü ne olacak? İnsanlar belki gelecekte bir araya gelmeden organizasyonda olma, fikir alışverişinde bulunmak isteyecek. Sosyal medyada bunun bir örneği, kuşkusuz daha da gelişmişi olacaktır. Burada cemaatlerin konumu ne olacak? Devlete ne kadar etkili olur veya olmalılar? Risale-i Nurdaki ölçüler nedir, bunları tartışıyoruz” şeklinde konuştu. 

Din hizmetleri ve Diyanet ilişkisi konuşuldu

Din hizmetlerinin Risale-i Nurdaki anladığımız çerçevede nasıl olması gerektiğini konuştuklarını belirten 3. Masa Oturum Başkanı Doç. Dr. Veysel Kasar, “Bediüzzaman Hazretleri din hizmetleri konusundaki tavsiyeleri nedir, uygulamaları nedir ve Diyanet’in de nasıl olması gerektiğine dair bazı tavsiyelerimiz oluyor, onları müzakere ediyoruz. Din hizmetlerinden önce iman esaslarını anlatan temel meseleyi buluyoruz. Diyanet millete, insanlara haram ve helâli gibi tartışma götürmez temel kavramlarını anlatmalıdır hutbelerde, vaazlarda. Ondan sonra Diyanet teşkilâtı hutbeleri, hatipleri, vaizleri dinin tartışmalı konularını hutbelerde kullanmak yerine, bu temel meseleleri vermeli, halkın din duygusunu takviye etmeli. Sonuç bildirgemizde bunları tavsiye edeceğiz. Çünkü Risale-i Nur hizmetinin temel esası imanın kuvvetlendirilmesi ve tesisi noktasındadır. Yani bir insanın gencin imanı sağlamsa, haram helâl bilip o kadar dikkat edecektir. Dolayısıyla bizim masamız bunları tavsiye ediyor” ifadelerini kullandı.

Risale-i Nurda bunun ilacı var

4. Masa Oturum Başkanı Prof. Dr. Ahmet Battal, “Masamızın konusu sivil toplum örgütlenmelerinin son dönemde yaşadığı sıkıntıları nasıl aşabilecekleri konusu. Çünkü Türkiye zaman zaman hürriyetler açısından iyiye gidiyor, ama son birkaç yıldır oldukça kötüye gidiyoruz. Sivil Toplumu devlete eklemlemek, devlet üzerinden yeniden kontrol etmek gayreti var. Bilhassa dindarların kurduğu sivil toplum örgütlerini devlete eklemleyip şekillendirmek gayreti var. Sivil olmaktan çıkarma gayreti var. Risale-i Nur’da bunun ilâcı var. “Bunlar nelerdir”i konuşuyoruz. Sivil toplumu yeniden güçlendirmenin yolları neler? Nur Talebeleri bu konuda nasıl katkı yapabilir? Bunları müzakere ettik. Bilhassa devletten gelebilecek olan 2 türlü baskıyı; 1. Doğrudan, zoraki baskıyı, 2. Rüşvet, suistimal benzeri yollarla iyileştirme adı altında yapılan baskıyı nasıl püskürtebiliriz? Ve toplum gerçekten nasıl sivil kalabilir? Devleti gerçekten nasıl şekillendirebilir? Devletten en az etkilenerek nasıl devleti etkileyebilir? Bu konular hakkında konuştuk” dedi. 

İslam düşünce geleneğinde Risale-i Nur’un yeri nedir?

5. Masa Oturum Başkanı Doç. Dr. Osman Özkul ise, “İslâm düşünce geleneğinde Risale-i Nur’un yeri nedir? İslâm düşünce geleneğini oluşturan belli başlı  ekoller var; Tasavvuf, kelâm, felsefe gibi düşünceler var. Burada genel anlamda ulema geleneği var. İslâmî literatürün eğitiminin yapıldığı gelenekler var. Bu gelenekler içerisinde Risale-i Nur’un yeri nedir? Bunların devamı mıdır? Yoksa bunlardan farklı yeni bir mahiyette mi ortaya çıkmaktadır? Bunu tartışıyoruz. Bir içtihad olarak Risale-i Nur’un ortaya koyduğu içtihadın hem yöntem olarak, hem muhteva olarak kendisinden önceki çağlarda ortaya çıkan Kur’ân’ın üzerindeki tozları silkelemek ve tefsir yöntemi olarak sadece geleneksel açıklama tefsir yöntemi biçiminde değil, doğrudan doğruya çözümlemeye yönelik olan anlayıcı bir yöntem uyguladığını, bu bakımdan orijinalliğinin, şahsına münhasır bir yöntem olduğunu, konuşuyoruz” dedi.

SEVDE YENİ, KÜBRA ÜNÜVAR, KÜBRA ÖRNEK / İSTANBUL

Okunma Sayısı: 3760
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Bahtıyar Ispartalı

    26.3.2017 18:12:34

    Tebrikler...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı