Geçici seçim hükümeti kabinesinin onaylanmasının ardından seçimler için geri sayım başladı.

Uzmanlar; hükümetin öncelikle ülkede ‘güvenli, tarafsız’ bir seçim ortamı sağlamak zorunda olduğuna dikkat çekiyor. 7 Haziran’dan sonra koalisyon arayışları sürerken; Cumhurbaşkanı Erdoğan ile hükümeti kurma görevi verdiği Davutoğlu’nun Anayasa’ya uygun hareket etmediği tartışmaları gündeme damgasını vurmuştu.

Aynı tartışmalar seçim hükümeti kurma sürecinde de devam etti. Deutsche Welle Türkçe’de yer alan habere göre, Marmara Üniversitesi’nden Anayasa Hukukçusu Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, “Kurulan seçim hükümeti Anayasa’ya uygun mu” sorusunu cevaplarken, “Bu hükümette Davutoğlu, başbakanlık yapmamalıydı. Hem AKP’yi tek başına iktidara taşıyamadı hem de koalisyon görüşmelerinde başarılı olamadı. Anayasa’nın 114. Maddesi koalisyon görüşmelerinin sonuçlanamadığı durumda bağımsız bir seçim hükümetine işaret eder. Oysaki Davutoğlu’nun bağımsız olmadığı ortada. Onun, seçim hükümetinde de başbakan olması Anayasa’nın özüne aykırı” diye konuştu.

AKP kabinesine döndü 

“MHP ve CHP’nin seçim hükümetine katılmaması bu kabineyi AKP kabinesi haline getirmiştir. AKP; 3 dönem kuralına takılmayan bütün bakanları korumuş ve bağımsız olması beklenen koltuklar da AKP kökenli kişilere verilmiştir. AKP damgasını taşıyan bir seçim kabinesi oluşturulmuştur” diyen Kaboğlu, seçim hükümetinin Anayasa’ya göre en öncelikli görevinin ise “güvenilir, tarafsız seçim ortamı oluşturmak” olduğunu belirtti.

Kaboğlu, “Bu hükümet; seçim özgürlüğünü sağlamakla yükümlü olmalı, ama bu yapısıyla AKP’ye yol açan bir kabine görünümüne sahip” yorumunda bulunurken, seçim güvenliğinden öte kabineyle ilgili yapılan tartışmaların da ‘anlamsız’ olduğu tesbitini yaptı.

Kaboğlu, “Hangi bakanın Alevî, kiminin Sünnî, kiminin başörtülü olduğu gibi yaklaşımlar militanca ve ilkelce yaklaşımlar. Türkiye; şimdi 1 Kasım’a odaklanmalı ve özgür bir ortamda seçime gitmek için çalışmalı” dedi. Seçim hükümetinde AKP-HDP varlığının önümüzdeki iki ay için ‘denge unsuru’ olması gerektiğine işaret eden Kaboğlu, hem HDP’nin hem de AKP’nin daha çok kamuoyu gözünde olacağına dikkat çekti ve “Herkesin daha dikkatli olması gereken bir dönemden geçiyoruz. Halk kavga istemiyor” ifadelerini kullandı. 

Seçim takvimi işlemeye başladı

Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK), 1 Kasım’da yapılacak olan milletvekili seçimleri için hazırladığı seçim takvim işlemeye başladı. Takvime göre gümrük kapılarında ve yurt dışı temsilciliklerinde oy verme işlemi 8 Ekim Perşembe günü başlayacak. Yurt dışı temsilciliklerinde oy verme işlemi 25 Ekim Pazar günü sona erecek. Siyasi partiler aday listelerini 18 Eylül Cuma gününe kadar vermeleri gerekiyor. Seçim takviminde yer alan bazı önemli günler ise şöyle: “31 Ağustos Pazartesi: Seçimin başlangıç tarihi. 2 Eylül Çarşamba: Tutuklular ile taksirli suçlardan hükümlülere ilişkin askı listelerinin, güncellenmek üzere ilçe seçim kurullarınca askıya çıkarılması ve itirazların başlaması. 10 Eylül Perşembe: Muhtarlık bölgesi askı listelerinin, tutuklular ile taksirli suçlardan hükümlülere ilişkin askı listelerinin askıdan indirilmesi ve yapılacak itirazların son günü. 13 Eylül Pazar: Siyasi partilerin birleşik oy pusulasındaki yerlerinin belirlenmesi ile ilgili olarak Yüksek Seçim Kurulunca kur’a çekilmesi ve ilânı. 26 Eylül Cumartesi: Birleşik oy pusulasında yer alacak olan bağımsız aday sıralaması için tüm il seçim kurullarında aynı anda olmak üzere saat 11.00’da kura çekilmesi.  8 Ekim Perşembe: Gümrük kapılarında oy verme işlemine başlanması ve Yurt dışı temsilciliklerde oy verme işlemine başlanması. 25 Ekim Pazar: Yurt dışı temsilciliklerde oy verme işleminin sona ermesi. 1 Kasım Pazar: Oy verme günü”