Ablukanın kaldırılmaması başta olmak üzere, bir çok sebepten dolayı anlaşmaya karşı çıkıldı ve STK’lar bu durumu hezimet olarak adlandırdı. 

Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesine yönelik müzakerelerin ardından varılan mutabakat, Türkiye tarafından imzalandı. Başta Sivil Toplum Kuruluşları (STK) olmak üzere bir çok aydının, siyasinin, halkın tepki gösterdiği anlaşma ülke ve dünya gündemine oturdu. Anlaşmayı zafer olarak gören AKP Hükümeti ve hükümete yakın medya organları “artık Filistinliler rahat nefes alacak” vurgusunda bulundu. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan İHH Başkanı Bülent Yıldırım ise yaptığı açıklamada, “Şaşkınız. Abluka kalkmadı, İsrail kazançlı çıktı, Türkiye bir şey almadı” dedi.  Yıldırım “Abluka resmîleşti, ama ölenlerin yakınları dâvâlardan vazgeçmeyecek” vurgusunda bulundu.

İsrail’in işine yaradı

Anlaşmaya tepki gösteren Yoldırım, “Tazminat alındı sayılmaz. Bu İsrail’in işine yarayan sorumsuzluk bedeli. Tazminat nedir? Yaptığı haksız fiilden dolayı alınan bedeldir. Bunun uluslar arası emsalleri 1 ile 3 milyar dolar arası. Miktar önemli değil, haksız fiilden dolayı ödenseydi tamam, ama İsrail bunu bir bağış olarak veriyor. İsrail ‘ben sorumsuzum, yaptığımda haklıydım, ablukayı yasal görüyorum, istenmeyen gelişmeler oldu, çok insan öldü, Türkiye ile ilişkileri de önemsiyorum, bu sebeple doğan zarara karşılık 20 milyon ödüyorum’ diyor. Bu tazminat bu şekilde kabul edilirse Amerika’nın BM’nin kabul etmediği ablukayı resmî olarak Türkiye ve İsrail kabul etmiş oluyor” açıklamalarında bulundu. 

İsrail, Filistin’in doğalgazına çöktü

İsrail’in çıkarları peşinde olduğunu belirten Yıldırım, “İsrail Gazze’deki doğalgazı çıkarmayı hedefliyor. Gazze karasularında tesbit edilen doğalgaz yatakları var. Bu maliyeti çok düşük yataklar. O doğalgazı çıkartıp Avrupa’ya satmak istiyor İsrail. Yani Filistinlilerin malına el koyuyor” dedi. 

Gazze halkı öfkeli!

Yapılan anlaşmaya gösterilen tepkiler artarken partisinin grup toplantısında konuşan Başbakan Binali Yıldırım, “Türkiye-İsrail arasında varılan mutabakatla, artık Filistinli kardeşlerimiz nefes alacak, Gazze’deki çile sona erecek” dedi. Sosyal medya hesabından konuya ilişkin açıkmalarda bulunan Filistin Öğrenci Platformu Başkanı Gazzeli Kerim Alastal’da, “İşgalci Siyonistlerle ilişkilerin normalleştirilmesi mutlak şerdir. Biz Gazzeliler, İsrail işgal devleti üzerinden 10 bin tonluk insanî yardımı beklemiyorduk, biz özgür olarak sizin gibi yaşamayı bekliyorduk. Açık ve net söylüyorum, bu anlaşma 10 senedir ABLUKA altında kalan mazlûmların hayallerini kıran bir anlaşmadır.” dedi. Hamas’ın bu anlaşmayı tebrik ettiği yönündeki haberleri de yalanlayan Gazzeli Alastal, “Hamas bu anlaşmayı tebrik etmedi, kabul de etmedi. Biz hiç bir zaman İsrail işgal devletiyle ilişki kurmayı desteklemedik, desteklemeyiz de” diyerek öfkesini belirtti.

N. Nur Ener İstanbul 

Utanç vericidir, züldür! 

Anlaşmanın kabul edilemez olduğunu vurgulayan Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya, “Hangi gerekçeyle olursa olsun; karşılığında hangi menfaat, avantaj elde edilirse edilsin İsrail isimli Siyonist işgal çetesi ile ilişkilerin normalleştirilmesi kabul edilemez! Çünkü İsrail normal bir devlet değildir”  dedi. Anlaşmanın zulmu resmîleştirmek olduğunu belirten Kaya, “Aslında tek başına, Gazze’ye insanî yardımların dahi İsrail onayına bağlı olması dayatması göz önünde bulundurulduğunda dahi Siyonist çete ile normalleşmenin anormalliği ortaya çıkmaktadır. Adeta Filistin halkına yardım konusu öne çıkartılarak İsrail’le çok boyutlu ilişkilere meşrûiyet zemini sağlanmaya çalışılmaktadır. Anlaşmayla ekonomik ilişkilerin gelişeceği, İsrail’den Avrupa’ya gaz taşınacağı vb. bir dizi husus Siyonist çete ile sarmaş dolaş olmaya son derece teşne bir ruh halini yansıtmaktadır ki, bu son derece utanç vericidir, züldür!” açıklamalarında bulundu. 

Gazze, İsrail’in insafına terk edilmiştir

Anlaşmaya tepki gösteren bir diğer isim de Mirasımız Derneği Genel Başkanı Muhammet Demirci oldu. Demirci açıklamasında, “Gazze, İsrail’in insafına terk edilmiştir” dedi. İsrail’in Filistin topraklarında işgalci olduğunu belirten Demirci, “ Gazze’yi abluka altında tutarak dünyadan tecrit etmektedir, Müslümanların kutsal beldesi Kudüs’te zorbalıklara imza atmaktadır; bunun son örneğini dün (Pazar) Müslümanlar Mescid-i Aksa’da itikafa girdikleri sırada gerçekleştirmiş ve Mescid-i Aksa’yı basarak Aksa nöbetçilerini gözaltına almıştır. İsrail’in nihai hedefi Kudüs’ü başşehir yapmak ve Mescid-i Aksa’yı yıkmaktır. İsrail’e verilen her taviz, bu işgalci gücün Mescid-i Aksa üzerindeki emellerine bir adım daha yaklaşması anlamına gelir” değerlendirmesinde bulundu.

Hamas İstanbul’dan gidecek!

Türkiye ile İsrail arasında varılan anlaşmayı değerlendiren İsrailli bir yetkili, Başbakan Binali Yıldırım’ın Gazze’deki ambargonun ‘büyük ölçüde kaldırıldığına’ dair ifadesini boşa çıkardı. İsrail gazetelerinden Haaretz’e konuşan, üst düzey bir İsrailli yetkili de, “Bizden ablukayı kaldırmamızı istediler, ancak biz bunu kategorik olarak reddettik” dedi. Yetkilinin aktardığına göre, anlaşmanın iki de eki var. Birinci ek, İsrail’in Hamas’ın İstanbul’daki merkezinin kapatılması talebine yönelik. İkinci ek ise Türkiye’nin Pazar günü İsrail’e verdiği resmî bir mektup. Mektupta Türkiye daha önce kaybolan İsrailli iki asker ve iki sivilin iadesi için Hamas ile İsrail arasında arabuluculuk yapmayı vaat ediyor. Yetkili, mektubun Roma’da İsrail’in müzakere heyetine teslim edildiğini söyledi ve Netanyahu’nun aylar önce kaybolan asker ve sivilleri Türkiye’nin Hamas üzerindeki etkisine dair bir taahhüt almak açısından önemsediğini belirtti.