"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

SIRA OYAK’TA

26 Temmuz 2012, Perşembe
Bahçeşehir Üniversitesi siyaset bilimcilerinden Dr. Cengiz Aktar, ordunun ekonomik gücünün de üstüne gidilmesinin hayatî önemde olduğu görüşünde. “Askersizleştirme uzun bir süreç” diyen Aktar, ordunun mâlî ve hukukî ayrıcalıklarını kaldırmadan bu sürecin tamamlanmayacağını söyledi.
REFORM KAÇINILMAZ, AMA...
Türkiye’de yaşayan İngiliz uzman Gareth Jenkins: TSK gittikçe artan siyasî ve hukukî incelemelere maruz kalırken OYAK’ta değişiklikler yapılması kaçınılmaz. Ama OYAK şirketleri iktidara yakın kişilere aktarılabilir. Türkiye’de birkaç yıldır gördüğümüz şey: Sistem aynı, sadece yönetici seçkinler değişiyor.
 
OYAK HÂLÂ DOKUNULMAZ
Lale Kemal, “OYAK’ın kimseye hesap vermeyen, dokunulmaz bir yapıya sahip olması; askerî egemenliğin sona ermesi ve Silahlı Kuvvetlerin tam anlamıyla sivillerin idaresine geçmesi konusunda Türkiye’nin önünde daha uzun bir yol olduğunu gösteriyor” değerlendirmesi yaptı.
 
SIRA OYAK’TA
 
Amerİka’nIn Sesi Radyosu’nun internet sitesinde yer alan bir haber yorumda OYAK’ın geleceği masaya yatırıldı. Haberde Türk hükümetinin, Türkiye’nin en güçlü kurumu Silâhlı Kuvvetleri siyasetin dışına ittiği, şimdi ise sıranın OYAK’a geldiği iddia edildi.
Amerika’nın Sesi Radyosu’nun internet sitesinde Dorian Jones imzasıyla yayınlanan bir haber yorumda, Türkiye’deki mevcut iktidarın, ülkenin en güçlü kurumu olan Silâhlı Kuvvetleri, siyasetin dışına ittiğini, şimdi ise ordunun iş ilişkilerini masaya yatırdığını belirtti. Haber yorumda şunlar ifade edildi:
“Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı, Türkiye’nin en güçlü kurumu olan Silâhlı Kuvvetler’i hem kışlaya, hem de siyasetin dışına sürdü. Şimdiyse ordunun iş ilişkileri masaya yatırılıyor. Türkiye’de alabileceğiniz bir çikolata, bir sigorta, bir ev ya da arabanın öyle ya da böyle Ordu Yardımlaşma Kurumu’yla bir bağlantısı vardır. Taraf gazetesi yazarı ve savunma muhabiri Lale Kemal, OYAK’ın geçmişte ordu yönetimlerinin bir mirası olduğunu söylüyor. Ordu Yardımlaşma Kurumu için, ‘Garip, kimseye hesap vermeyen bir kurum’ diyen Kemal, OYAK’ı hukuk devleti ve demokrasinin olmadığı Latin Amerika ülkelerinde, Çin’de ve Mısır’daki yapılaşmalara benzetiyor. Ancak OYAK şimdi siyasî soruşturma altında. AKP sözcüsü Hüseyin Çelik, geçen ay yaptığı açıklamada Meclis’in OYAK’ın varlık ve işlevini soruşturacağını açıkladı. Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarında, ülkedeki generallerin beşte biri darbe iddialarıyla bağlantılı olarak tutuklandı, yargılandı, ya da yargılanmayı bekliyor. Bu beklenmedik soruşturmalar, orduyu siyasetin dışına itti.
 
“ASKERSİZLEŞTİRME UZUN BİR SÜREÇ”
Bahçeşehİr Üniversitesi siyaset bilimcilerinden Cengiz Aktar, ordunun ekonomik gücünün de üstüne gidilmesinin hayatî olduğu görüşünde. ‘Askersizleştirme uzun bir süreç’ diyen Aktar, ordunun malî ve hukukî ayrıcalıklarını kaldırmadan bu sürecin tamamlanmayacağını söylüyor. OYAK, 1961 darbesinin ardından ordu mensupları tarafından kendilerine bir emeklilik fonu oluşturmak üzere kuruldu. Bu fon yıllar boyunca müthiş bir büyüme kaydetti. OYAK’ın 2009 raporu, holdingin 30 bin kişiye iş verdiğini ve 15 milyar dolarlık mal varlığı olduğunu gösteriyor.  Holding 60 şirketle çalışıyor. Oyak’ın Renault ile 1971 yılında başlattığı işbirliğinin sonucu bu yıl 4 milyonuncu Renault otomobil üretildi.
 
“EMEKLİ GENERALLER YÖNETİMDE”
Holdİngİn yönetim kurulu üyeleri ve genel kurulunun çoğu emekli generallerden oluşuyor. Buna rağmen OYAK, Silâhlı Kuvvetler’le ilişkisi olmadığını savunuyor. Türkiye’de yaşayan İngiliz uzman Gareth Jenkins, OYAK konusundaki huzursuzluğun şimdi astsubaylara da yansıdığını belirtiyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, OYAK’ın yönetim kurulunda temsil edilmek isteyen astsubayların açtığı dâvâyı değerlendiriyor. ‘OYAK’ın sorunu emekli generallere iş bulma kurumu haline gelmiş olmasıydı’ diyen Jenkins, OYAK’ın en büyük işgücünün gerçekte düşük rütbeli subaylarla astsubaylar olduğunu, ama kurumdan genelde üst düzey subayların yararlandığını belirtiyor. OYAK Başkanı Yıldırım Türker bir süre önce cezaevine gönderildi. Emekli Korgeneral Türker, 1997 yılında Refah-Yol hükümetinin istifaya zorlandığı ‘post-modern darbeyle’ ilişkilendiriliyor. Gareth Jenkins, TSK gittikçe daha fazla siyasî ve hukukî incelemelere maruz kalırken OYAK’da değişiklikler yapılmasının kaçınılmaz olduğunu söylüyor. Ama bu değişiklik adil olmayabilir. Jenkins, şirketler OYAK’tan ayrılmaya başladıkça, bu şirketlerin sermayelerinin de iktidara yakın kişilere aktarılabileceğine işaret ediyor. İngiliz uzman, ‘Son birkaç yıl içinde Türkiye’de gördüğümüz şey; sistem aynı, ama yönetici seçkinler değişiyor’ diye konuşuyor.
 
“OYAK’TA REFORM ŞART”
Ordunun bu denli güçlü olmasını eleştiren kesimler, ülkedeki Silâhlı Kuvvetler egemenliğinin tamamen kalkması ve demokrasinin geleceği için OYAK’ta reformun şart olduğunu belirtiyor. Lale Kemal, ‘OYAK’ın kimseye hesap vermeyen, dokunulmaz yapıya sahip olması; askerî egemenliğin sona ermesi ve Silâhlı Kuvvetler’in tam anlamıyla sivillerin idaresine geçmesi konusunda Türkiye’nin önünde daha uzun yol olduğunu gösteriyor’ diyor. Ordunun sivil idare altına girmesi, Avrupa Birliği’nin kilit taleplerinden biri. OYAK web sitesinde yayınladığı açıklamada, bu eleştirileri reddediyor ve karalama kampanyasının kurbanı olduğunu savunuyor. Gözlemciler, ordu siyasî gücünü kaybettikçe OYAK’ın reform edilmesi yönündeki baskıların da artacağını söylüyor.”
Okunma Sayısı: 5380
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Hasan doğru

    14.12.2012 00:00:00

    kemaliz geçinip ceplerini dolduran generaller bir gün bu halka hesap vereceklerdir.

  • ömer güülmez

    27.7.2012 00:00:00

    Ben bir assubay emeklisiyim. OYAK, bir fiil çalıştığım 28 yıl boyunca her ay maaşımdan emekli sandığına kesilen para kadar para kesti. Emekli olunca emekli sandığı hem tazminatımı, hem sağlığımı, hem de her ay maaşımı veriyor. OYAK ise kene gibi 28 yıl kanımı emdi, verdiği para 125 000 tl . Benim kadar çalışan bir albaya 600 000 tl, generale ise, yedi sülalesine yedi asır yetecek bir servet veriyor. Çalışan işçisine böyle davranması normaldir. 125 000 az paramı diyeceksiniz, maaşımdan her ay kesilen parayla her ay altın alsam 336 altın ediyordu, bu günkü parayla 336 bin eder. Dolar alsam zengindim. Onuda geçtim ben istemeden maaşımdan niye kesiyor ki. OYAK sanane benim paramdan ne yapar yaparım.

  • Adem

    26.7.2012 00:00:00

    Kdz. Eregli Demir Celik Fabrikasi OYAK tarafindan satin alindiktan sonra cok kaliteli ve degerli personal dindar olduklari ve esleri basörtülü olmalari sebebiyle isten cikarildilar ve bazilari kademeden düsürülerek daha az ücrete calistirildilar. Isten cikarilanlarin yerine ordu elamanlarindan Kemalist zihniyetli kisiler getirildiler. OYAK yöneticileri yüzlerce magdurlarin binlerce aile efradlariyla haklarini yemistir, beddualara sebep olmustur. OYAK ordudan emekli Kemalistlerin tekelinden kurtarilmalidir.

  • ALAPLI’ DAN

    26.7.2012 00:00:00

    1987-1988 Yedek subay askerlik yaptım.Askerlik yapanlar mecbur üye edilip, her ay aidat kesliliyordu. Halen aynıdır. Terhiste geriye hiç bir iade ödeme yapılmıyor. Bu milyonlarca kişiden olduğu halde, düşünün yekün olarak bankaların kredi kartından adam başı 50-75 tl. kesmesi gibi, bu OY-AK aidatların yıllardır kesintilerini. Bizi Amerikan’ın sömürmesine gerek yok.

  • M.GULES

    26.7.2012 00:00:00

    HABER BAŞLIĞI SIRA OYAK’TA
    Hayret henüz TALAN edilmedik alanlar kalmış

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı