"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Tülbent oyaları neler anlatıyor?

21 Mayıs 2011, Cumartesi
“ELTİ çatlatan'', ''Motor izi'', ''Kaçan kızın eteği'' gibi isimler verilen ve Türk kadınının hayatında önemli bir yere sahip olan boncuk oyaları, günümüzde masa örtüsünden fotoğraf çerçevesine kadar bir çok alanda kullanılıyor.
 Tülbent oyaları neler anlatıyor?
Kültür ve Turizm Bakanlığı Geleneksel El Sanatları Sanatçısı Sevgi Şenol, Türkçe öğretmeni olarak Konya'da boncuk oyaları konusunda çok zengin örneklerle karşılaştığını ve buradaki kadınların eski modelleri yapmadıklarını fark edince, boncuk oyalarını derlemeye karar verdiğini söyledi. Şenol, yazma kenarlarına işlenen boncuk oyalarının, Türk kültürünün önemli bir parçası olduğunu, bu sebeple bir çok yöreden örnekler topladığını, yörelere göre farklılıklar gösterdiğini ifade ederek, ''Örneğin Artvin yöresinde daha sade oyalar vardır. Ancak, batı bölgelerine geldikçe yörüklerin olduğu özellikle Balıkesir ve köylerinde ağır pullu, parlak, daha zengin oyaların yapıldığını gördüm. Çünkü boncuk oyası Anadolu kadının sadece yazmasının kenarındaki bir süslenme aracı değil, hem takısı, hem el sanatı, hem de ziynet eşyası yani aslında her şeyi boncuk oyasında. Çünkü görünen o'' dedi.
 
DUYGULARIN ANLATILDIĞI İSİMLENDİRMELER
 
ÖZELLİKLE yörüklerin çok farklı ve değişik oyalar kullandığını vurgulayan Şenol, meselâ arpa sapının bereket sembolü olarak oyalarda kullanıldığını söyledi. Şenol, baharat olarak kullanılan karanfilin, hoş kokusu dolayısıyla gelinlerin çeyizlerinde yer aldığını, akşamdan ıslatılan karanfilin daha sonra iğnelerle boncuklara eklenerek oyasının yapıldığını ifade etti.
Anadolu kadının inanç özelliklerinin ve hayat biçiminin de oyalarda görülebildiğine dikkati çeken Şenol, şu bilgileri verdi: ''Çitlembik ağacının nazara iyi geldiğine inanılır. Bu inançtan yola çıkarak ağaç parçalarını Anadolu kadını oyalarında kullanmıştır. Bunu ilk gördüğümde çok şaşırmıştım. Toplumsal ilişkileri de oyalarda görebiliriz. 'Kaçan Kızın Eteği' o yörede kaçarak evlenen kızları anlatıyor, 'Motor İzi' traktörün yolda bıraktığı izden esinlenerek yapılmış, 'Elti Çatlatan' oyası işlenmesi çok zor olduğu için bu oyayı işleyen kadının, eltisi tarafından başarısının kıskanılabileceğini anlatıyor. Günümüzde yapılmayan çok eski örneklerden biri de 'dürme' yani karton oyadır. Karton üzerine iplik sarılarak yapılan bu oya, artık unutulmaya yüz tutmuştur."
Okunma Sayısı: 7426
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı